Dina elbisesini giydi ve ardından aynanın karşısına geçti. Vitrin mankeninin üzerinde elbisenin daha bol görünürken Dina' nın kalçalarına oturmuştu.
" Tatlıya ara vermeliyim sanırım." Diyerek kendi kendini eleştirdi. Hafifçe çıkan göbeğini içeri doğru çekti. Eppie odasının kapısını çalarken genç kadın kıyafetini değiştirmek ile değiştirmemek arasında gidip geliyordu.
" Gelebilirsin." Dedi genç kadın. Eppie annesine duyduğu hayranlık bir kez daha kabardı. "İnanılmaz görünüyorsun anne. Seni kıskandım." Dedi Dina. " Senin kadar değil kızım." Eppie kızının elini tuttu ve " Bu elbise hediye olarak gelen elbise mi?" Dedi.
" Evet. Martin göndermiş. Hediyesini kabul etmezdim ama bu elbiseyi butikte gördüğümde âşık olmuştum. Yaptığı densizliğin kabul etmiş değilim. Sadece elbiseye bayıldım." Dedi genç kadın.
" Seni daha önce böyle bir elbiseyle düşünmemiştim. Çok güzel görünüyorsun canım. Göz kamaştırdığını söylemeliyim." Dedi Eppie. Kızına sarıldı ve " Kimse mükemmel değildir tatlım. Sen çok güzel, akıllı bir kadınsın ve sıkıntın ise eksik özgüvenindi. Zorlukların seni büyüttüğünü ve özgüvenini güçlendirdiğini hissediyorum ve gururlanıyorum." Diyerek devam etti.
" Annemin küçük kızı olmayı her zaman seviyorum." Dedi Dina. Eppie kızından ayrıldı ve " Saçlarını güzelce tara ve biraz makyaj yap. Konuklarımız bir saatte kadar gelir." Dedi. Annesi odasından çıkarken Dina son kez aynada kendine baktı. " Neden olmasın ki?" Evde düzenlenen bir parti için bantlı siyah ayakkabılarını giymeyi tercih etti. Saçlarına dalga şeklini verdiği makine çok uzun zamandır kullanılmamıştı. Rimel her zaman bu kadar zor muydu? Biraz rimel, allık ve elbisesiyle neredeyse aynı renkteki mat kırmızı rujunu sürdü. Hazır olduğuna inandığında ayağa kalktı ve ayakkabılarının üzerinde birkaç adım attı. " Üzerinde durabiliyorum. Gerisi kolaydır." Dedi genç kadın. Merdivenleri inerken karşılaştığı babasını ona kahkaha atmaya başladığında " Topuklu ayakkabı giymeyeli uzun zaman oldu baba. Gülmeye devam et." Dedi genç kadın. Erhan kızına elini uzattı.
" Özür dilerim bebeğim. Sadece fazla dikkatliydin." Dedi Erhan. Babasının avcu her zamanki gibi sıcaktı. Kızının parmaklarını okşadı ve dudaklarına götürdü. " Majesteleri, göz kamaştırıyorsunuz."
Dina babasına reverans yaptı ve ardından babasına sıkıca sarıldı. "Mutlu yıllar babacım." Dedi. Annesi küçük bir çam ağacını şöminenin yakınına kurup süslemişti. Kış bahçesinin cam duvarları çıkarılmıştı. Bahçe büyük salonun bir parçası olmuştu.
" Bayıldım. Bunlar için bir şirketle anlaşmış olman en mantıklısıydı." Dedi Dina. Annesi tek başına arkadaşları için yetebilecek hazırlığı yapabileceğini iddia ederken baba kız oy çoğunluğu ile yılbaşı partisi için bir organizasyon şirketi anlaşmışlardı. Evin tarihi dokusu klasik yılbaşı renkleri ve süslemeleriyle oldukça sıcak ve samimi gözüküyordu. Mutfaktaki ada tezgahı kaplayan atıştırmalıkları ve içkileri hazırlayan annesine yardım etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzun Boylu, Esmer Adam
General Fiction'Dina, benim adım Dina Osmanoğlu. Türkiye den eğitim için İskoçya' ya gelen Erhan Osmanoğlu ve okulda tanışıp aşık olduğu aşkı Eppie Osmanoğlu' un tek çocuğuyum. İskoçya Milli Müzesinde müdür yardımcısı olabilmek için kolejden beri hiç durmadan çalı...