HELP MEEE!
NE OLDU BANA NE OLDU BÖYLE?
MODUM TAM OLARAK BU...
EKRAN BAŞINDA DEĞİLKEN HİKAYE AKIYOR AMA EKRANA GEÇTİĞİMDE 404 NOT FOUND!
ÖZÜR DİLERİM ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK...
AZ OLDU Dİ Mİ?
ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK ÇOK...
YAZAMIYORUM O YÜZDEN SADECE YAZDIĞIM KISMI ATIYORUM VE SİZDEN AKSİYON TALEPLERİ ALMAK İSTİYORUM. BANA BİRAZ İLHAM VE ŞEVK, LÜTFEN CANLARIM :(
An itibari ile ortamın soğukluk derecesi - 55451 idi.
Masal'ın nabzı 100
Kuzey'in nabzı 1000000000000
Akif'in keyfi ise 100 üzerinden 100 idi.
Masal'ın en büyük amcasının öksürmesi ile tüm dikkatler ona çevrildi. Paşa, ağabeyi dururken söze başlamak istememişti. Karşı tarafta konuyu açmayınca hoş geldin faslı da bitince ortamda garip bir sessizlik olmuştu.
' Tekrar hoş geldiniz '
' Hoş bulduk inşallah ' diye cevap veren babasına bakışlarını çeviren Kuzey, inşallah o topa girmez ümidi ile bakmaya başlamıştı.
Hasan Bey ' yeterince hoş bulduk Tahsin Paşam ' deyince, Kuzey'in ümidinin öldüğü anlaşılmıştı. Babasının Karadeniz damarı tutmuştu.
Zeliha Hanım, korktuğu şeyin başına geleceğini anladığından hemen dibindeki dize, diziyle hafif sayılmayacak sertlikte vurdu. Tahsin Bey, bu dürtmeyi çok iyi bildiğinden boğazını temizleyip tarihin en hızlı kız istemesi için söze girdi.
' Sebebi ziyaretimiz malum, gençler birbirlerini ' derken Masal'ın büyük amcası Murat Bey ' Lafını böleceğim ama öncesinde damadı bir tanıyalım derim, bir kahvemizi içelim derim ' diyerek sözü bölünde Masal anında ayağa kalktı ve ' Kahvelerinizi nasıl alırsınız? ' diye soruverdi.
Büyükler sıra ile ' Şekerli, orta, sade, sade, orta, orta, sade ' diye sıralamaya başladığında Akif ' sütlü olsun balım ' dedikten sonra ' Onu hiç söyleyen olmadı gönlü kalmasın şimdi ' diyerek eklendiğinde Masal, dışındaki cici kızı iki saniye susturarak ' Herkes orta içtiğine göre, ben kahveleri hazırlayayım ' diyerek mutfağa doğru ilerlemeye başlayıp ' Akifciğim, yardım eder misin bana? ' diye seslendi.
Akif ' Hayır ' diye cevap verdiğinde ise ' Akif! ' diye tekrar seslenince oflayarak ayağa kalktı ve kendisine çevrilen bakışlara şirince karşılık verip ' Bensiz bir şey yapamıyor ' dedikten sonra Kuzey'e dönüp ' Beni de istemen gerekecek ' dedi ve Tahsin beye dönüp ' 100 kuzu isterim ona göre başlık ayarlayın Tahsin amca ' diye ekleyip mutfağın yolunu tuttu.
Kuzey, bu isteğini zevkle karşılayacaktı.
' Akifciğim mi? ' diyerek mutfağa giren Akif'in kolunu mıncıklayıp ' lan ne ikiletiyorsun beni? ' diye cırlayan Masal ' zaten ortam kan revan ' diye devam etti.
Akif ' Balım, herhalde kan revan olacak. Şu an buraya bir bomba düşse, TSK'nın yarısı eksilir '
' Ne anlatıyorsun sen ya!? ' diye huysuzca söylenen Masal'a göz deviren Akif ' Kahveleri yap da içleri yumuşasın yoksa Kuzey'i sike sike sikecekler diyorum ' dedi.
Kahveleri ayarlarken mutfağa giren Kuzey ile kala kalan Masal hemen sonrasında ' senin burada ne işin var? ' diye hayretle konuştu.
Kuzey, sabahtan beri öpmediği ve dokunamadığı kadının bu telaşlı ve ne yapacağını bilemeden dolanan hallerine daha fazla kayıtsız kalamayıp ' Akif eksik kalsın o yüzden ben yardım edeyim dedim ' diyerek salondan çıkmıştı.
' Çok güzel olmuşsun kızıl ' diyerek kadınını kollarının arasına çekip, dudaklarını alnına dayadı ve yumuşak bir öpücük kondurdu.
' Heyecandan ne yapacağımı bilemedim Kuzey, Baban için sade kahve yapacağım daha yeni çıktı sayılır hastaneden '
Kuzey, gözlerinden dudaklarına ulaşan aşkla gülümserken Akif ' Ay ne kaa düşünceli bir gelin
' dedi.
Kuzey ' Bu niye geldi? '
Akif ' Tatlım ben zaten buradaydım, sonradan gelen sensin. Hem sonradan gidecek olan da sen olabilirsin '
' Laf! '
' Emin ol laf değil, tatlım ' derken masanın üzerinde özenle kaplara koyulan çerezlere dalan Akif'e Masal ' Çek şu patilerini ' diye cırladı.
Öten kahve makinesi ile bir partiyi doldurup diğerine geçen Masal, Kuzey'e ' hadi içeriye geç, ayıp olmasın ' diye mırıldandı..
Akif ' Kız, sen ayıp nedir biliyor muydun? '
Ali ' Sen biliyor muydun? ' diyerek mutfağa girince Akif ' Kitabını yazarım ağabey ' diye karşılık verdi.
' Git, yaz ' derken parmaklarını ensesine geçirip beraberinde mutfaktan çıkarırken ' İki dakikanız var ' diye homurdanmayı ihmal etmedi. ( tatlı dağ ayım :) )
Devam eder inşallah
bu bir temennidir. İnancım tamdır.
