Sessizlik...
Yaklaşık yarım saattir yatakta sarmaş dolaş yatan çiftin nefes sesleri dışında bir ses duyulmuyordu. Masal, yaşadığı mükemmel anlardaki hırçınlığını halının altına süpürmüş, utangaç bir şekilde adamın göğsüne saklanmıştı. Kuzey ise kollarına sardığı kadına, zaman tanımak için sessiz kalmayı tercih etmişti.
Biliyordu.
Bu kadın ile böyle olacağını biliyordu ama sonrasından hiç emin olamamıştı.
Artık ondan da emindi.
Kollarındaki bedenin yaydığı koku, tüm bedenini sarmıştı ve lanet cadıya olan arzusunu körüklemişti. Doymak neredeyse imkansızdı.
Kuzey, kadının mermer gibi pürüzsüz cildinde parmaklarını usulca gezdiriyor ve ne yapacağına karar vermeye çalışıyordu. Bakire değildi. Kendisi de değildi. Bunu kaldırabilir miydi? Ya da kaldırmak zorunda mıydı? Zor bir karar mıydı bu? Sonuçta kendisi de bakire değildi ama her önüne gelenle yatmıyor ve seksi sadece ihtiyaç duyduğunda yapıyordu.
Acaba,
Bu durum, kadın içinde geçerli miydi?
Büyük ihtimalle öyleydi çünkü lanet kızıl cadı çok sıkıydı. Erkekliğini sımsıkı sarmış ve hapsetmişti.
Ya da Kuzey, buna inanmak istiyordu.
Kollarındaki kadının sessizliği ve uysallığına anlam veremiyordu Kuzey, normalde kendisi ile uğraşıyor ve laf sokmadan duramıyordu ama şimdi... sessizdi.
Korkmalı mıydı?
Masal da sessizlikten huzursuz olmuştu çünkü bakire olmayışını kaldırabilecek bir adam gibi durmayan Kuzey'in ne zaman tepki vereceğini kestiremiyordu. Acımasız olabilirdi. Ağır konuşabilirdi. Ama buna izin vermem diye geçirdi içinden Masal, ondan öncesinden sadece kendisi sorumluydu.
Yine de bir çekinme hissi baş göstermişti.
Kalbinin kırılmasından korkuyordu çünkü Allah şahitti ki; Kuzey'in vereceği ters tepki, Masal'ın ölümüne kadar acıtacak büyüklükte bir yara olacaktı.
Yıllar önce istediği için birlikte olduğu adam ile görüşmüyordu zaten sadece biri olan şey için kendisine karşı bir öfke beslemiyordu. Evet, günümüzde bu durum çok yargılanıyordu ama sadece kadın isen yargıya maruz kalıyorsun.
Sözde eşitiz.
Sözde İnsan Hakları var.
Sözde her bireyin kendi özgür iradesi var.
Bunların hiçbiri burada yoktu sadece var-mış gibi yapılıyordu.
Ne yazık ki bu ülkede ağzı torba olmayan milyonlarca cehalet vardı.
Bakire değil isem bu beni namussuz mu yapardı? Ya da evli olmamamıza rağmen kollarınca çıplak bir şekilde uyuduğum adamın namusu mu yapardı?
Maalesef!
Bakire olmadığı halde bir kadını çıplak bir şekilde kollarına alırsan erkektir, yapar derler miydi?
Maalesef!
Hafifçe yutkunan kadının çelişki de olduğunu ve kendi içinde bir çatışmada olduğunu anlayan Kuzey, nedenini de anlıyordu. Karşısında nasıl bir profil çizdiğinin yeni yeni farkına varıyordu. Anlaşılan onu rahatlatması gerekiyordu.
Sonrasında düşüncelerine yalnız devam edebilirdi.
Şimdi, kollarındaki kadına hak ettiği gibi davranmalıydı.