' YOK AMINA KOYAYIMMM! ' diye böğüren Akif'e göz deviren Masal ' Beklediğim bir şeydi. Kendi ile çelişiyor, savaşıyor ama kazanamayacağını da biliyor. Sadece bunu kabul edecek kadar taşaklı değil ' derken dalgındı.
Akif, elindeki ekmek arası köfteyi Masalın yüzüne doğru sallayıp ' Aşağıdakini uyandırdıktan sonra adam baştan aşağıya taşak olmuştur zaten, herhalde kabul etmez ' derken piç bir şekilde sırıtıyordu.
Masal ' Hakiki ' derken kafasını bilinçsizce sallamıştı.
Akif, sahte bir öğürme sesiyle ' Lütfen cm ve kalınlık bilgisi vermez misin? Adam, komutanım. Onun taşaklarına bakıp, söylediklerinin doğruluğunu araştırmak istemiyorum ' dediğinde Masal ' Aman. Tamam. Kes ' diye cırladı.
' Pardon da, kesmesi gereken sesin tatlım '
' Akif '
' He gülüm? '
Masal, omuzlarını düşürüp ' Girdim bir alamete gidiyorum kıyamete ' diye mırıldanınca Akif, ekmek arasından kocaman bir ısırık alıp, bacak bacak üstüne atarak ayranını tuttuğu elini havaya kaldırıp ' Hayırlısı ' dedi.
Masal ' OF! ' derken yanaklarını şişirdi ve ekmeğinden bir ısırık aldı. Ağzındaki lokmayı çiğnerken düşünüyordu. Ve yine lanet adamı düşünüyordu!
Yaşadıkları ateşli ve arzusu yüksek anlardan sonra libidosunu kayıp etmişti. Gerçi kayıp etmesi için nerede olduğunu bilmemesi gerekiyordu ama Masal biliyordu. Lanet adamın kasıklarındaydı.
Akif, Masalın yüzünün aldığı şeklin anlamını bildiğinden ' İstersen ev adresini verebilirim ' derken piç bir şekilde sırıtıyordu.
' Biliyorum '
' HUUU! Kütük araştırılmış '
' Kütüğüne kadar hem de '
' Normal bir takıntın değil, değil mi? ' derken normal olması için yanıp tutuşuyordu çünkü biliyordu. Eğer normal olmaz ise siki yandan yiyen kendisi olacaktı.
Masal ' Onunla ilgili olan hiçbir şey normal olamaz Akif '
' Dinime söven Müslüman olsa '
' Siktirip gitsene sen '
' Sen çağırdın ya! '
' İyi. Şimdide kovuyorum '
' Yok yağğğ! '
Masal, elindeki ekmek arasını masaya bırakıp ' Offf! Ne yapacağım ben?! ' diye huysuzca söylenince Akif ' Bana mı soruyorsun? ' diye sordu.
' Senin cevabını biliyorum '
' Neymiş bayan Sherlock? '
' Seks '
' Doğru '
' Biliyorum demiştim '
Akif'in çalan telefonuna uzanıp bakmaya çalışan Masal, gördüğü numara ile göz devirip ' Ablaların mesaiye başlamış Akif ' dedi.
Akif, telefona baktığında gördüğü isimle lokmasını hızla yutup Masal'a ' Bu abla olmamalı çükü numarayı bilmiyorum ' dedi ve telefonu cevaplayıp ' Siz kimsiniii? ' dedi.
' ...... '
' Kaç para veriyoree bordo başiii? '
' .... '
' Hepisinii topluyore ve geliyore '
Masal, telefonu kapatan Akif'e ' Senin türkçeni sikeyim ' dediğinde Akif ' Bir sikmediğin o kalmıştı, buyur tatlım ' diye karşılık verdi.
Telefonunda hızla bir şeyler yapan Akif'e bakarak ' Sen bir bok ile oynuyorsun gibi ama neyse ellemeyeceğim çünkü benim elimde daha büyük bir bok var ' diye mırıldandı.
' What dedin gülüm? '
' Ananın amını dedim! Kendi kendime konuşacağım, kaynak yapma '
' İyi ' dedikten sonra telefonunu cebine sokup, ekmeği ve ayranını eline alarak ayaklanıp ' Hesabı ödersin ' diye ekledi.
' Beleşçi '
Akif burun kıvırıp ' Sen çağırdın sen öde, racon bu kızım ' dediğinden Masal ' Fakirliğini böyle süslemene gerek yok uyuz şey ' diye karşılık verdi.
' Gerçeklere çamur atarak, cimriliğini örtmene gerek yok salak şey '
' hı çok '
' Hı çok '
' Hıı asıl sana çok '
' Hiçte bile sana çok '
' HIII SA- ' derken Akif ayranı tuttuğu elini öne doğru uzanıp ' Sessiz moood ooon ' dedi ve arkasını dönerek hızla uzaklaştı.
Masal ise giden Akif'in ardından dil çıkarıp ekmek arasını yemeye devam etti. Aynı sıralarda Kuzey ise sinirden kendini yiyordu. Yaklaşık dört saattir buzlu suyun içerisinde, karşısındaki esmer hatun ile bakışıyordu.
' Bordo eğitimlerinde daha fazla durabildiğini sanıyordum Yüzbaşı '
' Ben de konuşamadığınızı sanıyordum '
Kadının dudağı hafifçe kıvrılırken ' Demek ki yanılmışsın ' diye mırıldandı.
' Bir tim kurulduğunu sanıyordum ama burada yalnızım '
Kadın, dudaklarına yayılan alaylı bir gülümseme ile ' Bu kadar zeki olduğunu bilmiyordum, şaşırttın beni Yüzbaşı ' dediğinde Serçe'nin topuk tıkırtısı, boş fabrikada yankılandı.
' Biraz daha nazik olamaz mısın sessiz? '
Esmer kadının kıvrılan dudağına göz devirip, buzlu suyun içerisindeki devasa bedene bakarak ' Bu ne ya böyle? Kaçıncı yüzyılda yaşıyoruz? Senden daha yaratıcı bir çalışma beklerdim ama bu ' dedikten sonra sıkıntı ile bir nefes bırakıp ' beni üzdü ' diye ekledi.
' İşimi yapıyorum, İşkence kreasyonu değil '
Serçe ' Bende onu diyorum ya işte ' durdu ve ' Keşke yapsaydın ' diye ekledi. Etrafa öylesine bir göz gezdirdikten sonra ' Gerisi bende, sen yuvaya git tatlım ' diye mırıldandı.
Sessiz, sessizce giderken Serçe sarı saçlarını savurup, kollarını göğsünde birleştirdi ve ' Şimdi psikolojin de donmuştur senin yakışıklı ' dedi.
' Sağlam '
' Hımmm '
' Denemesi bedava '
' Bu bir meydan okuma mı? '
' Eğer ihtiyaç duyuyorsan? '
Serçe, şuh bir kahkaha attıktan sonra ' Eğlenceli olacak Yüzbaşı ' dedi.
' Aksi olursa, hatırım kalır '
Buzlu suyun bulunduğu bölmeye doğru yavaş adımlarla ilerleyen Serçe ' Başlayalım o zaman ' dedi.
Yirmi dakika sonra...
Oldukça sert geçen süreci başarı ile tamamlayan Kuzey'e yandan bir bakış atan Serçe ' Bu kadar iyi olmanı beklemiyordum ' dedi ve dudağını bükerek ' İyisin iyi ' diye eklerken yerde öylece oturan adama baktı.
Boş alana giren timin diğer üyeleri yerde öylece oturan Kuzey'in halini görünce adımlarını hızlandırıp orta alanda duraksadılar.
Serçe, gelen tim üyelerine cıvıldayarak ' Hoş geldiniz ' dedi ve ekledi.
' Ona aldırmayın, yere dökülen psikolojisini topluyor '
DEVAM EDECEK!
Biliyorum, biliyorum az oldu. Ama vallahi telefi edeceğim. hem de çok kısa bir zaman içerisinde inşallah!
Bahane listem,
1- Ev boyandı.
2- Temizlik yapıldı.
3- Belim kırıldı ( mecazen )
