Kendisinden oldukça genç bir kıza saplantı derecesinde yoğun duygular besleyen ve bu duygularla savaşmak zorunda kalan bir adamı anlatıyorum.
Keyifli okumalar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cherry saat 9 a kurduğu alarmın sesiyle uyandı. Uykusunu tam olarak almış hissetmese de hızla yataktan kalktı. Bugün önemli bir gündü. Aylardır çalıştığı şirkete ilk defa gidecekti ve iyi bir izlenim bırakmak istiyordu. Hızlı bir duş aldı. Dolabın önüne gelip giyeceklerini ayarladı. Bir gömlek üstüne süveter ve bir kot. Hem biraz klasik hemde rahattı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Seçtiği kıyafetleri giyindi. Hava bugün biraz serin olduğu için saçlarını kurutmaya karar verdi. Banyoya adımladı. Önce biraz makyaj yaptı. Temiz ve tertipli gözüktüğüne ikna olunca kurutma makinesini açtı ve saçlarını havalandırarak kuruttu. Kafasını öne eğip doğruldu ve saçının nemi gittiğinde makineyi kapattı. Elleriyle kabaran saçlarını düzeltti. Eline minik bir tarak alarak kaküllerini taradı. Artık hazırdı. Çantasını koluna taktı ve laptobunu kucağına alıp evden çıktı.
Taksi şirketin önünde durduğunda parasını ödedi ve kapıdan çıktı. Kafasını kaldırıp binaya baktı. Oldukça modern bir yapıydı. Büyük camları olan gri bir bina idi. İçeri adımladı ve giriş kısmındaki kadının yanına gitti.
"Merhaba ben Cherry Cample. Bugünkü hedef toplantısına katılacaktım."
Kadın Cherrye gülümsedi. "Oh merhaba bayan Cample. Toplantı üçüncü kat koridorun sonunda." Cherry kadına küçük bir gülümseme verdi ve adımlarını ilerideki asansöre hareketlendirdi. Asansörü çağırdı. Kısa süre sonra kapıları açılan asansöre bindi. Karşıdan koşarak gelen bir adam gördü. Tam kapılar kapanırken Cherry anlık bir hareketle elini kapıya koydu. Adam tekrar açılan kapıdan nefes nefese içeri girdi. "Teşekkür ederim." Kumral saçlı uzun boylu adam gülümsedi kıza
Cherry de sessizce rica etti. Adamı inceledi. Burada çalışıyor olmalıydı. Beyaz bol gömleğinin eteklerini koyu renk kot pantolonun içine sokmuştu. Boynunda bir kart asılıydı. Cherrynin üzerinde çalıştığı oyunun adı kartın üzerine işlenmişti. Adam sessizliği bozdu. "Seni daha önce burada görmedim. Üçüncü kata mı çıkıyorsun?"
Adam eliyle asansörün 3 numaralı düğmesinde yanan ışığı gösterdi.
