Kırk

48 7 0
                                    

Biraz kafam karıştı.

Seon Ahyun'un kişiliği nedeniyle ağlayarak köşeye kıvrılacağını düşünmüştüm ama beklediğimden daha sakindi.

Bu nasıl denir? Aksine, askeri disipline girmiş gibi geldi.

Akıllı telefonunu bile tutmuyordu.

Ona seslenip hiçbir şey söylemediğimde Seon Ahyun korkmuş bir ifadeyle sordu.

“N-Neden……?”

“Hayır, şey……”

Etrafı tırmalamak zorunda değildim. Sözlerimi bulanıklaştırdım ve çantamdan bir çikolata çıkardım.

Bu, Cha Yujin olayı sayesinde öğrendiğim bir şeydi.

"Biraz yemek ister misin?"

"HI-hı! Teşekkürler……"

Seon Ahyun, ölmüş atalarına bir adak sunar gibi iki eliyle çikolatayı aldı ve çantasına koydu.

“…?”

Onu yemeyecek miydi?

Sanki ne sormak istediğimi biliyormuş gibi Seon Ahyun tereddüt etti.

“Vücudum ve kilomla ilgilenmem gerekiyor…… W-Vücudum ağırlaştığında dansım tuhaflaşıyor. S-Yani gece yemeğine alışmamalıyım.”

"Yok canım?"

Farklı bir dans bölümünden geldi. Durumu kabaca anladım ve bir çelişki bulana kadar devam edecektim.

“Değerlendirme sırasında bana gece yarısından sonra çikolata vermedin mi?”

"M-Mondae iyi! O zamanlar çok zayıftın……”

“……”

Böyle bir hikaye mi vardı?

Şaşırtıcı bir şekilde, yanımızdaki yataktan bir kahkaha duydum.

"Doğru, Park Moondae o zamanlar çok zayıftı, bu yüzden kendini fazla yönettiğini düşündüm."

"Ama vücudun? Vay canına, yemek yediğini gördüğümde… Vücut ağırlığın ağzına gidenlerle kıyaslandığında hiçbir şey. Ben olsam asırlar önce domuz olurdum.”

Keun Sejin ve Gold 1 tek kelimeyle eklendi. Ah dostum.

"Fiziksel gücümü artırmak için bilerek çok yedim, ama anlaşılan yanlış anlaşılıyordum."

Gergindim ama bu saçmalık sayesinde odadaki atmosfer biraz rahatlamış gibi görünüyordu.

Seon Ahyun da alttan hafifçe gülümsedi ve gözleri soğuk gözlerimle buluştuğunda irkildi ve öksürdü.

“……”

Gerçekten…… Ne tuhaf bir adam.

Sessizce yatağının yanına bir şişe su fırlattım.

Çıkış Yap Ya Da Öl Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin