Hestia//h.s

18

"Shot atmak için bahane bence bu oyun." Dedi Alissa yanımda bağdaş kurduğu bacaklarını oynatıp rahat etmeye çalışırken.

Eh, haklı sayılırdı. Parti oyunlarının hepsi içki içmeye bahaneydi zaten. Şu an büyük grup olarak oturmuş, 'ben hiç' oynuyorduk.

"Ben hiç arkadaşımın diş fırçasını kullanmadım." Louis sırıtarak konuştuğunda suratımı buruşturdum. Arkadaşlarımla çoğu şeyimi paylaşırdım ama diş fırçasını asla. İğrençti be.

Niall, Harry, Paul, Polly, Zayn, gereksiz üç kişi ve Lenora-

Lenora shot attığında gözlerimi büyüttüm. Shot atması kullandığı anlamına geliyordu ve eğer benimkini kullandıysa-

"Lenora?" Dedim ona şüpheyle bakarak. Lenora masum bakışlar atmaya çalışsa da omuzlarını hafifçe havaya kaldırmasıyla suratımı buruşturdum.

"İğrençsin. Pislik seni. Kullanma sakın bir daha." Dedim ona uzanamadığım için parmağımı sallayarak.

"Ne yapayım ya? Fark ettiğimde çok geçti. Ben de devam ettim." Dedi sanki dünyanın en normal şeyiymiş gibi.

"Tamam be, kesin kavgayı. Ben söylüyorum. Ben hiç üçlü yapmadım." Polly birden konuştuğunda gözlerimi kocaman açtım.

Alissa eliyle ağzını kapatmıştı.

Zayn, Polly, Paul ve Gabi shot attı.

Gabi de buradaydı evet.

Harry shot atmamıştı.

Gabi atmıştı.

"Şanslı piçler." Diye mırılandı Louis. Ama herkes duymuştu.

"Sıktı bu oyun. Cesaret mi shot mı oynayalım. Eğleniriz." Dedi Paul gözlerini Polly'e dikerek. Yüzünde bir sırıtış vardı.

"Evet! Hadi oynayalım." Louis heyecanla konuştuğunda gözlerimi devirdim.

"Bensiz oyun mu oynuyorsunuz? Çok kırıldım." Arkamda duyduğum sesle kafamı çevirdiğimde Jamie'yi gördüm. O bana bakıp gülümserken ben de gülümsedim. Niall ile benim arama girerek bana doğru yanaştı. Geniş bedeninden dolayı zor sığmıştı.

"Sensin tadı çıkmazdı zaten." Karşımdaki Gabi Jamie'ye bakarak gülümsediğinde az kalsın öğürecektim.

Yanında Harry gibi bir Tanrı adam varken başka erkeğe laf atmak neydi? Bu nasıl bir kafaydı?

Harry'nin gözleri Jamie'deydi. Onun suratından çok temas eden bacaklarımıza bakıyordu. Şort giyindiğim için açık olan bacağımın üstündeydi bacağı. Ağırlığını vermemişti ama yine de baskısını hissedebiliyordum.

"Başlayalım o zaman." Lenora heyecanla öne doğru çıktı ve boşalan tekila şişesini döndürdü. Şişenin ucu Paul'a denk geldiğinde Paul sırıtıyordu.

Lenora düşündü ve birden gözleri parladı.

"Polly'nin karnına Paul yaz ya da üç shot at."

Paul'un sırıtışı solduğunda ben ve Alissa kahkaha atmıştık. Polly asla böyle bir şeye izin vermezdi. Zaten ona doğru yanaşan Paul'a küfürler savurup, onu tehdit edince Paul shot atmak zorunda kalmıştı ve önceden de içtiklerini düşünürsek şu an ona birazcık üzülmüştüm.

Şişe tekrar çevrilince ucu Louis'e gelmişti. Şişeyi çeviren Niall, Louis'in instagramına kendisini koydurtup, en sevdiğim arkadaşım yazdırmıştı. Bir nevi intikam alıyor gibiydi. Louis shot haklarını sakladığı için yapmak zorunda kaldı. Aslında shot da atabilirdi ama sanırım atmak istememişti. Birkaç saçma ve güldüren cesaretten sonra Gabi şişeyi çevirmiş, ucu Jamie'e gelmişti. Gabi keyif alır gibi sırıttı. Gözleri ben ve Jamie arasında gidip geldiğinde bakışları hiç hoşuma gitmemişti.