"Uyudun mu?" Lenora'nın mayışmış çıkan sesiyle kafamı kaldırarak suyun üstüne benim gibi havuz yatağında süzülen arkadaşıma baktım.
"Hayır ama her an uyuyacak gibiyim." Dedim mırıltılı sesimle.
Bugün cumartesiydi ve havuzda sakin bir gün geçiriyorduk. Evet. İnanması zordu. Louis bizi davet ettiğinde yine kalabalık partilerinden olacağını düşünüp gelmeyecektim ama biz bize havuzda takılıp yemek yeriz diyince gelmiştik. Şimdi Lenora ile beraber havuzun içinde bir oraya bir buraya gidip geliyorduk. Üstünde yüz üstü uzandığım şişme pembe deniz yatağı çok rahattı.
Alissa ve Polly de gelmişti. Hatta Niall bile buradaydı ve havuzun içinde durmuş, ara sıra Lenora'ya göz gezdiriyordu. Louis ile kavgaları biterse tabi.
"Sırtım yanıyor." Lenora kafasını tekrar kolunun üstüne koyup yatar pozisyona devam ettiğinde ben de çenemi elimin üstüne koydum ve sırtına doğru baktım. Hafif kızarmış gibi duruyordu, beyaz tenli olduğundan hemen kızarıyordu. Ben pek kızarmazdım, hemen bronzlaşırdım.
Harry şezlongda uzanıyordu. Altında mavi mayosu ve çıplak üstüyle harika gözüküyor, adeta güneşin altında ışıldıyordu. Güneş gözlüklerine rağmen bana baktığını anlamıştım. Elini saçlarına götürüp geri attığında gözlerimi ona sabitledim. Eve girdiğimizde onu görmemiştim. Biz havuza girince gelmişti ve konuşmamıştım. Açıkcası geçenki mesajlardan sonra onunla konuşmaya çekinir bir konumdaydım.
Salak gibi çocuğa bakire olduğumu resmen söylemiştim.
O bana sorana kadar fark etmemiş, üstüne de onu engellemiştim.
Panik olmuştum tamam mı?
Konuşma aklıma geldikçe vücudum hem utançtan, hem de tepedeki güneşten yanmaya başlayınca kendimi havuza bıraktım. Dalarak havuzun kenarına gittiğimde Niall hemen yanıma doğru yüzdü. Louis'den kaçmak için ona fırsat çıkmıştı.
"Kurtar beni şu salaktan ya." Havuzun kenarına tutunup ofladığında kıkırdayıp ben de kenara kollarımı dayanarak tutundum.
"Sevdiğiyle uğraşır o." Diye dalga geçtiğimde Niall bana gözlerini devirdi.
"Ben bi Lenora'ya yanaşayım. Harry'i oyalasana. Lütfen." Niall bana yalvarır bakışlar atarken yutkundum. Harry'i oyalamak için aklımda bir sürü fikir vardı aslında.
"Ne biliyim ya? Kavga falan edin. Espri yap ya da. Hadi hadi. Güveniyorum sana." Niall beni eliyle geçiştirir gibi yaptığında çoktan geriye doğru yüzmeye başladı.
Olduğum yerde dururken tekrar Harry'e baktım. Elindeki telefona bakıyordu sanırım. Güneş gözlüklülerinden tam olarak anlayamamıştım. Bedenimi hafifçe kaldırıp gözlerimi ona diktiğimde sanki hissetmiş gibi kafasını kaldırdı. Ona kafamı çevirerek bakarken havuzdaki bedenim su yüzeyine doğru uzanmıştı. Popomun ve kalçalarımın dışarı çıkartarak ayaklarımı oynattım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
