"Hemen aç ağzını!" Yüksek sesle kafamı korkudan aniden kaldırdığımda kocaman spor çantasıyla başımda dikilen Alissa'yı gördüm. Öyle bir bağırarak üstüme koşmuştu ki herkes bize bakıyordu.
Isındığım için yerde bacaklarım açık bir şekilde oturuyordum ve Alissa tam bacaklarımın arasında eğildi ve yanaklarımı tuttu.
"Manyak kadın." Dedim ve dilimi dışarı çıkardım. Piercingimi görmesiyle ufak bir çığlık attı.
"Bir sana yakışırdı bu zaten. Bu bile yakışmış yani." Dedi hâlâ piercingimi incelerken. Elini kaldırıp ağzıma doğru getirdiğinde eline hızla vurdum.
"İki gündür bir şey olmasın diye yemek bile yemiyorum, dokunursan mikrop kapar. Salak!" Gerçekten pipetle sıvı tüketmekten iğrenmiştim. Henüz iki gün olmasına rağmen. Açlıktan da ölüyordum. Neyse ki bugün akşam yemek yiyecektim, sonunda.
"Kırıcısın."Diyip çantasını yere bıraktı ve benim gibi ısınmaya başladı. O sırada sınıfa giren Polly, Niall ve Jamie bize doğru geliyordu. Polly'nin suratında yine bir kızgın ifade vardı. Gerçekten görünüşte sert olsa da pamuk gibi bir kalbi vardı. Sadece insanlara fazla tahammül edemiyordu. Onu suçlayamazdım. Niall ise kafasını telefondan kaldırmamıştı, bize selam verirken bile. Lenora ile mesajlaşırken hep şapşal gibi gülümsüyordu. Lenora'yı mutlu ettiği için ona kızamıyordum da.
"Deldirdin mi yine kendini?" Yanıma bacaklarını açarak çöken Polly umursamaz bir tavırla bana baktığında ona gözlerimi devirdim.
"Evet, deldirdim. Bak." Dedim dilimi dışarı çıkartıp. Açıkçası ben daha fazla acıyacağını düşünmüştüm ama sadece deldirdiğim günün gecesi biraz acımıştı ve şişmişti. Ertesi gün ne acı ve ne de şişlik vardı. Sadece sürekli dişlerimle oynamak istiyordum ama dilimi delen Stefan bunu kesinlikle yapmamamı söylemişti. Şimdilik pişman değildim. Sıkılırsam çıkartırdım. Dövme yaptıramadığım için piercingle acısını çıkartıyordum. Dansçı olduğum için dövme yasak gibi bir şeydi. Modern dans ve balede kesinlikle tenimin boyasız olması gerekiyordu. Zaten çabuk sıkılan biriydim, eğer dövmeden sıkılırsam sildirmesi zordu ama piercingi istediğim zaman çıkartabilirdim.
"Siktir, aç bakayım bir daha ağzını." Jamie üzerime doğru eğilerek dudaklarıma doğru baktığında yakın çevrem olduğundan ağzımı açtım. Şimdiden yorulmuştum yani, sürekli köpek gibi dilimi dışarı çıkartamazdım.
"Hayal gücümü kullanmamam lazım şu an." İç çekerek konuştuğunda omzuna bir şaplak attım.
"Sapıklık yapma. Sakatlarım seni." Diye tehdit ettiğimde 'bok sakatlarsın' gibi bakarak yan yan gülümsedi.
"Bayan Darcy geliyor. Yanında da Bay Fernonda var. Sıçtık bugün. Cidden sıçtık." Alissa ağlar gibi abartarak konuştuğunda ayağa kalktım. Ama keşke abartsaydı. Gerçekten de ağzımıza sıçmışlardı.
Flame: çimenlerde ne güzel yatıyorsun sen öyle ya
Flame: üstün bir boş kalmış ama
Hazzy: birazdan doldurur üstümü biri sen dertlenme
Flame: gel vur cidden gel sık kafama
Flame: acımadı öyle
Hazzy: beni mi izliyorsun sen
Flame: boşuna etrafına bakma koca kampüste şu an bahçede 300 500 kişi varken bulamazsın
Hazzy: saçların ne renk
Flame: sen ne istersin
Hazzy: kızıl :D
Flame: ulan
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hestia//h.s
FanficBilinmeyen Numara: selam Harry Bilinmeyen Numara: hayatımıza hoş geldin