21

279 22 4
                                    

Melike Şahin - Nasır

"Çıkabilirsiniz," diyen kimya hocası ile rahat bir nefes alıp arkama yaslandım.

"Benim ne işim var burada ya!" diye yükselen Gökay ile bakışlarımı ona çevirdim irkilerek. "Eşit ağırlığa geçiyorum ben abi, bu ne ya!"

"Tamam geç de, ne bağırıyorsun?" dedi Çiçek.

"Anlık boşalma yaşadım kusura bakmayın," dedi sınıfa dönüp özür dilerken.

Önüme dönüp çıkardığım test kitabını açtım. Çözmeyi sevdiğim bir konuyu açıp çözmeye başlayacakken sıramın üstüne düşen gölgeden sebep başımı kaldırmak durumunda kaldım.

Feza'yı gördüğümde ise derince bir nefes verdim. "Gelmişsin," dedi.

Başımı salladım. Devamsızlık gibi bir sıkıntım olmasa okula da gelmez kütüphanede çalışırdım. Ama maalesef vardı ve daha dönemin başından birkaç devamsızlığım olmuştu bile.

"Sevindim," dedi. Kaşlarımı kaldırıp başımı salladım. "Okul uğraşacak birileri olmayınca çok sıkıcı."

"Öyledir muhakkak," dedim yapayca gülümserken. "Şimdi müsaade edersen test çözeceğim."

"Tabii," dedi ve ardından sıramın yanından ayrılıp kendi sırasına geçti.

Önüme tekrar dönüp sorulara odaklanmaya çalıştım. Raporumu da vermeyi unutmamam gerekiyordu.

***

"Ben gelmem," diyen Duru'nun sesini duyduğumda teneffüste olduğumuz için rahatça arkama yaslanarak sırtımı gevşettim.

"Hadi abla," dedi Jale gülerken. Duru da gülerek "Tamam," dediğinde yerinden kalktı ve birlikte kantine indiler.

Önümde oturan Benan arkasını dönüp bana baktığında ona çevirdim gözlerimi.

"Dışarı da çıkmıyorsun hiç," dedi. "Çok özür dileyerek soruyorum ama, kıçın ağrımıyor mu?"

Küçükçe gülümsediğimde başımı iki yana salladım.

"İyi bakalım," dedi. "Ben tutmayayım çöz sen."

Kitaba dönüp çözmeye devam ederken telaşla biri girdi sınıfa.

"Gençler ders boşmuş!" dedi Yasin. "Okuldan dışarı çıkmamak suretiyle okulun içinde müsait istediğimiz yerde test çözebilirmişiz."

Bunun üzerine kitaplarımı toplayıp kucağıma aldım ve oturduğum yerden kalktım. Benan'a kütüphaneye gideceğimi söyleyip ardından da sınıftan çıktım.

Merdivenlere yürüyüp kütüphaneye çıktığımda boş bir masa bulup oturdum. Çözmeye devam edecekken kolumu tuttu biri.

Başımı kaldırıp kaşlarımı çattığımda Feza ile karşılaştım. "Ne yapıyorsun?" dediğimde "Kalkar mısın?" dedi.

Daha çok sorar gibi değil de kalk der gibi söylemişti.

"Hayır," dedim. "Test çözeceğim."

"Sonra çözersin, iki ders boş." dediğinde kolumu elinden kurtarmak için silktim.

"Zaman kaybetmek istemiyorum," dedim ders çalışanları rahatsız etmemek için fısıldayarak.

Bir elini masaya yaslayıp üstüme eğildi hafifçe. "Kaybettiğin zamanı telafi edersin," dedi o da fısıltıyla.

"Kalkmak istemiyorum," dedim. "Gayet açık da olduğumu düşünüyorum."

"Destan," dedi baskın bir sesle. "Kalkar mısın? Konuşmamız gerekiyor."

YANMIŞ İÇİNDEN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin