Cihan Mürtezaoğlu - Bir Beyaz Orkide
"Sen mesela Destan," dedi Jale. "Kesin haberin vardır."
Bakışlarımı daldığı yerden ayırıp Jale'ye baktım. "Efendim?"
"Oho," dedi Jale bacaklarını bağdaş kurup kucağındaki yastığı da bacaklarının üstüne koyarken. "Üçümüz de bu sene geldik, sen, varsa önceki olaylardan haberdarsındır belki diyorduk."
"Ben çok okul magazinine meraklı değilim," dedim.
"Belli biliyor musun?" dedi hafifçe gülerken. "Hiç o işlerde bezi olan birine benzemiyorsun."
"Harbi birine benziyorsun," dedi Duru başını yatağıma yaslayıp gözlerini bana ulaştırırken. Bakışlarımı ona çevirdiğimde küçükçe gülümsedi.
"Bir şey diyeceğim," dedi Benan. "Sabah dönüyormuşuz haberiniz var mıydı?" derken de telefonunu kaldırıp salladı.
Telefonumu alıp kilidi açtım.
12/A
Yasin: Hani keşke bizim de haberimiz olsaydı sabah döneceğimizden
Yasin: Sabah sabah koğuş kalk mı demek için hazırlanıyor hoca anlamıyorum
İlker: Temelli yerleşmediğimiz için toparlanmamız kolay olur diyedir
İlker: Hazırlanmamız on dakikayı bile almaz zaten
Çiçek: Kendi adına konuş
İlker: Ne kadar yerleşmiş olabilirsin ki?
Çiçek: Sanane be
Çise: Şunu söyleyebilirim ki
Çise yazıyor...
Çiçek: HEY EV ARKADAŞI DEDİK BAĞRIMIZA BASTIK SATMASANA
Gökay: Ne yaptın evi mi taşıdın dndndnc
Çiçek: Alakası yok bu arada
Çise: İnanmayın
Çiçek: Bak senin yüzünden internet çekmiyor uyusana sen
Çise: Başka bir bahane bul, kendi internetimi kullanıyorum
Çiçek: Of Çise of
Gökay: Neyse millet yatın uyuyalım da erken kalkacağız
Gökay: İyi geceler
***
"Unuttuğunuz bir şey olmadığına emin olun çocuklar," diyen Hüseyin Hoca ile omzumdaki çantamı yerinde oynattım.
Aradan on beş dakika geçtiğinde ve "Binebilirsiniz," dediğinde otobüse çıkan basamakları aştım. Yerime oturup telefonumu çıkardığımda gelirken yaptığım gibi kulaklıklarımı taktım ve müzik listemde kısa bir gezinti sonucunda seçtiğim bir şarkının kulaklarıma dolmasını sağladım.
Herkes binip de otobüs yavaş yavaş dolarken başımı koltuğa yasladım.
"Gençler geliş çok sessizdi," dedi İlker. "Dönüşümüz gümbür gümbür olsun ha?"
Yüzümü hafifçe buruşturup başımı iki yana sallarken herkes gülüp onaylamıştı İlker'i.
Çok sürmeden yola çıktığımızda son ses çalmaya başlayan şarkılar ile kulaklığımın sesini biraz daha arttırdım. Böylece otobüsün içindeki ses biraz olsun kısık hâle geldi.
Bir yerden sonra biraz daha kısık sesli şarkılara geçiş yapıldığında kulaklığımı çıkarıp dinlemeye başladım. Ara ara kendimce dudaklarımı kıpırdatarak eşlik ettim ara ara durup dinledim sadece. Sonra bir şarkı çalmaya başladığında kaşlarım çatıldı hafifçe.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANMIŞ İÇİNDEN | Texting
ChickLitFeza: Haberini aldım Feza: Obsesifsin demek ha? Feza: Fazla ergence bir yapay hastalık değil mi? Feza: Arkadaşınla konuşurken duydum Feza: Fazla drama kraliçesisin ya sen Feza: Ağlayarak okb hastası olduğunu söylerken çok zorlanmamış olmalısın Feza...