15

255 23 14
                                    

Eurielle - Hate Me

İlker, "Sizin yapacağınız denemenin yayıncısını, editörünü, matbaa makinesini, çoğaltıcı görevlisini, müdürünü, müşterisini, kefilini, soyunu, sopunu, topunu-" derken, Gökay elini ağzına kapattı.

"Ne ağzı bozuk adamsın lan," dedi.

"Bir şey demeyecektim," dedi İlker.

Gökay, "Aynen kardeşim ondan," dediğinde elini ağzından çekmişti.

"Bu kadar zor yapmaları çok saçma," dedi İlker yerine otururken.

"Zoru da görmemiz için yapıyorlar," dedi Çise yerine geçerken.

İlker gözlerini sırasından ayırmadan "Bu zor da, ebesi-" diyeceği sıra Gökay yine kapattı ağzını eliyle.

"Sen sus, uyu en iyisi. Rehberlik ders." dediğinde hafifçe tebessüm ettim.

İlker'in arada ağzı bozulurdu. İyi biriydi. Aynı zamanda da bir o inanmıştı bana.

"Harbi mi?" dedi İlker. "İyi uyurum ben şimdi."

"Uyursun uyursun, bekle uyursun." dedi Çiçek. "Tarihçi dersi almış, denemeye giden dersinin birini telafi edecekmiş."

İlker, "Hay e-" derken arkasında oturan Çiçek, kitapla hafifçe vurdu kafasına.

"Bir şeye de küfretme be," dedi.

İlker başını ovalarken bir yandan da arkasına dönüyordu.

"Şimdi sen bu kitabı benim kafama vurdun," dedi. "Bu benim omuriliğime zarar verip ardından da hayat düğümüme bir şeyler yapsa da ben şuraya yığılsam hoş şeyler olur mu?"

"Tamam sus," dedi Çiçek. "Özür dileriz beyefendi, narinliğinizi atlamışız."

"Önemli değil," dedi İlker böbürlenerek. Önüne döndüğünde ben de sıramın üstündeki kitaba sabitledim bakışlarımı.

Az sonra Tarih hocası sınıfa girdi ve masasına oturup yoklamayı aldı. Tahtaya geçip dersi anlatmaya başlayacakken kapı çalındı. Dışarıdaki kişi girin komutunu duyunca içeri girdi. Gelen nefes nefese kalmış Feza'ydı. Önüme çevirdim başımı.

Feza özür dileyerek yerine geçti ve hoca ders anlatmaya başladı.

O sıra bir mesaj geldi telefonuma. Sessizde olsa da telefonun yanıp sönen ışığını görmüştüm. Yandaki küçük tuşa basıp ekranın aydınlanmasını sağlarken gelen mesaja baktım.

Feza: Doğum günün kutlu olsun

Feza: Bizim kattaki yangın merdivenine hediyeni bıraktım, umarım beğenirsin

Feza: İyi ki doğdun, iyi ki varsın Destan

Feza: Hep ol..

Destan: İyi ki mi varım?

Destan: Yapma bunu jdxnndnddmxm

Çevrim içi kalırken hissizce güldüm.

Destan: İki yıl önce bana ne dediğini hatırlamıyor musun?

Feza: Şimdiki aklım o zaman olsaydı asla söylemezdim

Feza: O zamanki söylediklerimin aksine, iyi ki varsın Destan

Destan: Gerçekten mi?

Feza: Evet

Destan: Feza...

Feza: Efendim?

Destan: Ufak at

Bir süre bir şey yazmadı. Ardından çevrim içi yazısının yerini yazıyor aldı.

YANMIŞ İÇİNDEN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin