Sabahki gergin anın ve üç kişinin de dağılmasının üzerinden sadece birkaç saat geçmişti, şimdi ise Seungmin şirkete gelen Felix'e öğrendiği şeyleri anlatıyor, Felix de onu dinlerken kucağındaki meyve tabağından meyve yiyordu.
"Abimle Hyunjin liseden tanışıyormuş işte." deyip ağzına üzüm attı Seungmin. "Hyunjin o zamanlar yükseldiği için zorbalık görüyormuş, abim de onu bir kere kurtarmış. Geri kalanında da zaten aynı lisede oldukları için öyle birbirlerini görüyorlarmış, abim tanımadı bile bu sabah Hyunjin'i."
Felix bacak bacak üstüne attı. "E kız o zaman sen de Hwang Hyunjin ile aynı lisede okudun?"
"Ha, yok ya." dedi Seungmin elini sallayıp, ikili kirazın tekini kulağına küpe gibi astı. "Ben abim kadar zeki değildim, abimin okuduğu liseye gidemedim. O lisede bile müsabakalara katılıyordu, o meşguliyetin arasından derece ile mezun oldu. Ben it gibi dans ediyordum, üstüne üstlük meslek lisesine gidiyordum, elli bir ortalama ile mezun oldum."
Felix onun yaptığı harekete baktı. "Belli neden elli bir ortama ile mezun olduğun, kulağa kiraz asmak ne ya?"
"Hiç taste sahibi bir insan değilsin canım." diyen Seungmin hiç onu takmamış, kulağındaki kirazı çıkarıp yemişti. Felix gülüp ona göz devirdi. "Vay be, Minho hyung olmak vardı hayatta. Hwang Hyunjin ile aynı okulda okumuş."
"Canım benim abiş de boru değil yani."
"Hwang Hyunjin diyoruz."
"Lee Minho diyoruz."
"Şimdi..."
Seungmin çileği ısırdı. "Bence en şanslı benim ya."
"Katılıyorum canım." Felix sevgilisinin mesajına cevap vermiş ve geri arkadaşına bakmıştı. "Ay ne diyeceğim, JB sevgili yapmış."
"Yeni mi duydun?" Seungmin göz devirdi, Felix ise omuz silkti. "Tokyo'ya gittik, gündemden uzak kaldım. Neyse mutlu oldum adlarına ama ben Youngjae'i telefonuna aşkım diye kaydetmesinde bir shiplemiştim onları."
Bunu beklemeyen Seungmin kocaman bir kahkaha atarken "Mal," deyip arkadaşının kafasına vurmuş. "Aynen kardeşim K-Pop sektöründeki tüm herkes gay."
"Bang Chan gayse tüm K-Pop sektörü öyle demektir, konu kapanmıştır."
"Hayatımda daha önce hiç bu kadar haklı bir olduğun bir an görmemiştim." diyen Seungmin'in yaptığı r Felix'e kahkaha attırdı, Seungmin ayağa kalkıp sağa sola esnemiş, bacaklarını esnetirken Felix onun kalçasına vurmuştu.
"Yürü git sevgilini elle."
"Pis, Chan ellese konuşmazsın hiç."
"Tabii ki." Yerinde zıpladı. "Rollin, rollin, rollin." Duraksadı. "Abişi arayayım ben bir, akşama uçağı var. Canım abişim, gitsin de ben de Chan ile Korea Night yapayım."
"Akıllanmazsın."
"Bunlar hep deneyim."
Seungmin BLACKPINK'in Ddu-Du-Ddu-Du şarkısının nakaratını söyleyip dans etmiş, Felix'i vurur gibi yapmıştı. O dansına dönerken Felix de odadan çıkıp kendi odasına geçmişti. Somi'nin programı ile ilgilenirken Seungmin Minho ile havaalanında buluşacakları için akşamüstü direkt oraya geçmişti ama taksinin trafiğe takılması ile gecikmişti.
Sonunda geldiğinde direkt ücreti ödeyip koşmaya başlamış, kalabalık arasında ilerlerken de endişeli bakışlarla etrafa bakan Minho ile "Abiş!" diye bağırıp dikkatini çekmiş ve koştuğu gibi üstüne atlamıştı.
Minho hızla ona sarıldı. "Çok korktum yetişemeyeceksin diye salak."
"Kapitalizm hep abi, trafik vardı."