"Avuçlarım arasında çırpınıp duran minik bir kuşsun. Sarıyorum yaralarını seni ait olduğun yere gökyüzüne salma vakti geliyor. Beceremiyorum açamıyorum avucumu, bırakmak istemiyorum. Minik kuşum bulamaz ki bana gelen yolları, giderse sonsuz gökyüzün...
Sabah 8.30 da uyanmıştım iş alışkanlığı olarak. Banyoda işlerimi halledip üzerimi değiştirdim. Sarı, yakası düğmeli, kısa bir elbise giyip altına ise beyaz spor ayakkabılarımı giyip aşağı indim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Günaydın saygıdeğer ailem" diyip masaya oturdum. Tabağımı doldururken konuşmaya başladım. "Biz bugün Altan ile alışverişe gideceğiz birazdan gelir." dedim. Abim hemen atıldı "İzin aldı mı? Efendim izniniz olur ise nişanlım ile bugün bir çarşı turu yapmak isterim diye" dedi. "Saçmalama Turan hangi devirde kaldın ben bile öyle izin istemedim gidin kızım gidin" dedi babam.
"Tabi babanız iyi bilir. Biz nişanlıyken babamdan izin bile almazdı gelir kapıya haber verir çıkardı. Ah ah genç kızlık hayalimdi bunlar benim. Nazlanmak, telaş içinde babamın iznini beklemek ama yok hödük babanız yapar mı?" dedi annem.
Babam kendini açıklamaya çalışırken Altan bahçeye girdi. Üzerinde beyaz gömleği ve siyah pantolonu vardı. Gömlek kaslarını ortaya çıkarmıştı ve aklım başka yere gidiyordu. Sandalyeme ellerini yaslayıp "İzninizle Aden ile bugün alışverişe gideceğiz baba" demesiyle abimin içtiği çay boğazına kaçtı.
Altan sanki intikam alır gibi yanımdaki abimin sırtına vurmaya başladı."helal kardeşim helal" . Öksürmesi bittiğinde " düşmana mı vuruyorsun şerefsiz" dedi abim. Babamın bakışını görünce "canım kardeşim Çanakkale cephesinde düşmana aks mı ediyorsun?" Babam ona kötü bir bakış atıp Altan' a döndü. "Gidin evladım gidin düğün için hazırlıklarada başlayın yavaştan." dedi.
Abin itirazları babamın bir bakışı ile bitmişti. Ayağa kalkıp"size afiyet olsun biz gidelim" dedim. Altan ile arabaya binip yola çıktık. Altan bir temas bağımlısı olduğu için elini çıplak bacağımda dolaştırıyordu.
AVM' ye gelince içeri girdik. Bir kaç mağaza gezdikten sonra kına için elbise denedim Altan elbiseyi görmemişti. Elbisenin kol dekoltesi ve yırtmacı bel kısmında taşlar ile tutturulmuştu yere kadar uzanan, kan kırmızısı bir elbiseydi. Bunu kınada giymem çok zorlardı beni ama denemek istedim. Çünkü elbiseyi çok beğenmiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
