step, minsung

İşte bu kez gerçekten sıçtım.

Dün gece gelen bir yorum sonrasında bir şeye açıklık getirmediğimi fark ettim.

Bu kurgumuzda Jisung 21, Minho ise 32 yaşında yani aralarında belirgin bir yaş farkı var. Hatta bu bazılarınız için çok büyük olabilir. Fakat kurgunun akışı ve aralarındaki o dominantlığı yakalamak adına böyle olması gerekiyordu.

Şimdi yeni bölüme geçebiliriz. Bol bol yorum bırakıp oy vermeyi unutmayın ki ben de sizleri çok fazla merakta bırakmayayım. Keyifli okumalar ♡

•••

"Bunu giymek istediğine emin misin?" Felix mini pileli eteği havaya kaldırıp Jisung'u sorgularken şaşkınlığına engel olamayarak sormuştu. "Bu bok seni gecenin en ateşli bebeği yapacağından peşimize milyonları takacaksın."

"İnan umrumda değil Lixie. Bugün kesinlikle o eteği giyeceğim. Hem baksana üstüne mükemmel bir crop buldum."

"Hani nerede? Göster çabuk!"

Bu gece liseden tanıdıkları Jeongin'in düzenlediği bir partiye davetlilerdi ve Jisung onu her şeyiyle daha güzel hazırlayacağına inandığı kişiyi çağırmıştı. Felix şu anki kutsal görevi için en doğru seçenekti.

Dantelli üstünü dolaptan çıkarıp Felix'in kucağına doğru fırlattığında dudakları birbirinden ayrılan genç, heyecandan ellerini birbirine çarptı. "Ya inanmıyorum. Bu çok güzel Jisung." Etekle birleştirdiğinde her ikisi üzerine özel olarak dikilmiş parçalar gibi duruyordu.

"Hadi hazırlanmaya başlayalım. Çok az vaktimiz kaldı."

"Saçlarını nasıl yapmamı istersin?"

"Im." Birkaç tutamı işaret parmağına dolayıp birkaç saniye düşündüğünde suratına en çok yakıştırdığı modeli bulmuştu aslında. "Sanırım bugün kıvırcık bir Jisung olmak istiyorum."

Felix tamam dercesine başını sallarken yeni aldığı saç maşasının fişini taktı ve onu ısınması için bıraktığında Jisung ile birlikte kıyafetlerini giymeye başlamışlardı çoktan.

"Bu şortu giyeceğim günün hayaliyle yaşıyordum. Baksana şu bebeğe, yumuşacık."

"Bacakların dünyanın en güzel şeyi olduğundan ne giyersen giy sana yakışıyor Lix. Bir de benim şu tombul bacaklarıma bak." İç bacağına birkaç kez vurup hafif sarkık eti sıktı sertçe. "Hala bu lanet şeyden kurtulamadım."

"Akılsız olduğunu biliyordum fakat erkeklerin o şeyi çok sevdiğinden haberinin bile olmaması.. Tanrım gerçekten benden öğrenmen gereken çok konu var."

Felix uzun süredir ciddi ilişkilerden uzak yaşıyordu. Aslında bunu istese peşine takamayacağı adam yoktu fakat o daha çok bir kişiye bağlı kalmaktansa her çiçekten alabildiği kadar polen toplamaya çalışırdı.

Bu yüzden kafasının bazı şeylere takılmasını hiç istemezdi. Yani bir adamı kıskanmak veya sadece onu sevmek ona göre şeyler değildi işte. Belki de hayatında verdiği en doğru karar buydu çünkü yaşamına diğer arkadaşlarından daha bağlıydı.

"Jisung baksana sana bir şey soracağım." Kıyafet hazırlığı bittiğinden makyaj ve saçlarını tamamlamak için aynanın önüne geçtiklerinde konuştu. "Fakat bu konuda bana karşı dürüst olmanı istiyorum."

"Ah, pekala. Seni ilk defa bu kadar ciddi gördüğüm için ne sorarsan sor dürüst olacağım."

"Son günlerde biraz farklı davranıyorsun ve ben bunun sebebini az çok tahmin edebiliyorum. Yine de en doğrusunu senden duymak istedim."