*31 bölüm*

786 35 28
                                        

Müdür gidince, hoca bizim oturup yeni öğrencilerin kendini tanıtmasını istedi.

Kızlardan esmer olan başladı.

"Ben Büşra."dedi kız. Tatlı ama sert bir sesi vardı.

Bir sıraya geçti ve kumral kız olan konuştu.

"Ben Cansu."dedi ve o da Büşra denen kızın yanındaki bir sıraya oturdu.

Sarışın olan oğlan konuştu.

"Ben Mete."dedi ve boş bir sıraya oturdu.

Esmer oğlan konuştu.

"Ben Özgür."dedi ve o da Mete'nin yanındaki boş sıraya oturdu.

En sonunda sıra koyu kumral olan oğlana gelmişti.

"Bende Demir."dedi ve benim önümdeki boş sıraya oturdu.

"Ştt Aslı."dedi Aras'ın sesi.

Arkamı dönüp Aras'a baktım.

"Noldu ?"dedim fısıldayarak.

"Bu ne hayırdır !?" der gibi göz kırptı.
Yeni gelen Demir'den bahsediyordu.

Bilmiyorum der gibi omuzlarımı hareket ettirdim.

Dersi dinlemek için önüme döndüm ve bir saat boyunca dersi dinledim.
Bir saat sonra zil çaldı ve hoca diğer dersine yetişmek için gitti.

Bizde diğer hocayı beklerken konuşurduk. Aras yanıma geldi.

"Ders nasıldı ?"dedi bana gülümseyerek.

"Nasıl ?"dedim afallayarak.

"Dersi bayağı bi dinliyordun da."dedi Aras.
Gülümsedim.

"Sıkılmaktansa dinliyorum işte."dedim.

"Bakın gelecekteki avukat hanım, sizin bu mesleği yapabilmeniz için dersi gerçekten dinlemeniz gerekiyor."dedi.

"Sanki sen dinliyorsun ?"dedim.

"Avukat olacak kişi ben değilim."

"Ama sonuçta meslek sahibi olacaksın."

"Evet ama benimki seninki kadar zor olmayacak."

"Olsun."dedim omuzlarımı silkerek.

"Güzelim benim."dedi ve kollarıyla beni kendine çekti.

Uzun zaman sonra Aras'ın bana sarılması iyi geliyordu, bende ona sarıldım.

"Sonunda bee."dedi sarılmamızın ortasında.

"Ney sonunda ?"dedim anlamayarak.

"Sonunda sarıldık."dedi.
Hiç bir şey demedim.

O görmese de ben kendi köşemde sadeece gülümsedim.

Hoca geldiğinde mecburen ayrılmak zorunda kaldık, herkes yerine geçti. Aras'ta dahil, derse başladık.

Bir saat sonra yeniden zil çaldı, bi sefer teneffüs içindi.

Bizimkilerle hep beraber bahçeye çıktık.

Tabi be daha sonra canım çay istedi diye kantine gittim.
Kantinciye bir tane çay söyledim, bana çayı verdi bende ona parasını verdim.

Tam arkamı dönüp gidecekken çayı yeni gelen çocuğun yani Demir'in üzerine boşalttım.

"Ayy özür dilerim, ben göremedim seni."dedim telaşla.

Çocugun üniformasını mahvettim hâlâ göremedim diyordum.
Demir üniformasından tuttu, tenini yakmasın diye ama çoktan yakmış gibiydi.

"Önemli değil ama izninle gitmem lazım yoksa daha da yanacağım."dedi ve arkasını dönüp gitti.

ÇarpışmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin