Bölüm 28

52 2 0
                                    




Hayat sadece etrafımızdaki insanlardan ibaret değil. Bu hayatta herkes kendi sınavında, herkes kendi hayatından sorumlu.

İlk görüşte aşık olup evlenenler de var, zorla evlendirilip hayatı mahvolanlar da, aşkı hiç tatmayanlar ya da kalbindeki ile ölüp yanındaki ile yaşlananlar da var...

Hangi yoldan giderse gitsin, insanların kaderi bir arada yazılmışsa eninde sonunda birleşirler. Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir.

Şimdi biraz geriye gidelim... Bayağı eskilere... Ya işler başka türlü olsaydı?

~

"Gidip konuşacağım, en fazla ne olabilir ki?"

"En fazla reddeder kanka, sen de şansını denemiş olursun."

Üniversitenin ilk sınıfından beri arkadaş olduğu can dostuna bakıp gülümsedi. Haklıydı. Yerinden kalktı ve aklında söyleyeceği cümleleri sıralayarak kıza doğru yaklaştı. İşte, sonunda karşısındaydı.

"Merhaba."

Kızın etrafındakiler Ali'yi şöyle bir süzüp, kıkırdayarak geri çekildiler.

"Merhaba."

Ne söyleyecekti, sırada hangi cümle vardı. Ah, lanet olsun. Hepsi birbirine karışmıştı.

"Ben Ali." dedi elini uzatıp. Kız da aynı şekilde elini uzatmıştı.

"Ben de Yeliz, memnun oldum."

"Aslında uzun zamandır bunu planlıyordum. Ama şimdi söylemem gerekenler uçup gitmiş gibi."

"Şöyle yapalım Ali, ben sana numaramı vereyim. Akşama da kahve için buluşalım, ne dersin?"

Ne diyecek? Dünyalar onun olmuştu. Sonunda aylardır göz hapsinde tuttuğu kızla konuşmuş, üstelik numarasını almıştı.

~

"Beni ıssız odalara kapatıp da bir kaç sene saklayın ne olur. Başaramıyorum!"

Önündeki kalın kitap yığınlarının arasında kaybolup gidecekmiş gibi duran kıza acıyordu Ali. Ama şu an onunla oturup dertleşecek zaman değildi, Yeliz'le buluşacaktı.

"Seni anlıyorum Burcu ama ısrarla doktor olmak isteyen sendin."

"Şaka mı yapıyorsun, benim çocukluk hayalim. Ama her an okulu bırakıp gidip taksi şoförü olabilirim. Sonuçta onlar da insanların dertlerini dinleyip çözüm buluyor."

"Tabi, sarhoşların ve berduşların. Bak..."

Burcu'nun defterine bir numara karaladı.

"Bu ablamın numarası. O son sınıfta. Eğer ilk senenden vazgeçeceksen, en azından onunla bir görüş."

"Deniz'di değil mi adı, geçen bayram görmüştüm onu."

"Evet."

Burcu numarayı telefonuna kaydederken bir şey dikkatini çekmişti.

"Hem sen... Nereye böyle iki çekirdek bir dirhem?"

"Yeliz'le buluşacağım."

"Yeliz? Yoksa şu kızıl kafa mı?"

Ali kötü kötü baktı arkadaşına.

"Onun hakkında düzgün konuş Burcu, yengen o senin.

"Hah. O kızla seni yakıştıramıyorum, haberin olsun. "

ANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin