Bölüm 16

71 3 0
                                    




Bir köpeğe bile hırladığında 'hoşt' denirse, vazgeçip eninde sonunda döner. Ama İsmail öyle mi? Elindeki iki benzin bidonunu da son damlasına kadar eve ve etrafına boşaltmış, cebindeki kibriti de yakıp fırlatmıştı.

Alevlerin yavaş yavaş yükseldiğini görünce oradan hemen uzaklaştı. Aklı sıra kendisi ile uğraşmak ne demek bu namussuz alçaklara gösterecekti.

Yeni eve götürülecekleri bırakmak için evde olmayan Ayşe, Ali ve Burcu herşeyden habersiz yeni evleri ile meşguldüler.

Burcu Beril'i evde tek başına bırakma fikrine hoş bakmamıştı ama Beril kesinlikle orada işi olmadığını söylemişti ve uyumaya devam etmişti.

Bu sebeple Burcu işlerin çabuk bitmesi için baskı yapıp duruyordu, aklı evdeki kadındaydı.

Ama sonunda Ali dayanamamıştı.

"Allah aşkına Burcu yeter! Tamam sen git hadi biz hallederiz."

"Ne varsa evde bu kadar sabırsızlandığın." diye mırıldanmıştı Ayşe. Öyle istiyordu ki Burcu'nun kendine itiraf etmesini, bir etseydi ona yapacağını da diyeceğini de biliyordu.

Diğer tarafta, her şeyden habersiz Beril, deli gibi susadığı için uyanmış, mutfağa inmişti. Bahçeden yükselen alevleri ve bir adamın koşarak uzaklaşmasını görünce can havliyle kendini arka bahçeden dışarı atmıştı.

Adamın peşinden koşmaya çalışıyordu. Çıplak ayakla koştuğu için yerdeki minik taşlar hep ayağına batmıştı, mecburen durmuştu bu sebeple. Telefonunu da yanına almamıştı, nereden bilecekti ki? Allahtan yoldan geçen biri fark edip hemen polisi ve itfaiyeyi aramıştı. Elinden bir şey gelmemesine o kadar üzülüyordu ki, yere çökmüş yanan evi izliyordu. Etraftakilerin evlerinden su taşıyıp yangını söndürmeye çalışmalarını, yangın tüpleriyle cebelleşmelerini izliyordu sadece.

Eğer kaçan adamı tanımasaydı bu işi Kemal'in yaptıracağını bile düşünebilirdi.

İtfaiyenin söndürme çalışmaları başlayınca Ali'nin arabasının hızla geldiğini gördü. Burcu koşarak eve dalmaya çalışmıştı. Ne kadar da seviyordu evini, sevmez mi ya?

"Bırakın, Ali bırak giricem içeri!"

"Saçmalama Burcu, kendini öldürmek mi istiyorsun?"

"Anlamıyorsun, her şeyim içeride benim, her şeyim!"

"Hanım efendi, lütfen ısrar etmeyin, arkadaşlarımız elinden geleni yapıyor lütfen engel olmayın."

Burcu delirmiş gibiydi. Beril içeride uyuyordu nasıl sakin olabilirdi? Ya onu çıkarana kadar çoktan başına bir şey geldiyse?

"İlk onu çıkarın o zaman nolur!"

"Neyi? Evde biri mi var?"

"Evet!"

Adam telsizle arkadaşlarına bir şeyler söyleyerek uzaklaştı. Burcu yere çökmüş ağlıyordu, arkasındaki kadını fark etmemişti bile.

"Burcu lütfen sakinleş biraz, merak etme kurtarırlar Beril'i."

Ayşe arkalarında duran kadını fark edip derin bir nefes aldı, yüzündeki ifadeyi okumaya çalışıyordu ama kadının çatık kaşları ve iğrenirmiş gibi takındığı ifade her şeyi anlatır gibiydi.

"Belki evde bile değildir."

Beril kendini gösterme ihtiyacı hissetmişti, hafiften öksürdü. Burcu bunu duyar duymaz ayağa fırladı ve kadını sağ salim karşısında görünce vereceği tepkiyi umursamadan kendine çekip sarıldı. Adeta yapışmıştı kadına.

ANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin