1.Bölüm

496 72 89
                                    


Elime telefonumu alıp, instagrama girdim. En yakın arkadaşımın hesabına girip, son postuna baktım. He bu arada ben Pelin. 17 yaşındayım. Arkadaşım Ceyda, ilkokuldan beri beraberiz. Ailelerimiz çok yakın arkadaş... Dün çektiğim fotoğrafı instagrama 2 saat önce attığını gördüm. Demek ki biz dersteyken gizlice atmış. Yorumlara baktıktan sonra beğenilenlere bakıyordum ki gözüme bir hesap çarptı. 

Profil fotoğrafı gökyüzü resmiydi, masmavi...Huzur verici bir renk değil mi sizce de? Dünyadaki en iyi renk mavi, en iyi şey gökyüzü olabilir...Hesabına tıkladığımda hesabı gizlideydi. Hesabının açıklama kısmında 'Akın' yazıyordu. İçimden bir his istek göndermem gerektiğini söylüyordu...Ama emin değildim, sonuçta nasıl biri olduğunu bilmiyorum. Hem ben sadece takip edicem, çocuğa yazıcak değilim ya?! 

''Ne olur ki takip etsem?'' diyip istek gönderdim. Sonra telefonumu kapatıp, çalışma masam gittim Kitaplığımda test kitabı çıkarıp, soru çözmeye başladım...Yaklaşık 15 dakika sonra telefonumun titremesiyle kafamı test kitabından kaldırdım. Tokam gevşediği için saçımı açıp, tekrar sıkı şekilde topladım. Gözlerimi ovaladıktan sonra elime telefonumu aldım. İnstagrama girdim, mesajlar kısmına baktığımda '1' simgesini gördüm. Mesaj kutusuna tıkladığımda mesajın sahibiyle vücudum titrer gibi oldu. Yavaşça mesaja tıkladım.

''Merhaba Pelin'' 

''?'' yazıp, gönderdim. Sanki beni önceden tanıyor gibi mesaj atmıştı ama sanmıyorum. Benim Akın diye bir tanıdığım yok.

''Doğru sen beni tanımıyorsun ama ben seni tanıyorum'' Mesajını okuduğumda kaşlarımın çatıldığını hissettim.

''Kimsin?'' 

''Akın ben...Akın Doğan'' okuduğumda hatırlamaya çalıştım. Akın, Akın, Akın, Akın kim ya? Akın Doğan?

''Tanıyamadım'' yazıp, gönderdim.

''O zaman şöyle diyeyim HIZIR okulundayım, lise sona gidiyorum yani 18 yaşındayım'' dediğinde tekrardan kaşlarımın çatıldığını hissettim. Benimle aynı okuldaydı, 18 yaşındaydı. Eee banane bundan?

''Yani?'' mesajını gönderecekken çok ters cevap vermiş gibi olur diye silip, tekrar yazdım.

''Ne yapayım bu bilgileri?'' gönderdim. Anında görüldü mesajını görmemle derin bir nefes aldım. Masamda duran pek şişeden suyumu içtikten sonra gelen mesaja baktım.

''Seninle yarışalım mı?'' 

''Anlamadım?'' yazdım ve gönder tuşuna bastım. 

''Eğer beni 2 gün içerisinde bulup, karşıma çıkarsan 1 hafta dediğini yapıcam. Ama eğer bulamazsan tam tersi.''

''Neden kabul edeyim bunu?'' mesajını gönderir göndermez bir mesaj daha geldi.

''Etrafındakilerin gerçek yüzünü görmek için?'' dediğinde tekrar ve tekrar kaşlarım çatıldı. 

''Ne demek istediğini anlamıyorum?''

''Diyorum ki sen beni bulmaya çalış, bulabilirsen hem 1 hafta dediğini yapıcam artı olarak etrafındakilerin gerçek yüzünü göstereceğim. Ama eğer beni iki gün içerisinde bulamazsan hem gerçek yüzlerini göremeyeceksin hem de 1 hafta dediğimi yapıcaksın''

''Tamam! Ne zaman başlıyor sürem?'' dediğimde yüzümde bir gülümseme belirdi. Seviyordum böyle yarış işlerini oynayıp, yenmeyi. Kolaydı. Zeki olduğum için, öğretmenlerin göz bebeğiydim. Çocuk salak gibi soyadını da vermişti. Bulmam zor olmayacaktı.

''Yarın. Yarın başla'' 

''Tamam, yarın seni bulduğum da görüşürüz o zaman'' dedim ve bir cevap bekledim.

''Özgüvenini sevdim👍Görüşürüz'' mesajını gördüğümde telefonu kapatıp, masaya koydum ve ayağa kalktım. Salona, anne ve babamın yanına gittim.

''Ey! Ahali! Ne yapıyorsunuz?'' dedim gülümseyerek.

''Film izliyoruz kızım, gel otur'' dediğinde koşarak babamın yanına oturdum. Kafamı göğsüne koyarak filmi izlemeye koyuldum. Esnememle beraber saate baktım. Saat 11'i geçmişti. Yavaşça ayağa kalktım.

''Ben uyuyacağım, iyi geceler babacım,'' diyip babamın yanağını öptükten sonra anneme yöneldim. ''iyi geceler annecim'' annemin de yanağını öptükten sonra odama gittim. Kapıyı örttükten sonra odamdaki tuvalete yöneldim. Elimi ve yüzümü güzelce yıkadıktan sonra yüzüme krem sürdüm ve sabah çalacak alarmı ayarlayıp, yatağıma ilerledim. Uykuluyken şu yatak serme işini hiç sevmiyordum! Yatağımı açtıktan sonra yavaşça kıvrılıp 'Yarın çocuğu nasıl bulmaya çalışacağım?' planı yaparak uyumaya çalıştım. 

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Yavaşça yataktan kaktım. Alarmı susturduğum da esnedim. Tuvalete girdikten sonra elimi ve yüzümü yıkadım. Sonra odaya geri döndüm. Hızlıca yatağımı toplayıp, çantamı hazırlamak için masama yöneldim. Ders programına göre çantamı hazırladıktan sonra üstümü giyindim. Genelde kahvaltımı okulda yapıyordum. Üstümü giyindikten hemen sonra kulaklığımı ve telefonumu elime alıp, odamdan sessizce çıktım. Benim yüzümden annemler uyansın istemem. Dışarı çıktığımda kulaklığımı takıp, telefonumdan spotify'a girdim. Şarkı açtım ve yürümeye başladım. Okul çok uzak olmadığı için yürüyerek gidebiliyordum. Bedenim dışarıda, aklım Akın denen çocuktaydı. Acaba bana soyadını söyleyecek kadar salaklık niye yapsın ki? Benimle oynuyor da olabilir, soyadı konusunda. Olamaz mı?

Okula girdiğimde kulaklığı çıkartıp, telefonu ve kulaklığı çantama koydum. Telefonu çantama koymadan önce iyice kapatmayı unutmadım. Okulda ara sıra aramalar yapılıyor ve bir telefon uğruna hocaların gözünde düşemem. Etrafa bakına bakına sınıfıma çıktım. 11-G sınıfının olduğu katta 12. sınıflarda vardı. Zaten bütün 11'ler bir alt katta ama son şube 'G' şubesi olduğu için benim sınıfım 12'lerin arasında. Bundan dolayı Akın denen çocuğu bulmam daha kolay olucak...

Bul Beni (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin