Tek isteğim annemler veya Akın gelene kadar bana dokunmamasıydı. Çünkü eğer dokunursa... Neyse! Kötüyü çağırmayalım!
''Geç içeri'' dedi kapıyı işaret ederek. İstemeyerek, korkarak ve yavaş adımlarla içeri geçtim.
''Şuraya oturuyorsun ve kalktığını görmüyorum!'' dedi sert bir sesle koltuğu işaret ederken.
''Tamam! Kalkmam'' dedim ve gidip oturdum.
''Arkada işim var gidip, geliyorum! Ayağa kalktığını görmeyeceğim. Kapıyı da kilitliyorum, işimi sağlama alalım'' derken kapıyı kilitlemişti. Onu onayladığımda arkaya gitti. Hızla çantamdan telefonumu çıkardım. Aşırı şanslıydım. Çünkü beni kaçıran kişi maldı ve telefonum elimdeydi. İnternetim de vardı. Oh! Daha ne olsun?
''Pelin iyi misin?''
''Neredesiniz? Etrafına bakıp, gördüklerini yaz''
''Pelin korkmaya başlıyorum!''
''Polisi arayacağım ama olduğun yeri tam olarak tanımlaman lazım'' Mesajlarını gördüğümde gözüm hemen adamın gittiği yöne doğru kaydı. Hala ses yoktu. Hızla yazmaya başladım.
''Akın şu an ormanlık bir yere geldik. Gelirken bir tek 'Maltepe' tabelasını gördüm. Çok korkuyorum...'' yazıp, mesajı gönderdikten sonra annemle olan mesajlaşmamıza girdim. Çok korktuğu mesajlarından belliydi.
''Pelin!''
''Kızım''
''Pelin iyi misin?''
''Pelin! Allah'ım yardım et!''
ve daha 186 mesaj...
''Anne ben iyiyim, dediğimde gibi gelirken sadece 'Maltepe' tabelasını gördüm, ormanlık bir yerdeyiz'' yazdım ve gönderdim. Akın yazmıştı. Ama cevap veremezdim çünkü adım sesleri geliyordu. Hızla telefonu çantama koydum ve o gitmeden önceki aynı pozisyonu aldım. Bana bakarken tek kaşını kaldırmıştı. Kafamı sallayıp,
''Ne ya?!'' dedim.
''Benim kapıda işim var, kalktığı-'' derken araya girdim.
''TAMAM! Ayağa kalkmayacağım! Hiçbir şeye karışmayacağım! Yeter ha! Valla sıktın!'' dediğimde bir kez daha afalladığını görmek beni havalandırmıştı. Bundan sonra her kaçırıldığımda (Allah bilir daha kaç kere kaçırılıcam?), beni kaçıran kişiye karşı gelicem! Taktik bu! Evden çıktıktan sonra kapıyı tekrar kilitledi. Tekrardan telefonu elime aldım. Açtığımda annemden 4 mesaj, Akından 13 mesaj vardı. Önce tabi ki annemin mesajlarına girdim, hızlı olmaya çalışıyordum.
''Pelin!''
''Kızım iyi misin?''
''Pelin dikkat et!''
''İyi misin kızım...?'' Hızla cevap yazdım.
''Anne iyiyim, korkma... Polisi arayın yeter o bana'' Ve gönderdim. Annemle olan mesajlaşmamızdan çıkıp, Akın'ınkine girdim.
''Korkma Pelin...''
''Dikkat et kendine yeter o''
''Arıyorum ama tam yer lazım bana ya!'' Mesajını gördüğümde salaklığıma küfür ettim. Tabi ya! Telefonum yanımda! İnternetim var! Konum atabilirim! Lan bu benim aklıma nasıl gelmedi! Beni geç, Akın'a nasıl gelmedi?! Akın'ın diğer mesajlarını yok sayarak hemen konumu attım.
''Akın! Bu! Bu adres. Gel lütfen'' yazdığımda anında aktif oldu.
''Pelin!''
''Tamam sakin ol!''
''Geliyorum hemen!''
''Polis getir yanında!'' yazdım telaşla.
''Tamam! Tamam şimdi hiçbir şey çaktırma -ki şüphelenmesin tamam mı?''
''Tamam...''
''Korkma... Söz hiçbir şey olmayacak...'' Mesajını okuduğumda yüzümde gülümseme belirdi.
''Söz mü?''
''Söz Pelin, söz...'' Hızla telefonu kapatıp, çantama koydum. Adam karşıma geçip, dik dik bakınca yerimde doğruldum.
''Kalk'' dediğinde tek kaşımı kaldırdım.
''Niye?'' dedim. Ne kadar salağım dimi? Adam burada beni dövse hiçbir şey yapamam ama artistlik taslıyorum
''KALK!'' diye bağırdığında hızla ayağa kalktım. Gören de şeytan karşımda sanar. Tövbe estağfurullah. Tipe bak. Çirkin!
''Gel buraya!'' dedikten sonra kolumdan tutup, arka tarafta bir odaya götürdü. Kolumu çok fazla sıkıyordu.
''K-kolumu bırak!'' dedim sesimi düz çıkarmaya çalışırken. Adam birkaç saniye yüzüme baktı sonra beni geriye doğru itti daha doğrusu attı! Ciddiyim attı!
''AHH!''
''Burada kalıyorsun! Ses yapma, akşama gelicem!'' diyip odadan çıktı. Tabi ki kapıyı kilitlemeyi unutmadı. Çantam da içeride kalmıştı... Hiçbir şey yapamazdım şu an. Savunmasızdım... 'Akşama gelicem.' demişti. Ne demekti bu? Korkmam için bir cümle söylemişti. Belki de sadece korkutmak içindir, başka bir şey yapmayacak ve demeyecektir. Belki de hiç karşıma çıkmayacaktır?! Olamaz mı? Olabilir.
Şu an hayatım da yaşadığım en çaresiz anı yaşıyorum... Kaç saattir bu odadayım, bilmiyorum ama havamın karardığını yukarıdaki küçücük hava gelen yerden görebiliyordum. Akın neredesin? Anne, baba neredesiniz?... Adam geldi diyelim; Ne yapıcam? Ne diyeceğim? Kaçamam da... Çaresizim... Çok çaresizim...
''Akın ne olur bul beni...'' dedim sessizce mırıldanarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bul Beni (TAMAMLANDI)
Romanceİnternetten tanıştığı birini hayatına dahil mi edecekti? Yoksa önceden hayatında olan biri tekrardan ama bu sefer daha güçlü bir şekilde mi hayatında yer alacaktı? Yalanlar, iftiralar, itirafların hava da uçuştuğu bu hikaye de sende olmak ister misi...