17

1.6K 141 30
                                    

Ağaç yapraklarının hışırtılı sesleri esmerin kulağına uçuşurken beklediği kapı önünde hissettiği tek şey gerginlikti.

Bir önceki gün uzun saçlıya dediği gibi onu bir yere götürmek için kapısındaydı şuan ama bir türlü zili çalamıyor ve gerginlikten dudağını ısırarak kanatmak üzereydi.

Çok yol katettiğini kendisi de biliyordu ama yine de... Bilmiyordu işte. Tavşan güzelinin gözlerinde eksik olan bir şey vardı ona göre, bu yüzden de ona dilediğim gibi dokunamıyor ve konuşurken bile kelimelerini seçerek dile getiriyordu.

Kesinlikle rahatsız değildi ama yine de eskisi gibi olmak ve sevgisini rahatça göstermek istiyordu. Her ne kadar eskisi gibi olamayacaklarını bilse bile... Umudu vardı işte, sadece ona tutunuyordu.

Elini kaçıncı olduğunu saymadığı gibi kaldırdı kapıya doğru ve vurmak için hareketlendi. Tam o esnada ise açılan kapı dudaklarının hafifçe açılmasına ve biraz da panikle elini arkasına saklamasına sebep olmuştu.

Kapı aralanıp arkasından görünen Bay Jeon ile esmer daha çok paniklemiş kapıdan uzaklaşmak için hareketlenmişti ama onu gören orta yaşlarının sonunda olan adam onu çoktan görmüştü bile.

"Taehyung?" diye sorarcasına karşısında panik halindeki esmere seslendi Bay Jeon.

"B-ben... Şey, ş-şey--" diye ağzının içinde panikle geveleyen esmere karşı Bay Jeon hafif bir gülümsemeyle "Jeongguk için geldin sanırım?" dedi. Esmer ise dudaklarını birbirine bastırarak hızlıca kafasını onaylar biçimde salladı.

"İçeri gel, Jeongguk odasında hazırlanıyor. Bekleme burda."

"Ş-şey, sorun değil. Ben burda beklerim." diyen esmere karşı Bay Jeon bir elini esmerin omzuna atarak "Taehyung, sorun yok. İçeri gel." dedi ve elinin altındaki omzu sıkarak esmer oğlanı içeri çekti.

Esmer beden kendisine seçme şansı verilmeden içine girdiği eve adım atarken tereddütlüydü. Bir önceki gün buradaydı ama çekinmeden edemiyordu.

"Geç otur şöyle. Bir şeyler içmek ister misin?"

"Hayır, teşekkür ederim efendim."

Taehyung tekli bir koltuğa geçerken söylediği şeylerde bir şey yoktu ama kullandığı 'efendim' hitabı Bay Jeon'un kaşlarını çatmasına sebep oldu. Aynı yüz ifadesiyle esmerin tam karşısına oturduğunda ise karşısındaki gencin panikle "Yanlış bir şey mi söyledim?" diye hızlıca sorması da kaçınılmazdı.

"Hitap şeklin hoşuma gitmedi." dedi hiç dolandırmadan Bay Jeon.

"Anlamadım." dedi esmer olan içindeki paniği biraz da olsa görmezden gelerek.

"Bak Taehyung," diyerek öne doğru eğildi orta yaşlarının sonlarında olan adam. "Geçmişte olanlar için sana kızgın değilim. Oğlumun bu halde olmasını kesinlikle sana yıkmıyorum. Bu yüzden gergin olmana gerek yok."

"B-ben--"

"Sen Taehyung. Sen sadece sevdiğini korumak istedin ve kendince yaptın da. Seni başından beri hiç suçlamadım. Sadece bütün yükü kendi omuzlarına yüklemen beni kızdırıyor. Biz sana ailen olabiliriz derken ciddiydik. Özellikle ben, sana beni baban olarak görmeni söylerken oldukça ciddiydim ama görüyorum ki bu ciddiliğimizi sana hissettirememişiz."

Esmer beden duyduklarına karşı şaşkındı. Jeon ailesi her zaman olduğu gibi şimdi de onu şaşırtıyor ve ne yapacağını bilememesini sağlıyordu.

Dolan gözlerini gizlemek amacıyla başını eğerken "Üzgünüm." diye mırıldanmadan da edemedi. Karşısında hareketlilik hissetsede başını kaldırmadı. Bay Jeon ise esmerin dolan gözlerini elbette görmüştü. Bu yüzden yerinden kalkıp esmerin önünde diz çöktü ve kucağında birleşen elleri avuçları içine aldı.

Only Then | TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin