Only Then | TAEKOOK

25

Uzun saçlı genç uyku mahmurluğu ile bir elinin yatağın diğer tarafına atarak çarşafı yokladı bir şey arıyormuş gibi. Yüzüne vuran ışık yüzünden ifadesi buruşmuşken aradığını bulamadığı için kaşları da çatılmıştı.

Gözlerini zorla da olsa aralayarak yan tarafında baktı ama görüşü bulanık olduğu için gözlerini kapatıp eliyle ovuşturdu. Gözlerini tekrar açtığında ise görüşü daha netti ve ela gözleri boşluğu daha net görmüştü.

Çatık olan kaşları daha da çatılırken dün gece düştü aklına. Sevdiğiyle uyumuştu. Hatta onu göğsünde uyumuştu. Şimdi neden yanında değildi?

"Taehyung?" diye seslendi ama geri dönüş alamadığı için yatakta doğrularak sırtını yatak başlığına yasladı. Ela gözleri korkuyla etrafta dolaşırken tekrar seslendi sevdiğinin ismini ama yine yanıt alamadı.

Aklına kötü senaryolar dolanmak için can atıyordu ama buna izin vermek istemiyordu. Çünkü Taehyung'u dün onunla uyumuştu. Bu rüya olamazdı değil mi?

Gözleri etrafta gezerken komidinin üzerindeki telefonu girdi görüş açısına. Hızlıca alıp sevdiğinin numarasını tuşlayarak telefonu kulağına getirdiğinde kalbi korkuyla atıyor ve karşı taraftan telefonun çaldığında dair iletinin gelmesi bile onu rahatlatmıyordu.

"Alo--" diye karşıdan gelen cevap ile uzun saçlı "Taehyung? Neredesin? Neden yanımda değilsin?" diye hızlı hızlı konuştuğunda karşı hattaki esmer duraksamıştı.

"Marketteyim güzelim. Evde yiyecek bir şeyler olmadığı için sen uyanmadan hemen gelirim diye düşünmüştüm ama uyanmışsın. Hem sen iyi misin?"

Esmer sakin sesiyle konuşurken bir yandan da market arabasına doldurduğu malzemeleri kasaya koyuyordu. Uzun saçlı ise sevdiğinin söylediklerinden sonra derin bir nefes alıp vererek bir elini saçlarına atarak oynamaya başladı.

"Jeongguk?" diye seslendi esmer sessiz kalan uzun saçlıya karşı.

"Sadece..." diye mırıldandı Jeongguk. "Uyanınca seni yanımda göremeyince tedirgin oldum."

Uzun saçlının söylediği ile esmer rahatlamayla gülümsedi. Bir şey oldu diye korkmuştu ama tavşan güzelinin açıklamasıyla rahatlamıştı.

"Jeongguk'um, iki dakika sonra yanında olacağım ve çok güzel bir kahvaltı yapacağız. Şimdi rahatla tamam mı?"

Uzun saçlı esmerin rahatlacı sesiyle birlikte söylediklerine karşı gülümseyerek "Tamam." dedi ve saçlarıyla oynamaya devam etti.

"Güzel... İstediğin bir şey var mı?"

"Hayır, hızlıca gelsen yeter."

Daha fazla konuşmadan telefonu kapatmışlardı ve esmer tıpkı uzun saçlıya dediği gibi kısa sürede eve varmıştı. Şimdi ise birbirleriyle küçük küçük atışarak kahvaltı hazırlıyorlardı. Daha doğrusu Jeongguk oturduğu yerden esmere sataşıyor, esmer ise onun sataşmalarına sadece gülerek tavadaki krepleri yakmamaya çalışıyordu.

"Tanrım, Taehyung! Yumurtanın bütün kabukları omletin içinde!" diyerek masada bulunan tabaklardaki küçük bir peyniri ağzına atmış ve sırıtarak esmerin tepkisini bekliyordu.

"Hiç de bile! Gayet de güzel kırmışım işte!" diye sitem ile konuşan esmer tamamen omleti inceliyordu kabuk var mı diye ve bu hareketi uzun saçlının küçük bir kahkaha atmasını sağlamıştı. Esmer duyduğu kahkaha ile anında uzun saçlıya dönerek yüzünden hiç silmediği tebessümü ile tavşan güzelini izlemeye başladı. Tabi burnuna yanık kokusu gelene kadar...