Only Then | TAEKOOK

21

Dönüp dolaşıp yine sevdiğinin kapısına gelmek esmer için sorun değildi. Aksine bundan memnundu. Çünkü o sevdiğinden o kadar ayrı kalmıştı ki, artık ayrı kalmak istemiyordu. Hatta ayrı kalmayacaklarına çok emindi. İki gün önceye kadar...

Saat 22.42'yi gösterirken Jeonların kapısının önünde bekliyordu esmer. Arabada kalmak isteyen sarı saçlı beden sayesinde yüzündeki yaralar biraz da olsa iyi durumdaydı ama yine belliydi dayak yediği. Bütün bunların yanında bir de özgüvenindeki zedelenme vardı. Bundan dolayı dakikalarca bekliyordu kapının önünde.

Kapının önünde öylece beklerken birden arkasından korna sesi yükseldi. Bakışları hızla oraya döndü. Sarı saçlı sabırsızlıkla kaşlarını çatarak kapıya vurmasını işaret ediyordu.

Esmer dudaklarını birbirine bastırarak kafasını aşağı yukarı salladı yavaşça. Sonra da elini yumruk haline getirerek iki kere tıklattı kapıyı. Elini indirip beklemeye başladı. Zihninde ise tereddütünden kaynaklı yığınla soru işareti vardı. Beni istemeyecekler, yine...

Kısa bekleyişinden sonra kapı yavaşça aralandı ve tamamen açılan kapı eşiğinde beyaz saçlı arkadaşı belirdi. Arkadaşı önce duraksadı. Sonra da gözleri bir bir esmerin yüzünde dolaştığında git gide şaşıran bir ifadeye bürünen arkadaşına karşı bakışlarını kaçırdı Taehyung.

"Tanrım, Taehyung!" dedi sessiz bir endişeyle. "Bu halin ne?" diye fısıltıyla devam eden beyaz saçlı gözlerini endişeyle karşısındakinin yüzünde gezdiriyor ve aklında ne yapacağıyla ilgili düşünceler birbirine giriyordu.

Esmer gözlerini arkadaşının yüzüne çıkarmadan alt dudağına dişlerini geçirip sessiz kaldığında Hoseok iç çekerek kapının önünden çekilerek arkadaşının geçmesi için işaret verdi.

Taehyung ilk başta tereddüt etse de bakışlarını yerden kaldırmadan içeri adımladı. Arkasından beyaz saçlı onu sessizce takip ediyor ve arkadaşının adımlarındaki tereddütü görüyordu. Sesini çıkarmadı.

Salona giren iki beden ilk önce kapıya bakan Bay Jeon'un dikkatini çekti. Orta yaşlarının sonlarında olan adam gördüğü beden ile önce şaşırmış ardından yüzünde gördüğü yaralardan dolayı oturduğu yerden dikleşti ve ifadesi endişeye büründü. Esmer ise başını eğerek öylece olduğu yerde durdu sesini çıkarmadan. Yavaş yavaş bütün bakışların kendisine karşı döndüğünü hissedebiliyordu.

"Tanrım!" diye bir nida döküldü Bayan Jeon'un ağzından. Esmer daha fazla başını eğmeye çalışmış ve yanından geçip giden arkadaşına kısa bir bakış atmıştı.

Sessizlik ortama yavaş yavaş yayılırken esmer daha da gerilerek bir eliyle bol pantolonunun kumaşını sıktı. Sessizlik devam ettikçe içinde kaçıp gitme hissi büyüyor ve bastırmakta zorlanıyordu.

"Bizi yalnız bırakın." diyen ses ile esmer aniden başını kaldırarak çekindiği bedene baktı. Uzun saçlı ise ifadesiz yüzüyle esmere dikkatle bakıyor ve bir an bile gözlerini esmerden çekmiyordu. Bu esmerin daha çok gerilerek bakışlarını ela gözlerden kaçırmasına sebep olmuştu.

Herkes yavaş yavaş salonu boşalttı. En son beyaz saçlı çıkarken arkadaşının omzuna elini koyarak destek olduğunu gösterdi. Sonra da hiçbir şey demeden çıktı. Salonda sadece ikisi kaldığında ise sessizlik yine ortama hakim olmuş ama kısa sürmüştü.

"Yanıma gel." diye hiçbir duygu barındırmayan sesiyle esmere karşı konuştu uzun saçlı. Taehyung ise gerginlikle dudaklarını birbirine bastırsa da yavaş adımlarla tavşan güzeline yaklaşmaya başladı. Adımları sonunda uzun saçlının yarı uzanır biçimde olduğu kanepenin hemen önünde durdu ve uzun saçlının işaretiyle sorgulamadan küçük boşluğa oturdu. Bu süreçte ise hiçbir şekilde gözlerini bir kere bile çok sevdiği ela gözlere değdirmedi, değdiremedi.