Ceyda'nın gergin bekleyişi sürerken kolundaki saate baktı. Yalnızca beş dakika geç kalmıştı Cem fakat Ceyda'nın bekleyişi bir ömür gibiydi. Heyecanlıydı, bir an önce onu görmek istiyordu. İçi içine sığmıyordu beraber kahve içecekler diye. Özenle hazırlanmıştı, süslenmişti hiç olmadığı kadar. Hepsi Cem içindi. Onunla arkadaşmış gibi yapsa da içindeki hisler günden güne büyüyordu. Cem çok tatlıydı, Ceyda sürekli hayran kalıyordu ona.
Elini saçlarına geçirdi ve kendine son bir kez çekidüzen verdi. Bir dakika sonra da Cem kafeden içeri girdi. Ceyda anında ayağa kalkarken Cem de onu görüp ona yaklaşmaya başladı.
'Hoş geldin,' dedi Ceyda, Cem'in omzuna vurdu. Sarılmakta tereddüt ettiği için bu hareketi yapmıştı. Cem de garipsemedi.
'Hoş buldum.' dedi ve Ceyda'nın karşısındaki sandalyeye oturdu.
'Ne yer ne içersin yiğido?' dedi Ceyda, doğal davranmaya çalışıyordu.
'Ben bir Türk kahvesi alayım.' dedi Cem, gelen garsona.
'Ben de vereyim siparişimi şimdi,' dedi Ceyda, Cem'i beklemişti. 'Koyu bir çay ve meyveli pasta lütfen.'
Garson yanlarından ayrılırken Ceyda masada Cem'e doğru eğildi.
'Pastamdan zırnık vermem, haberin olsun.' dediğinde güldü Cem.
'Cimri.'
'Ee, neler yapıyorsun bakalım, gelir misin hep buralara?' dedi Ceyda. Saçını kulağının arkasına koyup cilveli şekilde baktı.
'Pek gelmem,' dedi Cem, Ceyda'nın eğlenceli hallerini seviyordu ve çoğu zaman ona uyuyordu.
'Benim için gelirsin, değil mi?' dediğinde garson araya girdi ve siparişleri önlerine koydu.
'Geliriz canım, sen yeter ki iste.' dedi Cem, kahvesinden bir yudum alırken. Ceyda'nın gözleri sürekli onun üzerindeydi. Yakışıklıydı Cem, gayet hoş bir gençti. Ona aşık olan Ceyda içinse dünyanın sekizinci harikasıydı.
'Niye bakıyorsun öyle?' diye sordu Cem. Ceyda irkildi.
'Çirkinsin ya, ona bakıyorum.' dediğinde gözleri büyüdü Cem'in.
'Ben miyim çirkin?'
'Başka kim olacaktı?'
'Sensin be çirkin,' dedi şaşkınlıkla, 'benim şu seksi suratıma nasıl çirkin dersin?'
Kahkaha attı Ceyda. Cem, onun kahkahasının hoşuna gittiğini düşündü. Aslında Ceyda da güzeldi, sevimliydi. Karakteri onu daha sevimli yapıyordu.
'Seksi suratmış, sen öyle san.' dediğinde, Cem masada ona doğru eğildi.
'Bana baksana sen, bak bir bak.' dediğinde, Ceyda da onun gibi eğildi ve burun buruna geldiler. 'Şu surata bir bak.' dediğinde Ceyda zaten bakıyordu. Bu kadar yakından bile çok güzeldi suratı, Ceyda hayran bakışlarını gizleyemiyordu. Cem de onun gözlerinin içine baktı, içinin bir tuhaf olduğunu düşündü. Uzun süre birbirlerine baktılar, sonunda ikisi de utanıp geri çekildiğinde Ceyda neden böyle hissettiğini biliyordu ama Cem'in aklı karışmıştı.
Selamlar bebeklerim, oy ve yoruma beklerim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönül Sayfam Olur Musun? (texting)
Novela JuvenilBazı aşkların başlangıcı biraz tatsız olabilirdi. Cem, başına bela aldığını düşünüyordu ama Ceyda, bela olamayacak kadar sevimli bir kızdı. 🌝 Bela: Seni bir kere görsem belki rahatlar içim Bela: Yıllar oldu görmedim, belki biraz özledim... Bela: Na...