PINK / CHANLIX (Tamamlandı)

10

''Sanırım saçımı tekrar boyayacağım ben''

Seungmin anında öne atılıp alnına vurdu Felix'in. Canı acıyınca bağırdı Felix ve geriye çekilip söylenmeye başladı. Seungmin ise sinirliydi.

''Salak mısın daha yeni boyadın saçını''

''Yah! sarı daha iyiydi''

''Felix aptal aptal konuşma yürü hadi''

Felix söylene söylene yürümeye başladı arkadaşıyla, saçını yine boyamak istiyordu ama arkadaşları izin vermiyordu. Canı sıkılmıştı sadece ne yapsa diye düşünüyordu aklına bu gelmişti. Arkadaşına dönüp muhabbete kulak verdi yine dalmış bir halde ciddi bir şey konuşuyorlardı. 

''Bugün ne yapacağız?'' 

Hyunjin ağzındaki sakızı şişermeden önce sordu ve Jeongin'de ona bakarak gülümseyip çıkan balonu eliyle patlatıp ağzına yapışmasına neden oldu. Hyunjin'e hepsi birden gülerken o sinirle ağzını temizlemeye çalışıyordu şimdi. Felix minik adımlarını yavaşlatıp telefonunu çıkardı ve bir kaç poz çekerek bu komik olayı ölümsüzleştirdi. Jisung kolunu arkadaşının omzuna atınca birbirine bakıp gülümsediler.

''Felix akşam karaoke yapsak mı?''

''Bilmem ki herkes gelirse olur''

Hepsi onay verirken Felix, arkadaşının kulağına uzandı.

''Bugün Minho ile görüşmeyecek miydin?''

Jisung biraz gergin duruyordu. Uzaktan bile belli ediyordu bu durumu, Felix bir sorun olduğunu anlamıştı.

''İşi olduğunu söyledi''

Şüpheli. Felix işi olmadığını çok iyi biliyordu yani kesinlikle bir sorun vardı. Bir şey demeden  telefonunu cebinden çıkardığı gibi Chan'ı aradı. Bu sırada adımlarını yavaşlatıp diğerlerinin arkasına geçti. Kısa sürede açılan telefonla sesini duydu.

''Efendim ah''

''Ne yapıyorsun hyung?''

''Yemek yapıyordum sen''

''Yemek mi yapıyorsun akşama hyung''

''Evet ne oldu?''

''Minho yanında mı''

''Evet''

Kısa cevapları sinirlendirse de sakin kalmaya çalışıp Minho'yu istedi. Chan pek sorgulamadan telefonu verince hemen konuşmaya başladı.

''Jisung'a işim var demişsin yalanını sikeyim senin''

''Ne küfrediyorsun amına koyayım ya''

''Hemen yanına gel çocuğun ve söyle artık birbirinizi sürekli üzüyorsunuz bıktım''

''Emrin olur efendim''

''Kapatıyorum hızlı ol ve Hongdae çevresindeyiz zaten  hatta sen direkt Hongik üniversitesi sokağına gel orada Jisung'un sevdiği mekan var konum atıyorum git''

''Tamam geliyorum''

Telefonu kapatıp cebine koydu ve arkadaşlarına yetişti. Jisung kulağındaki büyük kulaklıkları boynuna indirip ona döndü hemen. Felix kocaman gülümseyip koluna girdi arkadaşının.

''Sevdiğin mekana gidelim mi?''

''Aniden?''

''Aklıma geldi hadi gidelim''