♡
''Siktir oradan! ciddi misin?!''
Jisung elini ağzına kapatmış halde gözlerini açabildiği kadar açıp Felix'e bakıyordu. Erken saatte Chan işleri için evden çıktığında olabildiğince hızlı giyinip hemen en yakın arkadaşının evine gitmişti sarışın. Kucağında köpeği ile uykulu bir halde kapıyı açmasıyla heyecanla içeri girdiğinde Jisung önce korkmuş sonradan şok olmuştu. Yine kavga ettiklerini düşündüğü için endişelenmişti fakat bu durum daha da beterdi, her şey tuhaflaşmıştı.
''Söylediğime hala inanamıyorum Sung''
''Ama o da söylemiş amına koyayım?'' gözlerini devirip uzun siyah sabahlığının ipini bağladı ve köpeğine eğilip bir öpücük verip arkadaşına kahve yapmaya başladı. Felix hala sindiremediği bu olayı sürekli olarak kafasında tekrar tekrar yaşıyordu. Minik Dori'yi kucağına aldı ve yumuşak tüylerini okşayarak pencerenin önüne yürüdü, arkadaşına döndü ardından ve içinden geçenleri dökmeye başladı.
''Sung resmen üvey abime aşık olduğumu söyledim ve onunla öpüştüm şimdi yapacağım ben!?'' diye isyan edercesine sesini sonlarına doğru kısınca arkadaşı kıkırdamış ve yanına gelmişti.
''Sen tam bir salaksın Yongbokie''
''Evet öyleyim! hangi sikik insan üvey abisine aşık olur ki? ben!''
Kıkırtısı kahkahaya dönüşünce sinir bozucu bakışını sundu Jisung'a ve tekli koltuğa oturup küçülebildiği kadar küçüldü.
''Akşama eve git ve onunla konuş ama fazla konuşma.. sana tavsiyem canım arkadaşım hayatını yaşa ve artık bu aptal üvey kardeş terimini geride bırak!''
Söylediği şey ile Felix nefesini verdi ve gözlerini yukarı dikti.
''Annemle babam öğrenirse bir ömür affetmezler beni ve belki de bizi ayırırlar''
''Saçmalama salak neden size karşı gelsinler? belki de en büyük destekçiniz annen ve baban olacak''
Sahte bir kahkaha atıp eski haline döndü Felix. Kucağındaki minik köpek ellerini yalıyor ve hevesle gözlerine bakıyordu. ''Sen beni daha iyi anlarsın Dori bu baban olacak herif tam bir sikik'' dedi ve Jisung'a dönüp dilini çıkardı. Karşılık olarak orta parmağını gösteren Jisung kahvesini içmeye devam etti.
''Bence akşam güzelce konuş çünkü öpüşmeniz bir şeyi ifade etmez herkes öpüşebilir'' dediğinde yüzüne doğru atılan yastığı sağ eliyle havada kaptığı gibi kucağına aldı Jisung. Felix ona anlamsızca bakarken yüzünü ekşitti ve elini salladı.
''Sen kafayı yemişsin her gün biriyle mi öpüşüyorsun sanki eminim ki Minho ile hala öpüşmedin'' dediği gibi Jisung saçını savurdu ve sanki aşk acısı çekermiş gibi hüzünlenmiş gibi yaptı.
''Her gün biriyle öpüşmüyorum ama Minho'yu öpmedim evet direkt yatağıma attım'' demesiyle Felix kocaman açtığı ağzıyla yerinden kalktı ve inanamaz bir şekilde bağırmaya başladı. ''Sen deli misin ne yaptım dedin anlamadım?!''.
''Gece yarısıydı ve bana geldi'' dedi ve kocaman gülümsedi. Felix çok şaşırmıştı çünkü en son onları yalnız bırakıp kaçtığında normal şekilde takıldıklarını düşünmüştü. Hemen odağını arkadaşına verip anlatmasını istedi. Jisung Dori'yi kucağına yatırdı ve anlatmaya başladı yavaş yavaş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PINK / CHANLIX (Tamamlandı)
Fanfiction''Felix o senin üvey abin farkındasın değil mi?'' dedi Jisung. Ama Felix sadece ağlayarak ona sarılmaya devam etti. ''Bırakamam ondan çok hoşlanıyorum'' Chanlix // Küfür argo ve 18+ içerik vardır.