15

473 40 21
                                    



Aynada kendine baktı Felix. Üstünü düzeltip boğazını temizledi, ya şimdi yapacaktı ya da hiç yapmayacaktı. Sinirliydi bir yandan sakindi ama yine de yapmalıydı. 

Odasından çıktığı gibi Chan'ın odasına daldı. Kapıyı bile çalmamıştı, girdiği gibi üstü çıplak uzanan Chan'a baktı. Konuşmalıydı, içinde tutmak ona zarar veriyordu. Uyuyan çocuğa yaklaştı ve biraz eğilip çıplak sırtına dokundu parmağıyla. O kadar güzeldi ki, gözleri kamaşıyordu ama şu an buna takılmamalıydı.

''Hyung uyan''

Mırıltılar çıkarınca biraz daha dürttü uyuyan çocuğu. En sonunda kafasını kaldırınca göz göze geldiklerinde anlamsızca birbirine baktılar bir süre. Chan uyku sersemi olduğundan şişmiş dudakları ve küçük gözleriyle Felix'i süzüp anlam vermeye çalışıyor gibiydi. 

''Ne oldu Felix?''

''Sana iki çift lafım var hyung''

''Ne?''

Şaşkınca sarışına bakarken yatakta oturmuştu. Felix ise dimdik ayakta durup konuşmaya başladı.

''Burası ikimizin evi ve senin olduğu kadar benim de kurallarım var ve dünden anladığım kadarıyla pek bunu anlamış değilsin. Kurallarımı yazdım ve buz dolabına astım her gün bakıp anladığından emin ol''

Chan sadece ona bakıyordu ve Felix biraz fazla gaza gelmiş gibiydi.

''Ve son olarak bu eve herkesi getiremezsin yani öyle takıldıklarını sokamazsın. Benimle yaşamayı sen istedin ve benim kurallarıma uymak zorundasın Chan''

Odadan çıkmadan önce gülümsemişti Felix. Chan ise şaşkınca yatakta oturuyordu hala, ne kadar ciddi konuşmuştu öyle Felix. Kalbi son hızla atarken salonda iki üç defa yürümüş en sonunda odasına gidip telefonunu aldığı gibi Jisung'u aramıştı.

''Hemen buluşmamız lazım Jisung bize gel''

Telefonu kapatıp yatağına oturduğu an kapısı açıldı. Chan üstüne siyah bir kolsuz tişört giyerken ona bakıyordu. Felix muhteşem görünen vücuduna bakmamak adına gözlerini tavana konumlandırınca Chan konuşmaya başladı.

''Yemin ederim az önce ürküttün beni ama neyse dediğine uyacağım minik''

''Uysan iyi edersin Chan''

Dediği gibi samimiyetsizce gülümseyip yanından geçip salona ilerledi. Chan hala sersemlemiş halde ona bakarken arkasından ilerleyip kahvaltı için hazırlık yapmaya başladı. Felix ise ceketini giyiyordu. Hala yaptığının ikisi de farkında değildi belli ki çünkü normal bir şekilde hareket ediyorlardı. Felix kapı çalınca hemen açmaya giderken Chan meraklanmıştı.

''Kim geldi?''

''Jisung geldi bir yere gideceğiz görüşürüz akşam''

''Geç gelme yemek yapacağım akşam''

''Asıl sen geç gelme Chan''

Kapıyı kapattığı sırada yanındaki Jisung şaşkınca ona bakıyordu, Felix anlamsızca arkadaşına bakıp ne oldu gibisinden kaşlarını çattı. Jisung ise dişlerini göstererek güldü ve arkadaşını omzundan tutup kendine çekti.

''Dostum az önce Chan'a hyung demedin ve o da buna bir tepki vermedi amına koyayım''

Felix o an farkına varmıştı. Sabahtan beri Chan'a hyung dememişti aksine sürekli isminin üstüne basa basa hitap etmişti ve Chan buna bir şey dememişti. Şokla birbirine baktıklarında Felix bayılıyormuş gibi yapıp söylenmeye başladı fakat Jisung bu durumdan dolayı fazla keyifli gibiydi.

PINK / CHANLIX (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin