İkinci kitabın ilk külleri...
34: "ÖLÜM ORUCU I"
-
Yüreğe düşen yangın.
Ateş kırmızısı saçlar ve kor dudaklar,
Onun adı, Riyakâr.
Yangın yandığı yerde söner
Su toprakta biter
Ve hava, onun sıcacık teninde sona erer.
İnsan kalbi
İnsan sofrasında zehrolur.
Meftun
Meftunun zarifliğinde mahvolur.
Aşığın yoncası
Aşkın ikiyüzlülüğünde heder olur.
Kalbin duası da
Mahşer meydanında onun namahremi olur.Yazardan;
İnsan hayatta kaç kez inandığı yerden ölürdü?
Nezarethanenin çürümeye bırakmış duvarlarından yayılan tuzlu rutubet kokusu ciğerlerini kasıp kavururken, Atilla gözlerini demir parmaklıklara dikmiş bunu düşünüyordu. Bilek kemiğine sarılmış sancı zincirini umursamazken, eklemlerinde zuhur eden ağrıları ölesiye bir direnişle göz ardı ederken; mağrurca, pekâlâ hiddetlice, lime lime edilmiş inancının can çekişen kırıntılarını izliyordu. Sanki canından bir can dolusu tin eksiliyordu.
Gözleri zümrüt kadını sevmişti.
Başına gelen tüm felaketlerin sebebiydi o, ahu.
Kafasını soğuk, nemli, boyası soyulmuş beton duvara yaslayarak, "Kalp sızım," diye fısıldadı, Atilla. Kalbinde, iktidarsız bir düzenin karmaşası nefes alıp veriyordu. "Sevmenin bu denli çapraşık bir acı gerektirdiğini bilseydim, yine tereddüt etmeden sever miydim seni göğsümün figânı?"
İnsan, çoğu zaman geleceği öngöremez, bu zamana ve fizik kanunlarına aykırıdır. Ancak nerede, ne zaman ve kim tarafından öleceğini bir şekilde sezinleyebilir; bunun olasılığı düşük de olsa mümkün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLDÜR ya da SEV
RomanceDerin devlet hikâyesi. - Rahşan Piri, düşmanları için yeni planlar peşinde. Atilla Belgemen, tuzağa çekilmek üzere. Masum kılığına bürünmüş Fecir Saye Arslan, şeytanlığıyla çığır açıyor, rahmine hayat üflüyor. Doyumsuz arzular ve ihanet dolu çetre...