*Ficte Lord kelimesi 'beyfendi' anlamında kullanılıyor, Lady'nin erkek versiyonu olarak bu yüzden askeri anlamda değil söylemek istedim 😊
İyi okumalarr, umarım beğenirsiniz ♡
***
2. Bölüm: “In This Shirt”
"Majesteleri," diyerek prensin odasına girdi Changbin. Jisung ona baktığında ise önünde eğildi ve kılıcının ucunu yere bastırdı. Kraliyetin karşısında kılıçların ucu her zaman yere bakardı, Jisung bunu fark ettiğinde gülümsedi.
"Sizi dinliyorum." dediğinde Changbin gözlerini yüzünden çekip kendi önüne eğdi. "Kraliçe akşam yemeği için erkenden masada olmanızı istiyor. Size eşlik etmek için geldim."
Her kahvaltı ve her akşam yemeği belli saatlerde yenir, Jisung Kral ve Kraliçe'den önce o masada olurdu. Bu onlarda bir görgü kuralıydı, küçüklüğünden beri bir prens nasıl olunur, bir soylu nasıl olunur bunların derslerini alıyordu.
Yalnız kaldığında bu kişiliğini biraz da olsa kaybederdi ama onun dışında o her zaman Kraliyetin en zarif insanı Prens Jisung olarak gözdeydi.
Gülümsedi. Eğildi. "Öyleyse gidelim."
Changbin bu cümleyle beraber doğrulmuş, Jisung'a yol vermişti. Jisung yanından usulca geçip ilerlemeye başladı, hemen arkasından ona eşlik eden şövalyesi ile sarayın koridorunda yürürlerken akşam vakti olduğu için tüm mumlar yakılmış, sarayın içini güzel bir koku kaplamıştı.
Amber kokusu.
Prens Jisung'un ev sevdiği koku.
Onun odasının bulunduğu katın tüm duvarlarındaki mumlar amber çiçeğinden yapılmış, meşalelerin yanında akşam vakitleri yakılır, Prensin iyi hissetmesi amaçlanırdı.
Şövalyelerin onun için açtığı yemek odasının kapısında kendilerine gülümsemiş, Jisung içeri girip masanın başına geçmişti. Changbin de hemen birkaç adım gerisinde yerini alırken sarayın aşçıları yemekleri getiriyordu.
Felix de bunlardan biri iken "Sarayımızın güzel doktoru Felix," diyerek ona seslendi Jisung. Felix bununla prense dönüp gülümsedi, karşısında eğildi. "Majesteleri."
"Bugünkü akşam yemeğimizin menüsünde neler olduğunu sorsam kabalık eder miyim?"
Felix sarayın doktoru olmasının yanı sıra kraliyetin yemeklerini her gün istisnasız bir şekilde kontrol ederdi ve onun kontrolü altında yemekler yenilirdi.
Changbin kendini tutamadan gülümsedi, Felix de kafasını sallamış "Öyle bir şey düşünülemez Majesteleri," demişti. Prense baktı ellerini önünde birleştirerek. "Bugünkü akşam yemeği Kraliçe'nin isteği üzerine yapıldı ama sizin için yapılan yemeklerin hiçbirine inek sütü konulmadı."