Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
25. Bölüm: “In My Feelings”
[M]
Jisung gemide oturmuş yanındaki Minho'nun elini fark etmediği bir heyecan ile sıkarken ikisi de karanlık denizi izlerken konuşuyorlardı, daha doğrusu Prens konuşuyor Lord ise güzel eşini izliyordu.
"Şimdi bir hafta boyunca saray yok," dedi Jisung inanamazca. Bunca zamandır saraydan asla bir haftalık gibi bir süreçte uzak kalmamıştı ve şu an şaka gibi geliyordu. "Bir hafta boyunca kurallar yok, saray yok, sadece sen ve ben varız. Minho bu gerçek mi?"
Sözleri bittiği gibi başını eşine çevirdiğinde Minho güldü, kafasını sallamış "Öyle," demişti. "Bir hafta boyunca sadece benimseniz Majesteleri."
Birbilerine bakarken Lord eğilip dudaklarını dudaklarına bastırdı ve Jisung'a küçük bir öpücük verip geri çekildi. Alt dudağını yavaşça bıraktığında Jisung titremiş ve yüzleri ayrıldığında ise gözlerini kaldırıp ona sabitlemişti.
Başını omuzuna bıraktı, aklına gelen anla güldü. "Kimsenin cinsiyet fark etmeksizin dans etmesi çok güzel değil miydi?"
"Çok güzeldi ama en çok parlayan bizdik, biz olmalıydık."
"Öyleydik." dedi Prens. Elini kaldırıp Minho'nun yanağını okşadı. "Çok yakışıklıydın, çok güzeldin ve çok asildin. Dünyanın en güzel adamı artık benim eşim."
"Bunu benim söylemem gerekmiyor muydu?"
"Sen hep söylüyorsun. Söylemene gerek yok."
Jisung elini kaldırıp yüzüklerine bakmış, gülümseyip geri indirmişti. Minho'nun boynunda bugünün yorgunluğunu atlatırken düğünleri ona çok güzel geliyordu, tüm arkadaşları, kendileri dahil gerçekten çok eğlenmişlerdi.
Arkadaşları bunca zamandır kurallara uymak zorunda olan Prens gerçekten istediği gibi eğlensin diye ellerinden geleni yapmıştı ve Jisung bu yüzden onlara minnettardı.
İkisi de konuşmadan sadece dinlenirlerken neredeyse bir saat sonra adaya yaklaşan gemi ile Jisung ve Minho ayaklandı. Eşyaları çoktan onlar için hazırlanan eve götürülmüştü bu yüzden yanlarında ağırlık olacak bir şey yoktu.
Minho dikkatlice kıyıya atladıktan sonra elini sevgilisine uzatmış ve Jisung'un da inmesine yardımcı olup elini bırakmadan yürümeye devam etmişti. Onları eve bırakan görevlilere teşekkür ettikten sonra içeri girerlerken Jisung başını kaldırıp devasa büyüklükteki eve baktı.
"Tanrım... Burası çok güzel. İlk defa geliyorum buraya."
Zihninde dönüp duran düşünceleri bastırmak adına kurduğu cümle ile Minho da ona uyup başını salladı. İkisinin de birbiri ile asla konuşmadığı fakat sürekli düşündükleri bir konuydu bu.
