Özgürlüğe Yolculuk ( GxGxG) (GxG)

12

Smut bir bölüme hoşgeldiniz!

Hepinize iyi eğlenceler ;)

İkisinin de elini tuttum. Ben yere uzanırken onları da üstüme doğru çekmeye başladım. En şehvetlisinden barışma seksi yapmanın vakti gelmişti.

...

İkisi de üstümde sayılırdı ve ikisinin de bakışları içime işlemişti. Dudakları bir nefes kadar uzağımdalardı. Bir elimi Valentina'nın, bir elimi de Aslı'nın yüzüne koydum. Kalbim göğsümü patlatacak gibi atıyordu.

Aslı dudaklarıma kapandığında, Valentina da boynuma yumuldu. Ben de ellerimi yavaşça bellerine götürüp ikisini de kendime iyice bastırdım.

Dün geceye göre üçümüz de daha yavaş ve yumuşaktık. Bugün olanlar aramızda oluşan bağları biraz daha güçlendirmişti sanırım.

Aralarında anlaşmışlar gibi bu sefer Valentina dudaklarıma, Aslı da boynuma geçti. Daha fazlası imkansız dedikçe kalp atışlarım daha da hızlanıyordu. Bir yandan hızlanmak istiyordum, onları daha da fazla istiyordum ama bir yandan da bu asla bitmesin diye hızlanmama engel oluyordum. Ama iyice kontrolden çıkmaya başlayan nefes alışverişlerimiz bu durumu iyice zorlaştırıyordu.

Dudaklarımı Valentina'dan kurtarıp 'Birbirinizi soyun. Tenimde sıcaklığınızı hissetmek istiyorum.' dedim fısıldayarak ikisine.

Birbirlerine bakıp yavaşça hareketlendiler. Ben de onları izleyebilmek için biraz doğruldum uzandığım yerden.

İkisi de dizlerinin üstünde birbirlerine dönük şekilde durdular. İkisinin arasında da benim bacaklarım vardı. Aslı, Valentina'nın dudaklarını yapışıp elleriyle de Valentina'nın tişörtünü yukarı doğru sıyırmaya başladı. Bunu yaparken Valentina'nın tenini okşamayı da ihmal etmiyordu. Onları izlerken bir an Aslı'nın elleri benim elimmiş de Valentina'ya ben dokunuyormuşum gibi Valentina'nın o pürüzsüz tenini ellerimde hissettim. Bir yandan da ben Valentina'nın teniymişim de Aslı'nın ellerinin sıcaklığı beni daha da yakıyormuş gibiydi. Benliğimi kaybetmiş gibiydim onları izlerken. Gibisi fazla bile olabilir. Bir an Yasemin, bir an Aslı, bir an Valentina'ydım.

İkisi de artık benim gibi çırılçıplaktı. İkisi de kelimelerle anlatılamayacak kadar güzeldi. İkisini de tenimde hissetmek için yanıp tutuşuyordum artık. Islaklığım da kontrolden çıkmıştı. Sırılsıklam kelimesi bile yetersiz kalabilirdi şu an durumumu anlatmama.

Ben bunları düşünürken ikisi de beni hissetmiş gibi aynı anda dönüp bana baktılar. Bu duruma eskiden olsa saçmalık derdim ama şu iki gündür yaşadıklarımdan sonra asla saçma olmayan tek şey bu olabilirdi.

Ben tam kalkmaya çalışırken ikisi de beni tekrar yatırıp el bileklerimi tutup beni yere sabitlediler. İkisinin de dudakları, dilleri her yerimde dolaşırken; boşta kalan elleriyle de her yerimi okşuyorlardı. Vücudumun her bir milimi onların hakimiyetindeydi. Ben de onlara dokunmak istiyordum ama asla ellerimi hareket ettirmemeizin vermiyorlardı. Beni yalvartmak istiyorlar diye düşündüm bir an. Biraz daha böyle devam ederlerse de bunu kesinlikle yapardım, çünkü şu an dışında hiçbir şey umrumda değildi. Tutku, şehvet, aramızdaki bu bağ ya da aşk artık her neyse beynimi eli geçirmişti.

Deli gibi kıvranıyordum, inliyordum, titriyordum, kasılıyordum. Belki boşalmış bile olabilirdim. Vücudum da bu haz ötesi şeyin karşısında nasıl tepki vereceğini gayet şaşırmış olabilirdi, bu çok normaldi.

Bileklerimi serbest bırakıp bacaklarımı araladılar. İkisi de iki yanıma yerleşip bana sarılır gibi üstüme doğru uzandılar. Sağ mememde Aslı'nın memesini, sol mememde Valentina'nın memesini hissediyordum.