Özgürlüğe Yolculuk ( GxGxG) (GxG)

37

Arabaya atladık ve Valentina'nın yolladığı konumu açtı. Yola çıktık. Yolda ben hiç konuşmadım. Aslı kendi kendine konuştu sürekli. Biliyorsunuz artık, Aslı konuşmak istediği zaman her türlü konuşur ve buna hiçbirimiz engel olamayız. Benim de kafam gideceğimiz yerde neler olacağıyla ilgili senaryolarla doluydu. Bir an önce gidelim de görelim bakalım neler olacak.

...

Konuma geldiğimizde Valentina ve Emma'nın arabalarını gördük. İkisi de dışarıda bizi bekliyorlardı. Aslı arabayı onların arabalarının oraya park etti ve hemen arabadan indik.

Valentina: Çok şükür geldiniz. Nerede kaldınız?

Aslı: Aşkım bu saatte insanlar var mekanda biliyorsun. Çıkarmamız için biraz kafa yormamız gerekti. Napalım yani?

Valentina: Tamam tamam. Sorun çıkmadı dimi?

-Yok yok. Sorun çıkmadı. Bu vakitten sonra da çıkacağını sanmıyorum.

Emma: Harika. Ben görüntü işlerini hallettim. Baya uğraştırdı beni ama sonunda halledildi.

-Sonundaaaaaa! Çoooook şüküüüüüüür!

Aslı: Ay aşırı sevindim. Emeklerimiz boşuna gitmedi. Nasıl hallettin?

Emma: Tanıdıklarım vardı. Ama onları da aşan bir konuymuş bu. Başka insanlarla muhattap olmak zorunda kaldım ama neyse hallettim. Sorun çıkmayacak.

-O insanlar bir şey istemedi mi Emma? Kimse beleşe iş yapmaz benim bu hayattan öğrendiğim kadarıyla...

Emma: Tabi ki beleşe olmadı dediğin gibi. Bir kaç sanat eserine anlaştık.

-Emma çok sorunsuz gelmedi bana bu durum. Daha sonra bir daha sana ulaşıp başka şeyler istemeyecekleri ne malum?

Emma: Onu ben de düşündüm. Düşündüğüm için de ona göre hareket ettim. Anlaşma yaparken ses kaydı aldım. Beni tehdit etmeye kalkarsa ben de ses kaydıyla onu işiyle tehdit ederim. Sonuçta rüşvet hoş bir şey değil.

Aaaabiiiiiiiii! Ben nasıl insanların içine düştüm? Ben kimlerle denk geldim burada? Ulan bunların hepsi psikopat çıktı! Lan şeytan bile şu an şok amına koyayım. 'Bu kadarına pes.' diyordur yukarıda. Vay beeee!

Aslı: Harika! Cidden kılçıksız atlatacak gibiyiz bu işi. Aşırı sevindim. Bundan sonra da siz ikiniz akıllanmışsınızdır artık umarım. Başınıza, başımıza bela açacak işler yapmazsınız. Libidonuza hakim olursunuz umarım.

Ben de diyordum neden ikimize bayadır yürünmedi? Olay bitince ikimize daha da yüklenecekler gibi ama hadi bakalım. Hayırlısı.

Emma: Merak etme. Ben akıllandım. Yasemin benden de akıllı bir kadın zaten. O da akıllanmıştır. Neyse şu işi halledelim önce. Sonra konuşuruz. Şimdi zaman kaybetmeyelim.

Valentina ve Aslı, Daisy'i arabadan çıkarmaya başladılar. Depoların olduğu bir alandaydık. Çevre baya sessizdi. Burada galiba herkes depo kiralıyordu kendine. İlk izlenimde ben öyle düşündüm. Emma da bir deponun kapısını açıyordu.

-Emma burası senin depon mu?

Emma: Evet hayatım. Depo alanı burası. Herkes kiralayabiliyor. Ben de topladığım sanat eserlerini, tabloları falan getiriyorum buraya. Kamera falan da yok burada. Private olan bir alan. Daisy salağı için de bir yer ayarladım içeride.

Emma kilidi açtı. Kepengi de kaldırdı. İçeride stantlar vardı. Stantların içinde de tablolar, biblolar falan vardı. İçeri girip iyice yakından inceledim. Stantların içinde termometreler ve nem dengeleyici makineler vardı. Sanat eserlerinin korunması ve yapılarının bozulmaması için bu tarz şeyler gerekliydi. Bu konuda biraz da olsa bilgim var.