Nefes seslerim duyulmaya başlamıştı. Elimi onun göğsüne koydum daha fazla yaklaşsın istemiyordum. O hala gözlerime bakmaya devsm ediyordu... Yanımıza bir adamı geldi.
"Bay Gece bakmanız gereken bir durum var."
Oraya baktı bu kez. Bakışları gayet sakin ve normaldi şimdi. Az önce sarhoş gibi duran adam nereye kaybolmuştu?
"Ne oldu?" dedi bıkmış olduğunu belli ede ede.
"Bahsettiğiniz hain buluşmuş depoya almalarını sö- ..."
"Öldürsünler sorguya gerek yok."
"Peki Gece bey."Adamı yanımızdan gidince hemen ona döndüm.
"Sarhoşsun sandım." dedim ufak yalandan bir tebessüm ile.
Beni dinlemedi bile... Hızlı adımlarla merdivene gitti bende peşinden gittim. Durdurmaya asla cesaretim yoktu ama peşinden gidiyordum yine de. Aşşağıya inince salona geçti. Köşede minibar vardı. Oraya gidip kendisine içki bakmaya başladı bense kapının kenarında durmuş sessizce orayı izliyordum. Salonun ışığı açıktı ama o kadar loştu ki Gece bir gölge gibi gözüküyordu. İki adamı yanımdan geçip onun yanına gittiler.
"Bay Gece."
"Konuş." dedi Gece net bir şekilde.
"İstediğiniz mallar geldi. Arabaya aldım. Sizi bekliyor kontrol için. En azından tadına bakarsınız diye düşündüm."
"Bir paket al getir."
"Hemen."O koşar adımlarla yanımdan geçip dışarıya gitti. Diğeri hala Gece' yi bekliyordu. Gece bardağa doldurduğu içkisini aldı önce biraz içip tadına baktı sonra da tamamen dikip bitirdi. Şişeyi alıp arkasına döndü. Tezgaha yaslandı.
"Senin sorunun ne?"
"Birkaç gündür hoşuma gitmeyen şeyler var Gece bey. Bizzat ilgilenmek istersiniz diye düşündüm. Adamlarda sıkıntılar var. Bir türlü düzenli iş yapamıyorlar. Ne iş versek bir bahane çıkıyor. Elimizden geldiğince yapıcı olmaya çalıştık ama bir türlü ekip gibi davranamıyorlar."Elindeki şişeyi dikti Gece. Sakin sakin içiyordu. Şişeyi indirip dudaklarını yaladı. Tek omzunu silkip sinirle olduğu aşırı belli şekilde güldü.
"Bir tanesini öldür düzelirler."
Karşısındaki adam da şaşırmıştı. Kaşları havalandı.
"Siz hiçbir zaman onlara zarar vermemize izin vermezdiniz."
"Yapıcı olmak işe yaramıyormuş Pamir. Sık gitsin. Bir tanesini kaybederlerse akılları başlarına gelir. Merak etme."
"Son kararınız mı?"
"Evet." dedi Gece bir saniye düşünmeden.Başını sallayıp arkasında döndü Pamir ama durup Gece'ye baktı tekrar.
"Miran Aslan' ı gördüm bu gün."
"Baran' ın oğlu?"
"Evet."
"Nasılmış? Selamımı söyleseydin."
"Söyledim. İyi duruyordu. Yine Mardin'e gidiyormuş."
"Salak herif. Gitsin dokunmayın. Miran konseyin en büyük silahlarından. Ona bir şey olmasına kesinlikle izin veremeyiz. Ne isterse almasını sağlayın polise karşı durmanız gerekse dahi."
"Emredersiniz."Çıkıp gitti Pamir' de. Ben hala kapıda Gece'yi izliyordum. Gözlerini yavaşça bana çevirdi.
"Gaddar kararlar alman için sinirlenmen yetiyor mu?" dedim kollarımı önümde bağlayıp ona doğru yürürken.
Sırıttı sadece , "hah" dercesine bir nefes sesi çıkarmıştı.
"Beni buraya sen getirdin. Sana dokunmam dedin. Sana karşı bir adım atmamı isteyemezsin. Öyle bir hakka sahip değilsin. Üstüne bir de gidip sinirli sinirli davranamazsın Gece."
Elindeki şişeyi yavaşça yana bıraktı. Oraya kaydı gözlerim. Birden beni boğazımdan kavrayıp kendine çektiğinde nefesim kesildi. Gözlerim kocaman olmuştu. Vücudumun titrediğini hissettim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Mafya' sı KARO' ya Karşı
Novela Juvenil"Ölen ben olsaydım kimsenin zoruna gitmezdi."