Hiç zaman kaybetmeden onun evine gittik. Karo' yu arkamda bıraktığım için çok üzgündüm aslında. Bilmediğim tanımadığım bir adamın evine gelmiştik. Ve benim konuşacak bile kimsem yoktu. Bana evindeki en büyük yatak odasını vermişti. Kocaman bir malikanede yaşıyordu. Ama tek başınaydı. Birkaç hizmetçi ve bahçıvan dışında kimseyi görmemiştim. Yatakta oturmuş camdan dışarıyı izliyordum. Gece birkaç saat işi olduğunu gelince yemek yiyeceğimizi ve evde rahat olmamı istediğini söyleyip gitmişti. Karo' yu aramak istiyordum ama Ayaz' ın bağırışlarına rağmen onları arkamda bırakıp gitmiştim. Benimle görüşmek istemediklerine emindim. Sessizce yatağa uzandım bu kez. Gözlerim dolmuştu. Ağlamaya başladım sessiz sessiz. Zaten ağlarken de uyuyakalmışım.
Uyandığımda yatağın sol tarafında kalan koltuktaki kişinin silueti dikkatimi çekti. Hızlıca doğruldum. Gece' ydi. Göz göze geldik. Konuşmadı ama sakince bana bakıyordu. Bacak bacak üstüne atmış kollarını iki yana koymuştu. Ne kadar zamandır uyuyordum da dönmüştü acaba.
"Ne zaman geldin?" dedim yeni uyandığım için zor çıkan sesimle.
"Oldu biraz."
"Uyuyakalmışım ya ben... yemeğini yeseydin sen. Yedin mi?"Bacağını diğerinin üstünden indirip koltukta hafifçe öne geldi. Dirseklerini dizlerine koyup öne eğildi. Ellerini birleştirdi.
"Neden ağladın Sanem?"
Elim yanağıma gitti anında. Geldiğinde hala ağlıyor muydum acaba? Nasıl fark etmişti.
"Ağlamıyorum ki?"
"Ağlamışsın. Neden ağladın?"Sessizce yüzüne baktım biraz. Sonra yutkunup yana çevirdim gözlerimi. Kendimi biraz toplayıp ona baktım.
"Karo... çok kırdım onları. Ve sana basit geliyor olabilir ama ben mafya kızı değilim böyle hayatlar normal gelmiyor adapte olamıyorum. Birden başkasının evinde olmak... böyle büyük bir kararı birkaç saniyede almak... ağır geldi işte."
Dikkatle dinledi beni.
"Biz mafyalar da hayatımızın böyle olacağını bilip hazırlıklı doğmuyoruz. Bizim de süreçlerimiz var. Bizde birkaç saniye içinde hayatımızı etkileyen kararlar alıyoruz. Ben çok fazla öyle karar aldım en azından. Seni bu eve getirmem de onlardan birisi."
Dudaklarımı yalayarak yatağın kenarına geldim ayaklarımı yere indirdim. Ellerim hala yataktayken ona doğru eğildim. Çatık kaşlarla bana yaklaştı oda.
"Abim , o adamı gerçekten öldürdü mü Gece?"
Dili yanağında gezmeye başladı hala aynı bakışlarla bana bakarken. Dudakları aralandı. Dudaklarını yalarken arkasına yaslandı.
"Amacın abin hakkında bilgi toplamak , dimi?"
"Değil. Bana güven dedin biliyorum ki zaten çıkacak. Ama merak ettiklerim var kendi abime olan güvenimi tazelemeye çalışıyorum. Dersen ki... abine sor. Beklerim."Ellerini koltuğun iki yanına koyup kalktı koltuktan.
"Abine sor." dedi kapıya yürürken.
Arkasından baktım sadece.
"Mantı yer misin?" dedi kapının tam önünde durup.
Gülümsedim hafifçe.
"Yerim."
Başını sallayıp çıktı tamamen odadan. Bende hemen kalkıp peşinden gittim.
"Apar topar getirdin beni buraya. Kıyafetim bile yok. Napıcam ben böyle?"
"Yarın Engin' le gidip ne istiyorsan al."
"Araba da istiyorum." dedim onu denemek için.Omzunun üstünden bana baktı.
"Al istiyorsan."
"Niye bu kadar iyi davranıyorsun bana?"
"Seviyorum çünkü seni."
"Bir gün de mi fark ettin?"
"Benim ertesi gün seni düşünecek zamanım olmayabilir. Yarın nefes alacağımın garantisi yok. Aşık da olacaksam elimi hızlı tutmam lazım. Ölmeden seni kollarımda görmek istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Mafya' sı KARO' ya Karşı
Genç Kurgu"Ölen ben olsaydım kimsenin zoruna gitmezdi."