Uyandır Beni

Sorgu

Alexander

"Dostum bir şeyler yemelisin." bilmem kaçıncı kez Luke aynı şeyi söylemişti ve bende bilmem kaçıncı kez aynı cevabı verdim.

"Henüz değil."

İkinci güne girmiştik. 29 saattir Kraliçem hiç hareket etmemiş o aşık olduğum eşsiz gözlerini bir kez bile bana göstermemişti.

Vivet gelmek üzereydi ve onu karşılamak için Roza sarayın kapısına inmişti. 29 saatir yerimden kalkmayıp gözümü Kraliçemden 1 saniye bile ayırmamıştım. Roza Luke Lia Brodick ve Romonov haricinde odaya kimsenin girmesi yasaktı. Zaten Lia ve Brodick ben içeri girdiğimde beri nerdeyse her an kapının önündeydiler. Bir süre sonra Romonov da yanlarına katılmıştı.

Araştırmadan henüz bir şey çıkmamıştı ama şu anki önceliğim sadece Kraliçemin uyanmasıydı.

Yarım saat kadar sonra Vivet ve Roza içeri girdiler. 
Roza Luke'un yanına gelirken Vivet Kraliçemin boş olan kısmına giderek yüzünü okşuyor ve ağlıyordu.

Bir süre onlara zaman verdim ama sonra boğazımı temizleyerek dikkatini çektim.

"Yolladığınız alenin şişesinde zitna bulundu Vivet. Aleyi kime teslim ettin?" sorumla birlikte kaşları da kalkmaya başladı.

"Ben hiçbir şey yollamadım Kral Alexander."

Bu şekilde bir cevabı zaten bekliyordum. Ama verilmemesini umuyordum.

Roza'nın aleyi aldığı yardımcı, onun kapıdan aldığı gardiyan ve ona veren yerel kurt aynı şeyi söylemişti. "Kraliçeye annesinden hediye."

"Herkes hala sorguda mı?"

"Evet kimsenin zindandan çıkmasına izin verilmedi." diye cevapladı beni Luke.

"Sorgulama kimde şu an?"

"Almanov ve Rufus."

Luke'tan aldığım cevapla biraz rahatlamıştım ama kendim sorgulamadan tamamen rahat etmeyeceğimi biliyordum.

"Sorgulamaya girmek isters.."

"Şimdi değil." diye Luke'un lafını kestim. Burdan henüz kalkmam mümkün değildi.

Vivet'e döndüm "Kraliçemin su insanlarıyla olan gen bağını kimler biliyor?"

"Saraydakiler haricinde mi? Bilmiyorum kimsenin bildiğini zannetmiyorum."

"Unuttuğun kimse yok mu?"

"Hayır Kral Alexander."

Roza'ya döndüm kaşlarımı kaldırarak cevabını beklediğimi ima ettim.

Teyzesine kuşkuyla bakan Roza
"İtalya'daki akrabalar var bildiğim.
Bilmiyorum eski evdeki gölde yüzerken veya başka göllerde ya da denizde herhangi biri görmüş olabilir. Ama Nephi ben yokken kiminle görüştü ya da kime bunu gösterdi hiçbir fikrim yok."

Gözlerimi tekrar Vivet'e çevirdim.

"Babası?"

"Babası mı? Babası hayatta mı onu bile bilmiyorum. Kızının kim olduğunu bildiğini sanmıyorum."

Bir şeyler vardı. Rahatsız eden içimi kemiren bir şeyler.

Belki Lia ve Roza'nın hala ağlarken Vivet'in ağlamayı bırakmış olması, Kraliçemden kızını diye bahsetmiş olması. Şu an çözemiyorum ama içimi kemiren bir şeyler vardı.

Kafamı salladım sadece ama Luke'a baktığım zaman ne demek istediğimi anladı.

Doktor ve ebe kontrole geldi o sürede odayı boşalttım sadece ben kaldım. Biraz geriye çekilerek işlerini yapmalarına izin verdim.