26. Bölüm

429 23 4
                                    

Kapının çalmasıyla uyanırken gözlerimi zorla aralayıp yattığım yerden kalktım. Kapı hala çalmaya devam ederken yavaş adımlarla ilerleyip kapıyı açtım.

Karşımda Bay Min'i görmemle neden burda olduğunu anlamazken Bay Min kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu.

"Kaç dakikadır seni arıyorum neden telefonunu açmadın merak ettim"

"Aradığınızı duymadım galiba telefonum kapandı alarmın sesini de duymamışım siz içeri geçin bende hazırlanıp gelim"

Bay Min beni onaylayıp içeri girerken bende odama geçmek için arkama dönücekken kolumun tutulmasıyla arkamı dönüp Bay Min'e baktım.

"Sen iyi misin kötü gözüküyorsun"

Bay Min'e iyiyim demek için ağzımı açıcakken Bay Min'in soğuk ellerini alnında hissetmemle yerimde titredim.

Geri çekilip "Elleriniz çok soğuk" derken Bay Min beni tekrardan kendine çekip bu sefer dudaklarını alnıma bastırdı.

Geri çekilip "Senin ateşin var bu şekilde antrenmana gelemezsin" diyerek beni odama yönlendirip yatağıma yatırdı.

Telefonunu çıkarıp bir kaç şey yaptıktan sonra tekrardan bana dönünce yorgun bakışlarımla ona baktım.

"Dün dedim ben sana ceketini giy üşürsün diye dinlemiyosun ki"

Bay Min'e bir şey demezken tekrardan yanıma gelip yatağın kenarına oturdu. Ben onu izlemeye devam ederken telefonunu çıkarıp birini arayıp bir şeyler konuştuktan sonra tekrardan bana baktı.

"Ateşin şuan çok yok gibi üstünü örtme daha fazla ateşin çıkmasın ben çorba yapıcam onu içtikten sonrada ilaçlarını içersin."

Kafamı belli belirsiz sallayıp Bay Min'i onayladım. Bay Min odadan çıkarken bende gözlerimi kapatıp biraz daha uyumaya çalıştım.

...

Bay Min'in sesiyle gözlerimi aralarken yatağın yanına oturmuş bir şekilde bana seslendiğini gördüm.

Gözlerimi tam olarak aralayınca Bay Min doğrulup arkama yaslanmama yardım etti.

Yan tarafa eğilip bir şey alırken tekrardan bana dönünce elindeki tepsiyi ve üstünde duran bir kase çorba, ilaç ve suyu fark ettim.

Canım hiç birşey yemek istemiyordu ama Bay Min'i de üzmek istemiyordum. Çorbayı almak için uzanıcakken Bay Min beni durdurup "Sen hastasın ben yediririm" diyerek çorbayı almamı engelledi.

Bende onu dinleyip arkama yaslanarak çorbayı içirmesini bekledim. Bay Min kasenin içindeki kaşığı alarak çorbayı birkaç kez karıştırdıktan sonra biraz çorba alıp kaşığı kaldırıp bir kaç kez üfleyip uzatınca ağzımı açıp çorbayı içtim.

Bay Min çorba bitene kadar aynı şeyleri tekrarladı. Çorba bitince tepsinin üstündeki ilacı ve suyu uzatınca ilacı alıp ağzıma atıp suyla beraber içtim.

Bay Min tepsiyi masanın üstüne koyup tekrardan yanıma gelip oturdu "Nasıl hissediyorsun"

"Biraz daha iyiyim çorba iyi geldi teşekkür ederim"

"Rica ederim sen iyi ol yeter. Yapmak istediğin bir şey var mı yoksa biraz daha uyumak ister misin"

Kafamı iki yana sallayarak "Uyumak istemiyorum beraber film izleyelim mi" diye sordum.

Bay Min gülümseyip beni onaylayarak masanın üstünde duran laptobumu göstermemle yataktan kalkıp laptobu almaya gitti.

Bende yatakta sol tarafa doğru kayıp onunda yaslanması için bir yastık daha koyarak yanıma gelmesini bekledim.

Teacher~YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin