Sabah telefonumun alarm sesiyle kalktım. Banyoya gidip işlerimi hallettikten sonra üstümü giyinip spor çantamı aldıktan sonra evden çıktım.
Kulağıma kulaklığımı taktıktan sonra okula doğru koşmaya başladım.
Okula varmak üzereyken kolumdan tutulmamla yerimde sendeledim.Arkamı dönüp baktığımda Bay Min'i görüp kulaklığımı çıkardım. Bay Min'in "Sabahtan beri sana sesleniyorum" demesiyle hemen cevap verdim. "Üzgünüm Bay Min kulaklık takıyordum sizi duymadım hem niye peşimden koştunuzki bir şey mi oldu" "Bir şey olmadı seni evden çıkarken görünce beraber gideriz demiştim ama sana seslenince duymadım sonrada koşmaya başladın, sahi niye koşuyordun ki acelen mi vardı" "Hayır acelem yoktu her sabah sabah sporu niyetine okula koşarak geliyorum" "Ahh anladım"
Bay Min'le birbirimize bakmaya devam ediyorduk eğer böyle devam ederse kalbimin sesini daha fazla susturamayacağımı bildiğim için telefonumu açıp saate baktım.
Saati görmemle "Eğer biraz daha durmaya devam edersek geç kalıcaz" dedim. "Bay Min de saate bakıp "Haklısın, ozaman okula kadar yarış yapalım" demesiyle koşmaya başlaması bir oldu.Arkasından "Ama bu yaptığınız haksızlık" diye bağırarak bende koşmaya başladım.
Okula ilk Bay Min varmıştı yaptığı bir işte kazanınca hep mutlu oluyordu diş etleri gözükecek kadar gülümsüyordu ve buda beni mutlu ediyordu aslında onu yenebilirdim ama yüzündeki o gülümsemeyi görmek için bilerek yavaş koşmuştum. "Tebrik ederim Bay Min siz kazandınınız" "Teşekkür ederim Jimin"
"Kazanmanız karşılığında ne istersiniz" "Bir iddiasına girmedik o yüzden bir şey istemiyorum Jimin". "Yinede istediğiniz bir şey olursa bana söyleyin Bay Min" diyip okula doğru yürümeye başladım.Okulumuz sanat ve spor bölümü olarak iki bölümden oluşuyordu. Aslında sanat bölümüne gitmek istiyordum ama oraya gidersem annemle babamın iyice kız gibi oldun laflarına çekicektim bu yüzden hem basketbolda iyi olduğum için hem de sanat bölümüne yakın olduğu için spor bölümüne geldim. Bazen sanat bölümündekiler dışarıda etkinlik yapıyorlar şarkı söyleyip dans ediyorlar onlara çok imreniyorum. Belki ailem farklı olsaydı oraya gidip başarabilirdim ama insan kendi ailesini seçemiyor.
Okula varmamla ilk olarak soyunma odasına gidip üzerimi değiştirdim. Spor salonuna inince takıma sıraya girmesini söyleyip bende sıraya geçtim ve Bay Min'i beklemeye başladık.
Bay Min içeriye girince beni yanına çağırdı . Yanına gittiğimde tanımadığım biri daha vardı. "Jimin sana bahsettiğim takıma yeni gelen kişi Namjoon" diyerek yanındaki kişiyi göstermişti.
Elimi uzatarak "Memnun oldum ben takım kaptanı Park Jimin" dedim. Oda elimi sıkarak " Memnun oldum ben de Kim Namjoon" dedikten sonra Bay Min "Namjoon sen sıraya geçebilirsin Jimin sende yoklamayı aldıktan sonra takıma ısınmasına söyle bu gün maç yapıcaksınız sizi izleyip maçlarda oynayacak kişileri seçicem"
"Peki Bay Min" dedikten sonra oradan hızla ayrılarak takımın yanına gittim.İlk öncelikle onlara Namjoon'u tanıttıktan sonra yoklamayı aldım. "Herkes ısınmaya başlasın maç yapıcaz Bay Min bizi izliyecek ve önümüzdeki maçta oynayacak kişileri seçicek" dedikten sonra bende ısınmak için Jungkook'un yanına geçip ısınmaya başladım
Bu gün canım biraz sıkkındı babamın dün vurduğu yer kızardığı için kapatıcıyla kapatmıştım ama kremlere alerjim olduğu için sızlamasını engelleyemiyordum.
Jungkook'un "Yine mi vurdu" demesiyle ona döndüm kaşlarımı çatarak nasıl anladığını düşünüyordum yalan söyleyerek "Hayır" dedim. "Hyung bana yalan söyleme o adam kızıyor diye normalde makyaj yapmıyorsun sadece sana vurunca izleri kapatmak için makyaj yapıyorsun" söylediği şeylerde haklı olduğu için sessiz kalmıştım "Canın çok acıdı mı hyung" "Hayır sadece eve geç gittiğim için tokat attı okadar" alaycı bir gülüş atarak "Hem artık alıştım canım acımıyor o yüzden beni merak etme Jungkook" "Hyung öyle deme hala o adamı ve kadını neden şikayet etmediğini merak ediyorum" "Bana kötü davransalarda onlar benim ailem onları şikayet edemem" "Ailen olmaları şikayet edemiycrğin anlamına gelmez hyung hem hangi aile çocuklarını döve-" "Junkook" ismini biraz sesli söylememle hem herkes bize bakmış hemde Jungkook ne dediğinin farkına vararak pişman bir şekilde bana bakıyordu.