7

61 15 6
                                    

"Marcos harry.Marcos"

Bu sözü duyduğum gibi,yumruğumu sıkıp yutkunamamam bir oldu. Alnımdan terler akarken,kalp ritimlerimim hızlandığını hissediyordum. Göğsümde hissettiğim bu baskı konuşmamı engelliyordu sanki. Shep beni izlerken dayanamayıp iyi olup olmadığımı sordu. O an onun sorusunu yanıtlayamayacak kadar kötüydüm. Ama tüm gücümü topladım ve onun yüzüne bakarak,bir kaç cümle edebildim.

"Shep,beni boşver ve bütün bu olanları açıkla. Marcos ne demek? Bu mailleri atan kişi marcos ne demek? Bana herşeyi bir an önce anlat. Ne demeye çalışıyorsun? Bütün bunlar ne demek shep?"

"Harry sakin ol. Bak her şeyi anlatacağım. Ama kendine gel iyi görünmüyorsun."

Panik atak rahatsızlığım olduğundan ilaçlarımı almam gerekiyordu. Bu hastalıktan bende olduğu gibi george da da vardı. Krizlerimde bir an önce ilaçlarımı almam gerekirdi.

"İlaçlarım s-shep. Çantam-daa."

Shep ilaçlarımı verdi,ve bir yarım saat sakinleşmemi bekledi. Yanımda durdu ve bunları bana anlatmaması gerektiğini neden anlattığını söyleyip kendini suçluyordu. Sakinleşip kendime geldikten sonra artık bu olanları dinlemek istedim.

"Artık anlat. Ne olduğunu anlat. Soru sormadan anlat shep."

"Peki.. kestra dün gece yanıma geldi ve, fred hakkında bir kaç şey öğrendiğini söyledi. Fred tehdit ediliyormuş ve,tehdit sebebi ise çok tuhaf geldi bana. Aslında sana da sormak istedim bi andan. Marcos'a gelecek olursak,fred'e gelen maillerin kullanıcılarını araştırdık. "Marcos".
Tehdit mevzusu ise,çalıştığı yerden para kaçırma. Ama fred'in hesaplarına baktık ve öyle para girişimleri çıkışımları olmamış. Ayrı bir hesabı da yok. Mesajlarında bir farklılık da yok. Fred'in genel olarak böyle bir şey yaptığını ispatlayamıyoruz. Ama bu mesajları atan kişi net bir şekilde marcos."

"Fred böyle bir şey yapmaz,yapamaz. Ayrıca marcos ondan ne istiyor olabilir de tehdit edebilir?"

"Belki de marcos'un da fred'den istediği,beklediği bir şeyler vardı. İyi düşün harry. Ne olabilir?"

"Ne olduğunu bilmiyorum,ama eğer marcos ise bu kadar net ve eminseniz.."

"Net ve eminiz. Ama senin ona bir şey yapmana izin vermem harry. Son bir kaç şey daha var ve eğer onlar da da emin olursam,marcos'u tutuklayabilirim. Ve bu dava kapanır."

"Bu kadar kolay mı!"

"Ne yapmamı bekliyorsun? Marcos'u alıp şöyle güzel güzel dövelim mi? Ah tanrım,kendine gel harry. Bu ülkede adalet denen bir şey var. Bir şeylerin yerine gelmesi için,bir sistem var. Kuralları kendine göre koyamazsın."

Bu cümleleri duyduğumda kendimi tutamadım ve shep'e bağırdım. Tüm öfkem ve hüzünüm sesime yansırken shep'de şaşırmışa benziyordu.

"Sen ne dediğini sanıyorsun? Benim kuzenim öldü. O bu kadar kolay bir şekilde unutulmaz. Bu hainlik! Bizimle yaşayıp hiç bir şey olmamış gibi davranamaz. Bu iğrençlik! Asıl sen anlamıyorsun. Anlamayacaksın,anlayamazsın."

Shep bana cevap vereceği sırada kestra onu aradı ve shep'te acil olabileceğini düşünmüş olacak ki benim yanımda açtı.

"Shep inanamayacağın şeyler oldu."

"Ne oldu kestra?"

"2.bir şüpheli oldu shep!"

KAFAMDAKİ SESLER|°BİTTİ°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin