İçimde bir fil sezgisi,kopup gitmeliyim
Dağlara yazmalıyım aşkı ve ayrılıkları
Asminli düşler kurmalıyım ya da birisi
Karşılık bulmalı canımı yakan sorulara
Kim demiyorum kim olursa olsun
Ahmet TelliAylin
Bundan çok değil birkaç hafta önce kazandım dediğim geliyor aklıma. Sonrasında, tek derdimin yumurtamın neyli olacağını düşünmek, kahvaltıdan sonra yaktığım tek dalın verdiği zevki düşünecektim öyleydi. Ne var ki işler, planlar hiç de istediğimiz gibi olmuyordu. En basiti bile. Derler ya " Hayat planlar yaparken yaşadıklarındır." diye ancak yirmi dokuz yılın büyük bir kısmı benim kontrolüm dışında olup dışarıdan izlediğim bir süreçti.
Çok saçma, insan sözde bir kere geldiği hayatta neden başkalarının ne dediğine, ne yapması gerektiğini söylemeleriyle ilgilensindi ki? Küçük bir çocuk bile kendi kararlarını verebiliyorken koca koca insanların başka başka insanlara taviz vermesi nedendi?
Ne güzel diyorsun Aylin ancak hatırlatırım ki bu dediklerinin hepsini yapmış ve yapmaya devam eden birisinin sözlerine inanmamı bekleme çünkü senin de onlardan hiçbir farkın yok hatta fazlan var.
Hayatını birinin elleri arasına bu kadar veren senden başka tanıdığım yok.Çok isterdim, kendimi bildiğim yaşımdan ölene kadar istediğim her şeyi özgürce yapabilmeyi. Yaşamayı bile beceremeyen ben, bunu neye güvenerek istiyordu bilmiyorum ama içimde bir yerde beni dürten, teşvik eden bir his var. Çoğu zaman bu hissin iyi mi kötü mü olduğunu bilmiyorum çünkü ben; iyiyi ve kötüyü çok küçük yaşta bedenime indirilen darbelerle öğrenmiş biriyim.
Biri sana vurursa, canın yanar. Bu kötüdür aslında acıya önem vermezsin canını yakan kişidir.
Oysa iyiyi ve kötüyü anne ve babanın senin yapmanı veya yapmamanı istediği davranışlar, sözler sonucunda anlaman gerekir diye düşünüyorum. Bunun doğruluğundan emin değilim çünkü bana bunlar söylenmedi. Yaşadım ve gördüm, bu kadar.Bir haftadır sözde kurtulduğumu sandığım Kahinat'ta çalışıyorum ayaklarım geri geri gidiyor ancak her şeyin bir zamanı olduğunu düşünüyorum kendimi de avutuyor olabilirim . Cesaretimi toplamam gerektiğine de eminim ama. Anlıyorum ki istemediğin ne varsa burnunun dibinde bitiveriyor.
Gelişine bıraksam hiç yapmaya fırsatım olmadı. Nasıl yaşanırdı ki öyle? Savruk, yeterince değilmiş gibi, yarını düşünmeden...Denedin Aylin, bir gün sürdü maalesef.
Parkın yoluna girip biraz yürüyorum, uykum var, yorgunum. Tanıdık bir sima, Tarık' ı görüyorum. Bir hafta önce sabaha karşı kapıyı açtığım komşum Tarık. Bazı insanlarla ilk görüştüğünüzde az çok nasıl biri olduğunu kestirirsiniz ancak Tarık öyle biri değil. Belirsiz, gizemli belki biraz da esprili. Ama yalnız tabii bu gördüğüm kadarıyla böyle hayatında biri var mı yok mu bilmiyorum. Tarık gibi adamların yalnız olması da garip.
Tarık nasıl biri de yalnız kalması garip? Ki bu da senin fikrin, olup olmadığını bilmiyorsun.
Ben de bilmiyorum, öyle işte.
Çok fazla insan tanıdım ya da tanıdığımı sandım ama insan bir problem olsa Tarık çok bilinmeyenli bir denklem olur."Merhaba" diyorum yanına gittiğimde. Konuşuyoruz, işimi soruyor. Buldun mu diye?
Bulamadığımı söylüyorum bir haftadır ne yaptığımı düşünürken.
Tarık' a söylediğim yalan, kabul ediyorum ama şu da bir gerçek ona söylediklerim olmasını istediklerim oluyor genelde.
İş aradığımı söylerken de hiç yemediğim elma şekerini onun sayesinde tadarken de.Aklıma nereden geldiğini bilmediğim, belki de sohbet olması için sabah çıkarken kapıda beni yakalayan Sevgi ablanın düğün davetinden bahsediyorum. Bilmediğini ve ilgili olmadığını söylüyor sonrasında anidan karşımıza çıkan kadınla yüreğim ağzıma geliyor. Ani hareketler, sesler beni hep ürkütüyor. Tarık bu mahallede daha eski olduğu için tanıyor onu ve sakinleştiriyor da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAR (Tamamlandı)
Teen FictionKaybettim, diye başlamış biri için hayata devam etmek ve tutunmak nasıl mümkün olabilirdi? Hayat bazen bir kitabın cümlesinde, bazen sokakta gördüğün çocuğun gülüşünde bazen de bir kadının gözlerinde anlamını bulur. "Yalnız bir adam ve yalnız bir k...