B i r

295 12 6
                                    


Önüme konulmuş çorbadan birkaç kaşık zorla içtikten sonra iştahsızlığım kendini göstermeye başladı. Elimi ağzımın üzerine koydum, "Kusacağım galiba." derken. Bakıcı kadın iğrentiyle tepsiyi benden uzaklaştırdı.

"Yere kusarsan saçınla temizlerim buraları." diye bir tehdit savruldu, sigara içmekten sararmış dişlerinin gözüktüğü ağzından. "Tuvalete." Yerimden kımıldamamam üzerine sesinin şiddeti daha arttı. "Hemen."

Uysalca yataktan kalktım. Dengemi kaybedercesine sağa sola yalpalamam, "Allahın delisi" diye söylenmesine sebebiyet vermişti.

Evet, buradakiler tarafından öyle adlandırılıyordum.

Sadece ben değil, herkes öyle adlandırılıyordu.

Çünkü bir tımarhaneydi burası. Biz ise içinde kalan bir avuç deli. Lafın gelişi bir avuç demiştim, yoksa yüzlerce kafayı sıyırmış vardı burada.

Klozete çömelerek midemdeki son yiyecekleri de boşalttım. Böyle giderse yakın zamanda aneroksiya olmam kaçınılmazdı. Doğrusu beslenme bozukluğu, buradaki endişelenmem gereken en son şeydi.

Aklımı kaçırmayacaktım.

Buradaki yüzlerce delinin arasına sahte bir deli olarak atılmamın sebebi de buydu ya.

Delirmemi istiyorlardı.

Ama ben deli değildim, delirmeye de niyetim yoktu.

Musluktan akan suyun avucumu doldurmasını izledim. Ardından sertçe yüzüme çarptım. Bu biraz daha beni kendime getirmişti. Odaya geri dönmemek için biraz daha burada oyalandım. Bakıcı kadının öfkeyle kısılmış gözlerini görmemle ürkekçe yerimde durdum.

"Ne yapıyorsun burada?"

"Ku..kustum."

İstediği buydu. Bu delilerin ondan delicesine korkması. Burada olduğum sürece ona istediğini vermeye mecburdum.

Saçıma yapışmasıyla acı bir inleme döküldü ağzımdan. "Lütfen bırak....Lütfen....canım acıyor.." Yatağa fırlatıvermişti beni. Sessizce ağlarken yüzümü yorgana gömmüştüm.

Acıdan değildi ağlamam, gururdandı.

Ben şu an yaşadığım hiçbir şeyi haketmemiştim.

Ben sadece çok sevmiştim.

Gözümün önüne geldi siması. Eskiden hayran olduğum yüzü artık o kadar da güzel gelmiyordu gözüme. Ona olan sevgim çoktan yok olmuştu. Artık ondan nefret ediyordum.

"Cezalısın." diyen kadının sesi ulaştı kulağıma. "Bugün hava almak yasak sana."

Kapının kapanma ve kilitlenme sesiyle ağlayışlarım şiddetlendi.

"Harika." dedim, ağlamaktan kısılan sesimle. "Zaten o delilerin arasına girmek isteyen kim!"

Ve harika.

Çünkü hiç rahatsız edilmeden ağlayacak saatlerim vardı.

...

09.01.2023

TımarhaneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin