11. Bölüm: "Gerçekler"

105K 5.4K 1K
                                    

Bölüm şarkısı;
Köhne: Eksiktir

🖤

Burada olduğumu nasıl öğrenmişti ve buraya nasıl gelmişti bilmiyordum. Tek bildiğim şu an için benim kurtarıcım olduğuydu.

Bakışlarım onun bakışlarındayken yavaşça, "Ömer." Diye mırıldandım. Bakışları bana dokundu kara harelerinde yanan bir ateş vardı. Gözleri bana dokunan Furkan'a kaydığında ise o ateş öfkesiyle beraber harlandı. İki güçlü adımda bize doğru geldi ve bir an bile düşünmeden Furkan'ı üzerimden çekti. Kullandığı güç orantısızdı ve Furkan bu güç karşısında yere düşmüştü.

Zar zor ayakta durabiliyorken başım mümkünmüş gibi daha fazla ağırmaya başladı. Bir şeyler yapmam gerekiyordu ama hem ne yapacağımı bilmiyordum, hemde bir şey yapabilecek durumda değildim. Henüz ayakta durmakta bile güçlük çekiyordum.

Ömer'in yere düşen Furkan'ın üzerine eğildiğini ve hiç durmadan suratına yumruklar indirdiğini gördüm. Dudaklarının arasından daha önce ondan hiç duymadığım kötü kelimeler dökülüyordu. "Öldürürüm lan seni! Oruspu çocuğu!"

Furkan'ın yüzü kanlar içinde kaldığında Ömer'e hiçbir şekilde karşılık veremiyordu. Elleriyle yakasını tutan eli çekmek için tuttu ama Ömer'in gücü karşısında hiçbir şansı yoktu. Müziğin yüksek sesinden dolayı kimse bizi duymadığı için ayırmayada gelmiyordu. Ve biraz daha böyle devam ederse Furkan Ömer'in ellerinde can verecekti. Furkan'ın can vermesi falan umrumda değildi ama Ömer umrumdaydı. Bu yüzden kendimi toparlamaya çalışarak onlara doğru bir kaç adım attım ve Ömer'in kolunu onu geri çekmek için tuttum.

"Ömer bırak, öldüreceksin." Ömer sanki hiçbir şey söylememişim gibi tek hareketi ile kolunu savurarak tutuşumdan kurtuldu ve Furkan'a vurmaya devam etti.

En sonunda Furkan'ın bilinci tamamen kapandı. Bu Ömer'i durdurmadı. Kara harelerinde yanan ateş sönmüyor gittikçe büyüyor gibiydi. Furkan'ın kanı ellerine bulaştı. Yumruk atmayı kesip yakalarını tuttu ve kafasını sertçe parke zemine vurmaya başladı. Bu hareketi beni dehşete düşürdüğünde bir anda ona doğru atıldım ve arkasından sıkıca sarıldım.

"Yalvarırım bırak, öldüreceksin! Bırak!" Ömer nefes nefes duraksadı. Elleri hala Furkan'ın yakasındaydı. Bir anda gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Yüzümü Ömer'in sırtına gömdüm. "Gidelim buradan lütfen."

Ömer'in öfkeyle aldığı derin solukları duyumsadım. En sonunda yakasını tuttuğu Furkan'ın bıraktı. Furkan gürültü ile parke zemine sırtı üstü düştü. Ömer kollarımdan çıkarak bana doğru döndü ama kesinlikle gözlerime bakmadı. Sertçe dirseğimi kavradıktan sonra hızlı adımlarla bulunduğumuz odadan çıktı. Hemen peşinden beni sürüklüyordu. Hala daha iyi olmadığım için hızlı adımlarına ayak uydurmakta zorlanıyor sürekli sendeliyordum ama bu Ömer'in umrunda olmadı. Merdivenlerden aşağıya indiğimiz vakit herkesin gözü bizim üzerimize döndü. Kimse ne olduğunu anlamasa bile bize baktıklarında bir sorun olduğunu anlamışlardı. Biz merdivenlerden iner inmez bazı kişiler sorun olduğunu anlayıp hemen peşimizden hızla üst kata çıktı.

Evden dışarıya çıkarken Ömer girişte ki bölmeden kabanımı ve çantamı aldı. Kolumu bir an olsun bırakmadan bahçe kapısından çıkıp tam evin önüne park ettiği arabasına ilerledi. Sürücü koltuğunun yanında ki kapıyı bir hışımla açtı ve bana bakmadan, "Bin." Diye konuştu. Sesinde sert bir tını vardı. Kendimi ona karşı zaten mahcup hissediyordum. Bu yüzden dediğini hiç ikiletmeden yaptım. Binmemin ardından kapımı kapadı ve kendiside sürücü koltuğuna geçti. Kabanımı ve çantamı arka koltuğa bıraktıktan sonra arabayı çalıştırdı.

Ağır Abi | Mahalle KurgusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin