Dolabın önüne geçmiş ne giyeceğimi düşünürken Bartu sandalyeye oturmuş beni izliyordu
"Oraya tek gitmeyi planlamıyorsundur umarım." Dediğinde ellerimi belime koyarak ona doğru döndüm.
"Aslında düşünüyorum." Dediğimde kaşlarını çatarak;
"Saçmalama Bahar istersen seni hediye paketi gibi süsleyip önlerine bırakalım" dediğinde bu halleriyle eğlenmeye karar verdim
"Neden olasın üzerine de hediyemiz yazabilirsin." Dediğimde gülmesini bekledim ama o son derece ciddi bir yüz ifadeyle bakıyordu.
"Hiç komik değil. Ayrıca oraya tek de gitmiyorsun bende geleceğim." Dediğinde başımı iki yana salladım
"Sen nereye geliyorsun? Sen şuan Aydındasın."
"Ne saçmalıyorsun Bahar, senin evindeyim." Dediğinde derin bir iç çektim.
"Sevgilim plana göre şuan neredesin?" dediğimde unuttuğu planı hatırlattım. Jeton düşmüş olacaktı ki yüz ifadesi değişirken ağzından 'ha' diye bir ses çıktı. Bu işler onu fazla yoruyordu ki artık düşünceleri birbirine girmişti. Bunu baygın bakışlarından anlayabiliyordum.
"Tamam, Aras'la gideceksin." Dediğinde ona dik, dik baktım. Bakışlarımdan anlamıştı ki oflayarak ellerini ensesine götürdü.
"Gidemezsin çünkü grup dağılmış olarak gösterdik." Dediğinde yanına giderek ellerini yüzüne götürdüm.
" Biraz sakin olur musun?"
"Olamam küçük vahşi, şuan nasıl bir durumun içinde olduğumu tahmin edemezsin." Dediğinde telaşları boşaydı. Oraya tek gitmeyecektim ki,
"Sevgilim ben oraya tek gitmiyorum." Dediğimde sorgulayarak "Bende mi geliyorum?" demişti. Başımı iki yana salladığımda kaşlarını daha da çattı.
"O zaman kimle gidiyorsun?"
" Kız hepimizi çağırdı. Konuşurken diğerlerini de çağırdığını söyledi. Şimdi telaşını dindirir misin?"
"Ya bir tuzaksa? Ya sadece seni oraya çekmekse amaçları?" dediğinde derin bir nefes alarak yatağımın üzerine oturdum. Cebimde ki telefonu çıkartıp Tamer'in kurmuş olduğu programa girdim ve herkesin olduğu yere bir mesaj yazdım.
Bartu'nun telefonu titrediğinde cebinden çıkartıp mesajı okudu. Ve saniyeler içinde bizimkiler geri dönüt almıştı. Hepsi okula gideceğini, kızın aradığını söylediğinde gözlerim geri ona kaydı.
" Tam bir oyunbozansın Bahar Arca" dediğinde yüzümü sevimli bir şekilde buruşturup ona baktığımda elini kaldırıp yanaklarımı sıkmıştı.
" Telefonun her an açık olacak, yanında değilim, aklım sende olacak" diye tedbirler verirken beni bu denli düşünmesi içimde bir şeyleri kıpırdatmıştı.
"Tamam, telefonum her zaman açık olacak şimdi gidebilir miyim?" diyerek yerimden kalktığımda hiç istemese de başını ağırca sallamıştı. Ona sarılıp yanağına uzun bir öpücük bıraktıktan sonra evden çıkmıştım.
Garaja doğru yürüdüğümde beni izlediğini hissedebiliyordum. Motorumu çalıştırıp evden uzaklaştığım da sanki bir parçamı geride bırakmış hissine kapılmıştım. Bu his nedense dün geceden beri benimleydi ama şimdi kendini daha da gösteriyordu.
Okula vardığımda motoru gelişi güzel durdurup, anahtarları aldığım gibi motorun üzerinden inmiştim. Okulun içine doğru yürürken gözlerim belli belirsiz bahçede gezindi. Görünürde hiç kimse yoktu. Ama bu izledikleri anlamına gelmiyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/286116051-288-k715177.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN TİYATROSU
Ficção Geralİnsanlar ve ya bizim gibi kitap aşıklarının tek bir hayali vardır. Kitapların içlerine girmek, onlarla bir olmak, yaşadıklarını yaşamak...Ama bazı hayaller hataya dönüşebilir. Hiç yaşayamayacağınız acılara tabi tutunabilirsiniz. Hiç yapamayacağını...