DAVA

55 6 4
                                    

Ateş: Seni seviyorum.

- Bende seni.

Ateş: NE?

Ateş hızla yanımdan kalkmıştı ve oturmuştu. Bense ne yaptığını izleyip anlamaya çalışıyordum.

Ateş: Ne dedin sen az önce?

- Sakin olur musun?

Ateş: Hayır olamam. Soruma cevap ver!

- "Bende" dedim.

Ateş: Güzelim cümleyi tam söyler misin?

Ben bu cümlelere alışkın değildim ama az önce birden söylemiştim. Tekrar yapamazdım geri yatıp arkamı dönmüştüm.

Ateş: Alin tekrar söyle!

- Çok uykum var.

Ateş: Hadi ama güzelim...

- Üzgünüm...

Ateş: Bir kez daha söyle, o kadar zor değil!

Ateş'e döndüm

- Benim için zor.

Ateş yanıma yatmıştı.

Ateş: Zamanla alışırsın prenses.

Onun duymayacağı şekilde cevap vermiştim.

- O kadar yaşayacak mıyım ki?

Ateş: Ne dedin?

- Yani, "Umarım alışırım" dedim.

Ateş: Alışırsın. Hadi şimdi uyu.

- Sen sürekli bakarsan nasıl uyuyacağım?

Ateş: Her gece nasıl uyursan öyle.

- Her gece beni mi izliyorsun?

Ateş: Kâbus gördüğüm zaman yanına geliyorum ve bir süre izliyorum.

- Harbi sapıksın.

Ateş: Ne, sapık mı? Hayır, sapık olduğum için değil iyi olduğunu görmek için.

- İyiyim işte. Sende uyu. Belki kâbus görmezsin.

Ateş: Umarım görmem.

Ateş gözlerini kapatınca bende kapatmıştım.

Sabah gözlerimi çalan telefonum ile açmıştım. Ateş'in uyanmaması için telefonu hemen sessize almıştım ama o uyanmıştı.

Leyal arıyordu.

Uyandırılmaktan nefret ediyorum. Umarım önemli bir şeydir...

- Alo?

"Merhaba Alin Hanım."

Hızla yattığım yerden kalktım.

- Kimsin sen? Leyal nerde?

Ateş'te yattığı yerden kalkıp ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Atacağım konuma gelin Alin Hanım."

- Neden öyle bir şey yapıyım?

"Arkadaşınız Leyal için."

- Telefonu ona ver!

"Korkmayın o iyi."

- Sesini duymak istiyorum.

DENEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin