52

332 23 85
                                    

Gözlerini açtığında genç adamı görür görmez boynuna sarıldı.

"Buradasın!" ikiside birbirinin yüzüne dokunarak; bakıyordu. Destan düğmelerin açık olduğunu görünce hızla geri çekildi. Şeyhmus neye uğradığına şaşırdı. Genç kızın gözlerindeki hayal kırıklığını görebiliyordu. Gözlerinde aşk yoktu, öfke, nefret her şey vardı fakat aşk işte o yoktu bitmiş miydi yoksa? Öfkeyle ona vurmaya devam ederek

"Onun oldun demi onun oldun? Lanet olsun onun oldun!" Ellerini tutarak sakinleştirmeye çalışıyordu pek mümkün değildi. Öfkeyle çektiğinde

"Sakin ol kalbine zarar gelmesini istemiyorum!"

"Sen zarar veriyorsun!" Kalbini tuttu genç kız.

"Çık odadan defol!" diye sinirle söylerken Şeyhmus boynundan öpeceği sırada tokatı attı.

"Dokunma bana defol!" Üzgünce baktı genç kıza. Ona kıyamıyordu Destan ama başka birini öptüğü dudaklarla onu öpemezdi! Şeyhmus sertçe yutkundu. Destan hiçbir şeyin farkında bile değildi. O küçük kızla asla beraber olmamıştı. Peki ya gerçekleri öğrendiğinde ne yapacaktı? Affedecek miydi Şeyhmus'u?

" Sana her şeyi anlatacağım bekle beni seni çok seviyorum!" Genç adama yastığı attığında

"Def ol!" diye bağırdı. Can çekişiyordu adeta! Bu aşkın bu kadar çok acı vereceğini hiç düşünmemişti.

"Sakin ol!" Daha fazla sinirlenmemesi için çıkacağı sırada Berivan'a

"Destan sana emanet!"

"Abi söylesene gerçekten o kadınla beraber oldun mu?"

"Saçmalama!" Genç kızın kulağına yaklaşarak

"Sadece göstermelik olacak malum babam olacak adam kapıya nöbetçi dikmiş!" Berivan'ın gözleri kocaman oldu. Nasıl yani Destan'ın canını acıtmak için miydi yoksa başka bir iş mi vardı? Genç kızın kafası oldukça karışmıştı.

"Ama abi ya anlaşılırsa!"

"Herkes sakinleşsin o zaman gerçeği söyleyip o kızı boşayacağım!" Berivan onayladığında

"Seni çok seviyor. Perişan oldu kız!"

"Peki ya ben, ben sevmediğim bir kızla evlendim hemde küçük bir kızla!" Destan öfkeyle bağırdı

"Defol git karına defol!" İkisine de üzülse elinden bir şey gelmiyordu. Şeyhmus odaya girdiğinde gelinlik yerdeydi. Yorganın içinde genç kızı gördü öfkelendi. Elvan genç adamı görünce açılmak üzere olan göğüslerini yorganla kapatıp

"Ağam şey ayak seslerini duydum. Sizi korumak için böyle yatağa girdim. Tam o sırada babanız geldi. Beraber olduğumuzu anladığında hemen gitti." Zoraki tebessüm etti.

"İyi yaptın." Genç kızın yanına oturduğunda derin bir soluk alıp verdi. Şeyhmus birden ayağa kalktığında yüzünü ovalayarak Elvana baktı. Genç kızın ona gülümseyerek baktığını gördüğünde iç çekerek

"Şuan söyleyeceklerim senin hoşuna gitmeyecek! Şunu biliyorsun ki ikimizde bu evliliği isteyerek yapmadık! Ve ben Destanı çok seviyorum Elvan hemde tahmin edemeyeceğin kadar çok! Onun ağlaması demek benim yüreğimde alev alev çoğalan yangın demek! Uzun lafın kısası Boş ol Boş ol Boş ol!" Elvan üzgünce baktığında hem şuan ki konumundan utandı. Hemde başkasına sevdalı adama âşık olduğu için kendinden utandı. Yutkundu. Canı yanmıştı. İlk kez bir adama âşık olmuştu fakat onun sevdalısı varken o onları ayırmayı bile düşündü. Elvan üzgünce

"Ama ağam ben ne olacağım. Zira size olan sevdam kalbimde yavaş yavaş yanan bu ateş bende alev alev yanmaya başladı ağam!" Açık açık her şeyi söylemişti Elvan. Ona olan aşkını ilan etmişti işte. Başkasına sevdalı olan adamın olmayı dileyecek kadar...

EHLİBEYT'İN GÜLÜ (Düzenlendi. Kitap Burada Devam Edecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin