lumos.
etkileşim çok düşük, lütfen yorum yapmayı unutmayın, iyi okumalar! 🤍
***
bölüm şarkısı: lorde - sober ii.
all the gunfights and the limelights
and the holy sick divine nights.***
Üç günlük huzur derlerdi buna.
Bir kitabın yazarı, okurlarını kaosa hazırlamak için üç bölüm yazardı bazen sakin geçen.
Ardından kıyamet kopardı.
Yerle yeksan olurdu bütün sakinlik.
Günleri çok sakin geçmeye başlamıştı ev ahalisinin. Birbirlerini tanıyorlardı her iki tarafta ve bundan her ne kadar aksini iddia etseler de, memnunlardı.
Beraber kitap okuyor, fikir üretiyor ve araştırma yapıyorlardı. Bazen dayanamayacak hale geliyor, Dumbledore'a gitme fikrini atıyorlardı ortaya. Sirius her seferinde karşı çıkıyordu. Ve tabii Freya ile Regulus da. Nitekim dinliyorlardı onların bu isteğini. Evden çıkmaya vakit olmuyordu, sadece ara ara James markete gidiyor, Lily'e sevdiği şeylerden alıyordu. Onun dışında giden olmadığı gibi, gelen de yoktu. Hatta tek gelen şey Mary'nin İskoçya'dan yolladığı mektuplardı.
Regulus, Kreacher'ı merak ediyordu. Eve geri döndüklerinde çocuk arkadaşını görememişti, iyi olduğuna emin olmak istiyordu.
Bunun dışında Sirius, Freya ve Regulus'u yalnız bırakmamaya yemin etmiş gibiydi. Uyumaları haricinde ikisini baş başa odaya göndermiyordu ve çocuklar odaya gittiklerinde, yorgunluktan bitap düşüyorlardı. Odalarındaki kitleme büyüsünü kaldırmışlardı, son iki gündür rahatça evin içinde gezebiliyorlardı ama bunun başlıca sebebi, esas geçilmez büyünün evin kendisinde olmasıydı. Regulus ve Freya evde ne kadar rahat dolaşabilirlerse de, burada aynı zamanda birer tutsaklardı ve bu ev, bu evin dışındaki büyü, bunun en büyük kanıtıydı.
Freya kızları yakından tanımaya başlamıştı, kendisi onlar kadar konuşkan değildi ancak yabancı olduğu için konuştuğu zaman dikkat kesilirlerdi. Marlene ve Dorcas'ın ilişkisine ilk kez bu kadar yakından tanık olmuş, anlatılanlarla Mary'i tanımaya çalışmış ve Lily'nin hamileliğini öğrendiğinde gülümsemiş, kızı tebrik etmişti. Ayrıca bir Potter doğuracağı için başarılar dilemeyi de unutmamıştı.
Regulus ise işkence görüyor gibi hissediyordu. Dört bir yanı - mecazi anlamda değildi- Çapulcular tarafından sarılmıştı. Önü arkası, sağı solu onlar olmuştu. Yıllarca nefretle baktığı, haylazlıklarının kurbanı olduğu ve kendisinin de kurban ettiği kişilerle, hiç tahmin edemeyeceği kadar iç içeydi. Sirius başta olmak üzere, hepsi ona kendini garip hissettiriyordu. Niyetleri bu olmasa bile, Regulus Black onlara yabancıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
six feet under | regulus black
FanfictionFreya Ida Lori, yalnızlığı tam anlamıyla tadan ve yaşayan bir kızdı ancak ironik bir şekilde bu durumda olan tek kişi o değildi. O da kız ile aynı durumdaydı. Regulus Arcturus Black. Regulus, 18. yaşının beraberinde getirdiği tehlikeye ortak olar...