lumos.
iyi okumalar!
***
bölüm şarkısı: london grammar - californian soil.
and i left my pride,
with that woman by my side.***
İki genç, Astronomi Kulesi'nin kalın korkuluklardan dışarı bakarken masanın üzerinde oturuyor ve dışarıyı izliyorlardı. Anlaşmışlardı, olmuştu işte. Kız, çocuğun planına dahil olmayı kabul etmişti ve artık resmi olarak bir haindi. Ailesinin yüz karasıydı ama bu o an için umurunda bile değildi.
"Anlat hadi, merak ediyorum biliyorsun." dedi Freya kısık sesle çocuğa hitaben.
Regulus, şüphelenmedi. Başka biri olsa belki kendisinden laf alıp gidip Karanlık Lord'a anlatabilirdi, bunu biliyordu ama kızın öyle biri olmadığının farkındaydı. Eğer Freya Ida Lori, ona seninleyim dediyse, gerçekten de onunlaydı. Kıza güveniyordu. Bu yüzden derin bir nefes aldı ve gözlerini yıldızlara çıkardı. "Bu senenin başından itibaren, Ölüm Yiyen olmaya ve hayat boyu hizmet etmeye karşı bazı karşıt düşüncelerim, şüphelerim başladı. Önceden de körü körüne bağlı değildim, aslında öyleydim ama bir burukluk olduğunu biliyordum içimde. Bu sene başında, bu burukluk büyüdükçe büyüdü, dağ oluştu." dedi çocuk ve kıza bir bakış atıp yeniden yıldızlara odaklandı.
Köpek Takımyıldızı yani Canis Major'u görünce yüzünde belli belirsiz bir gülümseme belirdi ve devam etti çocuk sözlerine. "Aslında Ölüm Yiyen takımına ve Lord'a karşı harekete geçmeyi planlamıyordum, yalnızca kendi içimde durumu tartıyordum ama olmaması gereken bir şey oldu. O, yapmaması gereken bir şey yaptı." dedi ve gözlerini sıkıca yumdu çocuk. Sonra konuştu. "Benden, ev cinimi istedi. Kreacher, yıllardır Black ailesine hizmet eden bir ev cini ve kendisini basit bir hizmetkar olarak görmüyorum. Benim için önemli bir varlık, sana garip gelebilir ama o küçük şeyi seviyorum." dedi ve gözleri kapalı şekilde sırıttı kısa bir an için. Sonra kaşları çatıldı, yüzü sertleşti. "Benden Kreacher'ı istedi, Kreacher ise beni memnun etmek için bu isteğini seve seve kabul etti. Öyle bir şey yaptı ki, Freya. Öyle bir şey yaptı ki, aklında karşı çıkma düşüncesi olmayan bana bile bu düşünceyi empoze edebildi." dedi sonlara doğru hepten sinirlenerek.
"Ne yaptı?" diye sordu genç kız merakla.
Çocuk, burnundan sert bir nefes verdi ve kapalı olan gözlerini aralayıp kıza odaklandı. "Hortkuluk nedir biliyor musun?"
"Hort-ne?" derken yüzünde saçma bir ifade belirmişti kızın. Kaşları çatıldı ve kafasını iki yana salladı. "Daha önce duymadım." dedi yalnızca.
Regulus, başını sallayıp onayladı kızı. "Duymaman normal, hiçbir öğrencinin rahatça ulaşabileceği kitapta yer almaz, yasak bölümde, kara büyüleri barındıran kitaplardadır; o da çok nadirdir." diye açıkladı durumu çocuk. "Kısaca durum şu: Ölümsüzlük isteyen ya da ölmekten, yok olmaktan korkan cadılar veya büyücüler, eğer bu kara büyüyü yapmak istiyorlarsa, bir ruh almaları gerekir. Aldıkları ruh; kişinin ruhunda yırtık açar ve o yırtık ruhunu bir eşyaya hapseder. Kişinin bedeni ölse bile ruhunun bir parçası bu dünyaya sıkı sıkıya bağlıdır ve asla sonsuz bir ölüm olmaz. Bu yüzden de çok tehlikelidir." diye devam etti, siyah saçlı çocuk.
"Sen bunları nasıl öğrendin?" derken kızın kaşları çatıktı. Duydukları onu şaşırtmış, biraz da dehşete sokmuştu ama belli etmemek konusunda uzmandı.
"Lord, benden Kreacher'ı istedi ve onu yarattığı Hortkuluk'un etrafındaki savunmayı test etmek için kullandı. Başarılı da olmuştu savunma mekanizması konusunda, Kreacher ağır yaralandı." dedi çocuk. Çenesi kasılmış, dişlerini sıkıyordu. Tıslayarak konuştu. "Onu ölüme terk etti." dedi ve derin bir nefes alıp gözlerini kapattı.
"Ah..." dedi Freya, bir an ne söylemesi gerektiğini bilemedi. "Peki öldü mü?"
"Hayır," dedi Regulus ve gözlerini aralayıp kıza baktı yeniden. "Ev cini büyüsünü kullandı ve tam vaktinde bana ulaştı, onu kurtardım. O da bana olanları anlattı, her şeyi. Bir madalyondan bahsetti, madalyonun üzerindeki kara büyüden ve onu nasıl kötü etkilediğinden bahsetti. Böyleyece anladım," dedikten hemen sonra kızın gözlerine baktı. "Lord'un ölümsüzlüğünün ardındaki şey, Hortkuluklar ve eğer onları yok edersek..."
"Lord'u da yok etmiş oluruz." diyerek tamamladı çocuğun cümlesini Freya.
Regulus başını sallayarak onayladı kızı. "Yok edilebilir, öldürülebilir. Tek yapmamız gereken Hortkuluk'u bulmak ve icabına bakmak." dedi sessizce.
"Bunu okuldayken yapamayız, Hogwarts'ta elimiz kolumuz bağlı." dedi Freya.
Çocuk kızın bu söylerini onayladı. "Bu yüzden okuldan ayrılmamız gerekiyor," dedikten hemen sonra kızın aniden irileşen kahve gözlerine baktı. "Ne? Bu işin sonunda hayatta kalırsak eğer bize Üstün-Büyücülük-Dünyası-Şahane-Hizmetler-Pahalı-Ödülü vermeleri gerekiyor." dedi alayla.
Freya, bir an kendini tutamadı ve uzun zamandır yapmadığı bir şey yaptı.
Kahkaha attı.
Çocuğun duyduğu tatlı sesle beraber yüzündeki sert ifade anında yok oldu ve bozguna uğramışçasına bir ifade belirdi. Gözleri kızın gülen yüzüne odaklandığında, kendi yüzündeki gülümsemeden habersizdi.
"Böyle bir ödül bile yok!" dedi gülerek Freya. Çocuk buna karşılık omuz silkti ve elini kendi saçlarına atıp karıştırdı. "Kimin umurunda?" dedi sakince kıza bakarken.
Freya gülümsemesini bastırdı ve çocuğa döndü, "Ne zaman gideceğiz?" diye sordu içi buruk bir şekilde. Hogwarts, onun yuvasıydı ama bu yapılması gerekendi. Gelecekte de Hogwarts'ın güzel bir yer olabilmesi için, Lord'un ölmesi gerekiyordu.
Derin bir nefes aldı Regulus ve konuştu. "Beş gün sonra."
Beş gün sonra, bir daha bu büyülü koridorlarda yürüyemeyeceklerdi.
Beş gün sonra, hayatları pahasına da olsa kafalarına koydukları planı gerçekleştirmek için var güçleriyle çalışacaklardı.
Beş gün sonra, yerin altı metre yukarısındaki, tehlike dolu geçecek günlerine girmiş bulunacaklardı.
***
geldim,,
bölümü nasıl buldunuz, yorum yaparak fikirlerinizi belirtin lütfen. <3 bu kurgu benim için çok önemli ve güzel bir şekilde aktarmak istiyorum sizlere.
küçük yıldız kutusuna basarak beni çokça mutlu edebilirsiniz, teşekkür ederim şimdiden.<3<3
sizi seviyorum, kendinize iyi bakın.
hoşça kalın!
nox.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
six feet under | regulus black
FanficFreya Ida Lori, yalnızlığı tam anlamıyla tadan ve yaşayan bir kızdı ancak ironik bir şekilde bu durumda olan tek kişi o değildi. O da kız ile aynı durumdaydı. Regulus Arcturus Black. Regulus, 18. yaşının beraberinde getirdiği tehlikeye ortak olar...