Konağa vardıklarında büyük bir kalabalık karşılamışdı onları,her geldiklerinde böyle olur, her duyan hoşgeldine gelirdi. İlk karşılayan amcası oldu babasından büyüktü amcası her ne kadar şuan Mardinde ağalık yapsada aşiret için asıl ağa babasıydı sonrada kendisi. Önce babasına göstermelik sarılan amcası sonra kendisine samimi bir şekilde sarılmışdı babasıyla arası kendini bildi bileli açıkdı ama Ateşi çok severdi, amcasının 3 kızı vardı o yüzden oda farkındaydı Ateşin aile için deyerinin
"Hoşgeldin oğlum" bunu çok samimi söylemişdi çünkü gerçekden Ateşi oğlu gibi severdi
"Hoşbulduk amca, yaşlı kurt nerde karşılamayacakmı bizi?" Babasından bahs eden yeğeninin sözleri güldürmüşdü Kadir ağayı
"Bakma aşağı inmediyine sen geleceksin diye sabahdan beri ağzı kulaklarında" amcasının sözleriyle sert yüzünde tebessüm oluşmuştu genc adamın
"Dedeminmi ağzı kulaklarında? Buna inanmamımı bekliyorsun?"
"Ağzı kulaklarında dediysem yani kaşları çatık deyil düz,buda mutlu olduğu anlamına geliyor"ikilinin keyifli konuşması Ateşin halalarının gelmesiyle yarıda kalmışdı iki halasıylada kucaklaşan Ateş daha sonra konağa girib babasıyla birlikte dedesinin yanına gitdi.
Kapıdan giren oğlu ve torununu göründüyüne ne kadar sevinsede bunu onlara belli etmedi Aslan ağa ifadesiz sesiyle "Hoşgeldiniz" dedi
"Hoşbulduk baba" Cihan bey babasının elini öpüb sonrada sarıldı babasına,ardından Ateşde aynı şekilde selamlaşdı hayran olduğu dedesiyle. Korkduğu, sözünden çıkmayacağı tek insandı dedesi, çok deyer veriyordu dedesine
"Nasılsın dede?" Yüzünde hafif gülümseme oluşan Aslan ağanın bu tebessümü sadece torunu yanındayken ortaya çıkardı
"İyiyim oğlum, seni gördükten sonra dahada iyi oldum"
"Belli çok özlediğin daha 3 hafta önce burdaydık ama apar topar çağırdın yine"
"Şimdi yol yorgunusunuzdur aşağı inib yemek yiyerim sonra konuşuruz" dedi
Kocaman sofra açılmışdı Aslan ağa en başa otururken masanın diğer ucunda başada Ateşi otutmuşdu bu bi nevi benden sonra başcınız o demekdi aslında, Aslan beyin sağında ve solunda oğulları otururken hemen yanlarında kızları ve damatları oturuyordu ve sonrada çocukları, Kadir ağanın 3 kızıda evliydi yemeğe kalmadan vedalaşıb gitdiler. Aslan beyin kızları kocalarıyla birlikte bu konakta kalırlardı, büyük kızı Esmanın 1 oğlu 2 kızı varken küçük kızı Nalanın 1 oğlu 1 kızı vardı. Büyük kuzeni Fuadla pek anlaşşamazdı Ateş, Fuad büyük halası Esmanın oğluydu Ateşten 2 yaş büyüktü dedesinin Ateşe olan düşkünlüyünü hep kıskanırdı, küçük halasının Nalanın oğlu Yusuflasa çok iyi anlaşırdı,Yusuf Ateşten 4 yıl küçüktü abi derdi ona oda kardeşi gibi severdi Yusufu,bugünü sağ atlatırda yarın onunla vakit keçirmek isterdi. Yemekler yenmiş çaylar içirmişdi Ateş, babası, dedesi ve amcası çalışma odasına girib konuşuyorlardı.
"Haberi duydum çok üzüldüm ama zaten belliydi böyle olduğu,5 yıl oldu bu zamana kadar beklememiz saçmalıktı zaten"
"Ne için beklememizden bahsediyorsun dede? Ateşin sakin tutmaya çalışdığı sesiyle sorduğu soruya tüm sakinliyiyle cevab verdi dedesi
"Ateş kurarları biliyorsun" dedi sert sesiyle
"Tamam kızın durumuna bende üzüldüm ama elden bir şey gelmez sen ağasın ailemizin soyunu sadece sen devam etdire bilirsin" Ateş kendini tutmakta zorlanıyordu
"Ne istiyorsun açık konuş"
"Yeterince açık deyilmi? Karın hamile kalamaz ama senin hala bir çocuğun ola bilir" delirmek üzereydi Ateş yerinden kalkıp odanın içinde gezmeye başladı,
"Senin ağzından çıkanları kulağın duyuyormu? Umrumdamı sanıyorsun? Soymuş, servetmiş kurulsa kurusun soyun bana ne? Arzuya böyle bir şey asla yapmam olmazsa gider tüp bebek tedavisi yaparız ama asla başka kadın olmaz,olmayacak"
"Bu zamana kadar niye yapmadın tüp bebek tedavisi? Beni oyalayacağına tedavi olsaydınız, sende biliyorsunki karının mucizeden başka şansı yok ve ben mucizelere asla inanmam"
"Hiç olmadı evlatlık alırım ama yinede başka kadın almam hayatıma"
"Başkasının piçinemi kalacak her şeyimiz? Benim için çocuğu kimin doğduğunun önemi yok önemli olan senin kanından olması"
Sinirden eli ayağı titriyordu oturup sakinleşmesi lazımdı,ne diyordu bu adam asla mantıklı gelmiyordu ona
"Babam haklı Ateş sen bizim kıymetlimizsin ailemizin devamı sana bağlı lütfen durumun ciddiyetini anla" amcasının sözleriyle keskin bakışlarını ona çevirdi
"Asıl siz anlayın sözlerinizin saçmalığını böyle bir şey olmayacak aklınızdan çıkarın bunu" son kez itiraz edib çıktı odadan, bulduğu ilk kapıdan girib odadakı her şeyi dağıtmaya başladı kimin odası olduğunu bilmiyordu umrundada deyildi bu sinirini bi şeyleri kırarak dökmeliydi dedesini dövemeyeceğine görede hırsını odadan çıkıyordu her şeyi kırdıkdan sonra duvarın kenarına çöküb sakinleşmeye çalıştı, dışarıdakiler kırıp dökme ve bağırtı seslerini korkuyla dinliyordular ama hiç birisi içeri girmeye cesaret edemiyordu.Ne kadar öyle kaldı bilmiyordu bi süre sonra kapı açıldı yerde yüzünü dizlerine koyub oturmuşdu bakmadı bile kimin geldiyine, Cihan bey bir odanın dağırmış haline birde oğlunun dağılmış haline baktı, böyle olmasını oda istemiyordu fakat maalesef oda babasıyla aynı fikirdeydi. Odadakı dağılmış yatağa oturan Cihan bey
"Ne düşünüyorsun?" Diye sordu
"Dedemi öldürmekten kendimi öldürmeye kadar her şeyi"
"Ama başka kadın düşünmüyorsun"
"İnan bana ölüm daha iyi. Madem her şey bana bağlı soyumuz bana bağlı o zaman bende kendimi öldürürüm,böylece soyumuz şimdiden kesilirde her kes rahatlar"
Ateşte farkındaydı sözlerindeki saçmalığın ama bunlar bile daha mantıklıydı
"Eminim Arzuya bile bu iki seçeneği sunsan oda ikincı bir kadına razı olurdu" babasının sözleriyle başını aniden ona taraf döndü
"Nasıl yani sendemi onlar gibi düşünüyorsun?"
"Başka çare yok oğlum"
"Aynı şey sizde olsaydı yapacakmıydın? Annemin üstüne kuma getirecekmiydin?"
"Mecbur kalsam evet, bak amcana 3 tane karısı var evde"
"Bu normal değil ,iğrenç bir şey"
"Evet ama başka şansı yokdu,ilk karısıyla aşıkdılar bir birlerine ama sonra kızı olunca hemen ikincin getirdiler onunda çocuğu olmayınca üçünkü, sen İstanbulda doğub büyüdün yurtdışında eğitimler aldın bir sürü ülke gezdin ama bu yörenin adetlerini doğduğun günden kafana kazıdılar sen her şeyi çok iyi biliyorsun hiç birisini yeni duymadın"
"Yapamam baba Arzuya bunu yapamam biz aşık olduk,evlendik söz verdik bir birimize şimdi ona bu iğrençliği yapamam. Hem ben kabul etsem bile İstanbulda her kes tanıyor bizi, bütün magazin sosyete,sormayacaklarmı bu çocuk nerden çıkdı diye imajımızı nasıl etkileyecek bu durum düşünmüyormusun?"
"Deden bunu düşünmüşdür çoktan,ayrıca paran ve güçün varsa içlerinden bile konuşmaya korkarlar senin hakkında"
Ayağa kalkan Cihan bey oğluna bakıp
"Düşün şimdi yarın gidiyoruz o zamana kadar bu iş hall olsun"
Babasının odadan çıkmasıyla derin düşünceler arasında boğurmaya başladı genc adam, telefonu çalıyordu karısı belkide yüzüncü defa alıyordu ama onun karısıyla konuşmaya güçü yokdu, sabaha kadar o odada düşündü ve sonunda bir karar verdi sabah saat 7 sularında çıkdı odadan dağınık haldeydi görenler günaydın demeye bile çekiniyordi, doğru dedesinin odasına girdi babası ve amcasıda burdaydı sanki onu bekliyorlardı, torunun bu hali yaşlı adamı perişanda etse sertliyini bozmadan
"Sabaha kadar düşündün umarım mantıklı karar vermişsindir"
"Kabul ediyorum"Merhaba
Hikaye yavaş yavaş açılıyor bir sonrakı bölüm hikaye dahada oturacak o yüzden heyecanlıyım biraz, iyi okumalar)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözümden Düşdüğün An
General FictionKarısını kaybetmemek için her şeyi yapmaya hazır çok güçlü ve çok zengin bir adam... Genç ve güzel bir kadın, 5 yıllık mutlu ve aşık evliliğinde tek burukluğu anne olamayacak olması... Ve layık olmadığı kaderine boyun eğmeye mahkum, aşık olması ya...