Bilinmezliğe adım adım

59 23 19
                                    

   " Kumsal gözlerin kızarmış görüyorum. Yalan söyleme bana . Bir şey olmuş.  Anlatmıyorsun . "

Kafeye geldiğimde Duru ağlamaktan kızarmış gözlerimi görünce,  müşteri yoğunluğundan önce bir şey diyememiş ama sonra beni soru yağmuruna tutmuştu.  Onu endişelendirmiştim. 

"Duru , gerçekten bak . Bir şeyim yok . İyiyim ben . Toz kaçmış gözüme . Çıkarmaya çalışırken fazla hırpalanmışım. "

İnanmasını beklemiyordum ama daha fazla üstelememesini  ummuştum. En azından şimdilik...

" Fazla klişe hayatım ama tamam. Sordukça daha çok üzülüyorsun görüyorum.  " Avuçlarındaki elimi dudaklarına götürüp bir öpücük kondurduktan sonra devam etti .

" O yüzden bu merakımı sonraya saklıyorum ama kurtuldun sanma . Kimmiş seni bu kadar üzen öğrenince cezasını misliyle ödeteceğim . " demiş ve takındığı sahte kızgınlıkla birlikte kaşlarını çatmıştı.  Bu hali gülümsetmişti . Zaten o beni hep gülümsetirdi.

"Iyi ki varsın Duru " Bu dediğimle Görkem ile buluşacağı için olsa gerek her zamankinden çok daha özenerek yaptığı sapsarı saçlarını arkaya atarak konuşmaya başladı . Kafamı iki yana sallayarak güldüm.  Bu kız asla ciddi kalamazdı .

"Iyi ki varım "dedikten sonra oda gülmeye başladı. 

Gerçekten iyiki vardı.  Tesellimdi o benim . Yalnızlığımın tesellisi.

"Delisin deli . Benim delim hemde "demiş kollarımı boynuna dolayıp sımsıkı sarılmıştım . Çok geçmeden onunda kolları belimdeki yerini almıştı.

" Senin delinim tabii"

...

Birkaç saat daha gelen müşterilerle ilgilendikten sonra Faruk Amcaya dışarıda biraz işimiz olduğunu söyleyip çıkmıştık.  Sağ olsun oda siz çıkın ben hallederim demişti. 

Çıktığımızda Görkem ile Duru buluşmuş bende onları yalnız bırakıp eve dönmüştüm. Zaten çok yorgun hissediyordum ve sabah yaşadıklarım da tuzu biberi olmuştu. 

Kafamda binbir düşünceyle eve doğru yürürken telefona gelen bildirimle durup cebimden çıkardığım telefonun mesaj kısmına girdim .

Mesaj Gölge'dendi . Uzun zamandır ortada yoktu . Şimdi ne olmuştu da mesaj atmıştı merak etmiştim .

Gölge
Kumsal artık tanışma vakti geldi . Sana anlatmam gereken şeyler var. Daha önce arkadaşın Duru ile gittiğiniz kafeye gelebilir misin ?

Bana anlatması gereken şeyler olduğu konusunda hemfikirdik. Ama ona güvenebilir miydim bilmiyordum. Hem Duru yu nerden biliyordu.  Tabi ya hakkında senden fazla şey biliyorum demişti.  Ama nasıl ve neden ?

Kimdi bu Gölge denen adam .
Bunu öğrenmeliydim. Benim de ona sormam gereken bir hesap vardı.

Geliyorum diye mesaj attıktan sonra olduğum yerden çokta uzak olmayan kafeye doğru yol aldım. 

...

Yazardan

Genç adam sabah karşısında hüngür hüngür ağlayan kızdan sonra dağılmıştı..  Her zaman gittikleri mekanı birbirine katmıştı.  Şimdi ise oturmuş kafasını elleri arasına almıştı.  Sessizlik istiyordu ama bu, başında dikilmiş onu bir türlü rahat bırakmayan Yiğit yüzünden pek mümkün olmuyordu .

Geçmişe MahkumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin