39

940 89 6
                                    

Selamlar canlar! Umarım bölümü beğenirsiniz...

Kitaplarımda reklam yapmak yasaktır!

Sırlar açığa çıkıyor... 

Yazım yanlışım olursa lütfen belirtin, kontrol etmeden atıyorum bölümü <3

Yazım yanlışım olursa lütfen belirtin, kontrol etmeden atıyorum bölümü <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Lütfen Nova, sadece iyi olduğundan emin olmam gerek"

Ellerimdeki bakışlarım babama kaydı, bana bakan endişeli gözleri süzdüm bir süre. Yaklaşık iki gündür Lucas'dan uzak duruyor ve ailemin krallığında kalıyordum. Elinde yemek tepsisi ile gelen Selena'ya kaydı bakışlarım. Uzun zamandır onu görmemiştim, onu ne kadar özlemiş olsam da aklım teyzemdeydi.

"Ben sizi yalnız bırakayım"

Babamın gitmesi ile Selena yanıma geldi ve tepsiyi komidinin üzerine bırakarak ayak ucuma oturdu.

"İyi misin?"

Başımı iki yana sallarken bakışlarım camdan dışarı kaydı.

"Beni zorla getirdi, geri dönemiyorum. Olmuyor"

Sözlerim üzerine Selena'nın derin bir nefes aldığını duydum.

"Geri dönmek için ruhen ve bedenen iyi olman gerek, henüz tam gücüne kavuşmuş değilsin Nova"

Bakışlarım ona dönerken merakla başımı sağa eğdim

"Sen nereden biliyorsun Selena? Ne biliyorsun ki? Benim hakkımda? Güçlerim hakkında? Hislerim ve durumum hakkında?"

Hafif sert çıkan sesim ile kaşlarını çattı. Sanırım sinirimi ondan çıkarmaya başlıyorum, oysa o sadece yanımda olmaya çalışıyor. Sağ elim ile yüzümü sıvazlarken gözlerim kapandı

"Özür dilerim, öyle çıkışmak istemedim"

"Peki sen? Kim olduğumu biliyor musun Nova?"

Aniden sesinin hafifçe değişmesi ile kaşlarım çatıldı, gözlerim açılırken şokla Selena'ya baktım. Gözleri yemyeşil parlıyordu ve sesi kendi sesi değildi

"S-Selena?"

Başını iki yana salladı

"Yardıma ihtiyacın var sevgili torunum, ve ben senin için buradayım. Sadece elimi tut, elimi tut ki sana yardımcı olayım. Her konuda!"

Bana elini uzattığı an bakışlarım eline kaydı, ancak eli Selena'nın eli gibi gergin ve pürüzsüz değildi. Tersine pürüzlü, hafif sarkık ve soluktu. Bakışlarım gözlerine kaydığı an bana uzandı ve sol elimi tuttu. Aniden bir rüzgar geçti bedenim etrafından ve yer yok oldu, kendimi ayakta bembeyaz bir oda içinde buldum. Sonsuz gibi görünen bembeyaz olan bu yer kafamı karıştırdı.

Bir kaç kez döndüm ve çevreme baktım, ancak her yer beyazdan ibaret. Göz yormayacak ama göz alıcı şekilde bembeyaz. Hiç bir duvar veya tavan yok, sadece beyaz. Ayaklarım altındaki beyaz semin kesinlikle beton hissi verse de, gram farkı renk yoktu.

Islık -Ara Verildi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin