Bir Yapımcı olan Jeon Jungkook yeni korku dizisini lanetli bir adada çekmek ister. İş arkadaşlarını Tod'larına yem eden, adayı yaşayan adamın varlığından habersiz...
"Ben iyi bir ölü değilim, İnsan"
"Sen iyi bir ölüsün Taehyung"
Taekook / Gerilim
#1...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*
Çığlıklar, ormanın derin sessizliğinde yankı yapıyordu. Korkudan tir tir titreyen sıcak bedenler, kül tenlilerin acımasız dişlerinden kaçmak için bir o yana bir bu yana koşuşturuyor, bazıları ise küçük cesaret kırıntılarıyla, todlarla savaşıyordu.
Kaos her yere hakimdi. Düzensizlik, korku, gürültü, hepsi birlik olmuştu. Genç yapımcı ise, irileştirdiği gözleriyle, çadırından silahını arıyor, kanın son damlasına kadar, savaşmak için, zaman kolluyordu.
Yoongi de omzunda ki yayı gerip, kendisine doğru yaklaşan todu, okuyla yere indiriyordu. Neden birden Tod'ların, kamp alanına geldiğini anlayamamıştı. Her şey bir anda olmuştu. Ne düşüneceğini bilmiyordu.
Jennie ve Jimin'de kendi ırklarına baş tutmuştu. Çıplak elleriyle, todları yere indiriyor, arkadaşlarına yaklaşmalarına engel oluyordu. Sarı saçlı genç yapımcı sekreteri gücünün farkında değildi ve nasıl kullanacağını bilmiyordu. Eğer buradan sağlam çıkarsa, Taehyung'dan ders vermesini isteyecekti. Çünkü kendi varlığından haberi yoktu.
İki kızıl kafa ise, sırt sırta vermiş, bıçaklarını çığlıklar eşliğinde, todlarla saplıyorlardı. Yaklaşan her sivri diş, için ayrı bir korku vardı içlerinde.
"Namjoon çakmağı at!" diye bağırdı Jin, eşine doğru ilerlerken. Elinde bir alkol şişesi vardı. Ne olur ne olmaz diye, çadırına saklamıştı. Ve bulduğu ilk fırsatta da almıştı, alkol şişesini.
Namjoon, cebinde ki çakmağı hızla eşine attı. Tek hamlede tutan Jin ise hiç tereddüt etmeden yaktı içinde ki bezi. Sonra tutuşan bezi tod topluluğuna fırlattı. Alevlerin arasında kalan todlar ise bağrış bağrıştı. Kül tenleri yanıyor, ateşin verdiği acı ile koşuşturmaya başlıyordu.
"Bangchan arkanda!" diye bağırdı Seungmin , önünde ki todun kafasına kendi yaptığı dikenli beyzbol sopasını geçirirken. Yüzüne siyah kanlar fışkırmıştı.
Bangchan ise elinde ki baltayı hızla arkasında ki toda geçirip ikiye böldü. Şelale misali akan siyah kanlar, çimenlerin yeşiline karışmıştı.
"AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA" diye bağıran yaşlı adamın ise üzerinde bir tod vardı. Ve bu tod o adamın bacağını, dişleri arasında tutuyordu. Endişeyle gözlerini büyüttü Ceren. Bu yaşlı adam, olay başlatan adamdı. Patronunu sürekli suçlayıp duruyordu.
İçinde ki vicdanı susturup, yaşlı adamın bacağına saldıran todun kafasına bıçağını sapladı genç kadın. Ve anında tod, yaşlı adamın yüzüne doğru düştü. Üzerine düşen todla daha çok çığlık atan yaşlı adam, korkuyla üzerinde ki todu yanına itti. Ne kadar tamamen yenilmemiş olsa da geç kalmıştı, birazdan toda dönüşecekti.
